Adli tatilin ardından vatandaşlara "7 gün" uyarısı
Bugün sona eren adli tatil döneminde görülmeyen davalar, tebligatlar ve temyiz sürelerinin, adlı yılın başladığı ilk günden itibaren 7 gün uzatılmasıyla ilgili vatandaşlar, hak kaybı yaşamamaları konusunda uyarıldı. TÜSODER Hukuk Komisyonu Başkanı Doğan: "Adli tatilde görülemeyecek dava ve işlerle ilgili bir tebligatı, 2016 yılı tatil süresi içinde alanlar, adli yılın başladığı günden itibaren bir hafta içinde yani 7 Eylül Çarşamba gününe kadar ilgili olduğu konudaki işlemleri yapmak zorundadırlar"
Bu sene 1 Ekim'de sona erecek adli tatil sonrası vatandaşlara, adli tatilde görülmeyen bazı davalar ve tebligatların, tatilin bitiminden itibaren 7 günlük süre içinde yapılmasıyla ilgili hak kayıpları yaşanmaması için uyarı yapıldı.
Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Hukuk Komisyonu Başkanı Avukat İzzet Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, adli tatilin 31 Ağustos itibarıyla sona erdiğini ve yeni adli yılın bugün başladığını söyledi.
Adli tatilde kanunda yazılı ivedilik taşıyan dava ve işlerin görüleceğinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda düzenlendiğini dile getiren Doğan, kanunda yazılan i?hti?yati? tedbi?r, i?hti?yati? haci?z, nafaka, soybağı, velayet, vesayet, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi, i?ş davaları, tahki?m gi?bi? bu i?vedi? dava ve i?şler dışındaki dava ve i?şlere bakılamadığını aktardı.
Adli tatilde görülemeyecek olan iş ve davalarla ilgili olan sürelerin bitmesinin, adli tatile rastlaması durumunda, bu sürelerin, ayrıca bir karar vermeksizin kendiliğinden adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta daha uzatılmış sayılacağını ifade eden Doğan, şöyle konuştu:
"Bu nedenle, adli tatilde görülemeyecek dava ve i?şlerle i?lgi?li? bi?r tebligatı, 2016 yılı tatil süresi içinde alanlar, adli yılın başladığı günden itibaren bir hafta içinde yani 7 Eylül Çarşamba gününe kadar ilgili olduğu konudaki? i?şlemleri? yapmak zorundadırlar. Örneğin, davalının davacıya cevap vermesi, bir mahkeme kararına karşı kanun yollarına başvurulması, bilirkişi raporuna itiraz edilmesi gibi süreler adli tatil içinde başlamış ve bitmişse, bu süreler tatilin bitiminden bir hafta daha uzatılmış sayılır. İşte bu nedenle süresi adli tatil içinde biten dava ve işleri olanlar, dikkat etmeli, bu bir haftayı kaçırmamalıdır."
"Süre, adli tatilin bitiminde ilk mesai gününde başlar"
Bursa Baro Başkanı Ekrem Demiröz ise 20 Temmuz'da başlayan adli tatilin hukuk usulü ve hukuka göre oluşturulmuş bir dönem olduğunu, günümüzde yargıda toplu izin kullanımı anlamına geldiğini söyledi.
Demiröz, adli tatilin geçmiş dönemlerde, özellikle köyde çalışan insanların hasat zamanı işlerini bırakıp kente gelmemesi, duruşmalar nedeniyle işlerine ara vermemesi amaçlı olduğunu belirterek, dönem değişince de başlayan sürecin, hakim ve savcıların da tatil zamanına denk geldiği için böyle devam ettiğini vurguladı.
Adli tatilin özelliğinden de bahseden Demiröz, şunları kaydetti:
"Adli tatilin özelliği, bazı davaların karar tebliğlerinde ya da dava açma sürelerinde, bazı davaları kesiyor olmasıdır. Bunlar adli tatil içinde ne zaman tebliğ edilmiş olursa olsun, adli tatilin bitimini takip eden ilk mesai gününden itibaren 7 gün içinde kararı temyiz edebilir, dava açabilir ya da yapması gereken işlemleri yapabilir. Vatandaşlarımızın mutlaka bu karara tabi olan olmayan dava ayrımı için mahkemelerden ya da avukatlarından bilgi alması, hak kaybına yol açmamak için onlar açısından önemli."
Demiröz ayrıca, eski dönemde adli tatilde, yalnızca gecikmesinde sakınca olan acil davaların görüldüğünü de anımsattı.
Günümüzde ise yargının yükünün çok arttığını vurgulayan Demiröz, "Şu anda hemen hemen görülmeyen dava yok gibi. Vatandaşlarımızın adli tatilde dikkat etmesi gereken hususlar; hak düşürücü süreler, temyiz ve dava açma süreleri var. Kimi davaları adli tatil keser. Bu kapsama giren davanın tebligatı vatandaşa adli tatil içinde yapıldığında süre başlamaz. Süre, adli tatilin bitiminde ilk mesai gününde başlar. Vatandaşlar ona dikkat etsinler." ifadelerini kullandı.
Demiröz ayrıca, hangi davanın bu kapsamda süresinin uzatılıp uzatılmadığını öğrenmeleri için vatandaşların mahkeme kalemlerine ya da avukatlarına başvurmaları gerektiğini söyledi.