Gazete Vatan Logo

‘Abicim sen iyi çocuksun!

O öğrenciler görüşmeyi VATAN'a anlattı... Bakan Kılıç'la ne konuştular?

Bakan Suat Kılıç, kendisine yumurta attığı için gözaltına alınan gençleri karşısına alıp konuşmuştu. İşte o öğrenciler, Bakan’la yaptıkları görüşmeyi VATAN’a anlattı.

Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın Adana Çukurova Üniversitesi Fevzi Çakmak Öğrenci Yurdu’na yaptığı ziyaret sırasında yumurta atmaya çalışırken gözaltına alınan ve sonrasında Bakan Kılıç’la yaklaşık 1.5 saat görüşen Öğrenci Kolektifleri üyesi Emre Ersel Erbaş ve Sıla Soyaslan VATAN’a konuştu. Öğrenciler kendilerini karakoldan Bakan Kılıç’ın çıkarmadığını, serbest bırakıldıkları sırada Adana Emniyet Müdürü tarafından Bakan’ın kebap yediği restorana götürüldüklerini söyledi.

Biz kebap yemedik

Çukurova Üniversitesi İletişim Bilimleri Bölümü 1. Sınıf Öğrencisi, 21 yaşındaki Emre Ersel Erbaş, masada konuşulanları şöyle anlattı: “Bakan Kılıç beni hemşehri olduğumuz için çağırdığını söyledi. İkimiz de Trabzon’un Of ilçesinin Değirmendere köyündeniz. Konuşma boyunca ‘Abicim sen yapma iyi çocuksun’ diyerek kişiselleştirmeye çalıştı. Masaya getirilen kebabı yemedik. Çayı da içmedik. Ben görüşmeye halk önünde verilmeyen sözü, masada istemek için gittim.”

YÖK’ü tartıştık

“Yeni YÖK yasa taslağı ve Ortadoğu’daki savaş politikalarına karşı olduğumuzu söyledim. Bakan YÖK yasa taslağında kendisinin de karşı çıktığı yerler olduğunu söyledi ama Ortadoğu hakkındaki sorularıma cevap vermedi. Emniyet tarafından kendisine getirilen bize ait olmayan bir dosyayla öğrenci kolektiflerinin terör örgütü olduğunu söyledi. Ben de meşru bir öğrenci hareketi olduğumuzu, elimize bomba, silah, molotof, sopa almadığımızı sadece politik simge olarak yumurtayı kullandığımızı anlattım. Abi-kardeş muhabbeti yapmaya çalıştı ama abi-kardeş olamadık.”

Onlar Evrim’i, ben Yaradılış’ı anlattım

Bakan Kılıç da dün gençlerle yaptığı görüşmeyi basına açıkladı. “Biz görüşmenin gizli kalmasına özen göstermiştik ama Emre görüşmeyi, özellikle Evrim Teorisi tartışmasına yönelik boyutuyla dışarıya taşıyınca, bizim de konunun anlaşılması yönünde bir açıklama yapmamız zaruret haline geldi” diyen Kılıç, şunları söyledi: ”Gerek Emre gerek kız arkadaşı Evrim teorisi konusunda her ne hikmetse bilmiyorum ama bir hayli ısrarcıydılar. Ben de Yaradılış teorisine inandığımı kendileriyle paylaştım. Kainatı yoktan var edenin, insanı da evrim olmaksızın dönüşüme, değişime ve evrilmeye gerek duymaksızın, tek seferde en baştan, en mükemmel şekilde yaratmaya muktedir olduğunu kendileriyle paylaştım.”

Babasıyla görüştüm

“En başta babasıyla telefonda konuştum; kendisi yokken iki sefer, kendisi yanımdayken ayrıca bir sefer. O eline yumurta alırken bizi düşünmedi, bizim toplumdaki yerimizi düşünmedi ama bu ülkenin bir genci olarak Emre’nin toplumdaki yerini, biz Adana’dan ayrıldıktan sonraki toplum içindeki huzurunu, benim, Suat abisiysem şayet, düşünmem lazımdı. Ben o özeni gösterdim. Ama ne zamanki onlar arka arkaya bir kaç gün medyaya konuşma ihtiyacı hissettiler, dördüncü gününde de bizim doğru bilgiyi kendi bakış açımızla kamuoyu ile paylaşma ihtiyacımız doğdu.” (Coşkun ERGÜL AA)

Haberin Devamı