AB Bakanı Ömer Çelik'ten Atatürk'e hakarete tepki!
AB Bakanı Ömer Çelik, Brüksel'de basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. AB Bakanı ayrıca Mustafa Kemal Atatürk'ün manevi kızı Afet İnan için "Çankaya'nın nikahsız First Lady'si" ve annesi Zübeyde Hanım'la ilgili olarak "Resmi kayıtlarda genelevde çalışıyor" denilmesini "Devletimizin kurucusu, laik cumhurbaşkanına karşı bu saygının gösterilmesi zaruridir" sözleriyle değerlendirdi.
Bakan Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle;
AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, temaslarda bulunmak üzere gittiği Brüksel'de Mustafa Kemal Atatürk'ün manevi kızı Afet İnan için "Çankaya'nın nikahsız First Lady'si" ve annesi Zübeyde Hanım'la ilgili olarak "Resmi kayıtlarda genelevde çalışıyor" denilmesini "Devletimizin kurucusu, laik cumhurbaşkanına karşı bu saygının gösterilmesi zaruridir" sözleriyle değerlendirdi.
Çelik, "Bazı şahısların televizyonlarda söylediği bazı çirkin sözler söz konusu. Bu temelde bir tartışma söz konusu. Bu söylenen çirkin sözleri özellikle de cumhuriyetimizin kurucusu, ilk cumhurbaşkanımız, devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili olarak tarihsel tartışmaların, bilimsel tartışmaların dışına çıkacak şekilde bir zihinsel tahrifatın ürünü olan, özellikle de annesiyle ilgili manevi kızıyla ilgili söylemleri kınıyoruz.
AVRUPA SİYASİ HARİTASINI İŞGAL ETMEYE ÇALIŞIYORLAR
İnsani ve vicdani olarak dünyanın yapması gereken işi Türkiye'nin tek başına yapmasının ne kadar önemli olduğunu gördük. Avrupa'da ırkçı, aşırı sağcılarının bu konuyu istismar etmesi Türkiye tarafından önlenmiştir. Aşırı sağcı partiler ve ırkçılar göçmenler üzerinden büyük bir dalga yaratmaya çalışarak Avrupa siyasi haritasını işgal etmeye çalışıyorlardı. Türkiye'de bire bir anlaşması yapılınca bu aşırı sağcıların ellerindeki argümanlar alındı. En son Fransa seçimleri bu aşırı sağcılarının daralmasını gösteriyor. Muhtemelen NATO zirvesi bağlamında Brüksel'de Sayın Cumhurbaşkanımız Juncker ile görüşecek.
"GELİN 23 VE 24. FASLINI AÇIN"
Türkiye'de yüzde 85'lik katılımla ortaya çıkan bu tablo Türkiye'nin demokratikliğini gösterir. Terör tehdidi altında bir ülkeyiz. Bir darbe tehlikesi geçirdik. Bütün karşı karşıya bulunduğum bütün risklere rağmen Brüksel'deyim ve muhataplarıma "gelin şu 22. ve 23'üncü açalım" diyorum. Muhataplarımızın şunu iyi anlamasını bekliyoruz. Bir yandan sınırlarımızda PYD, DEAŞ, PKK gibi terör unsurlarıyla mücadele ederken diğer yanında Fetullahçı Terör Örgütü'nün gerçekleştirdiği darbe girişimi sırasında ortaya çıkan tabloda mücadele sürmektedir. Avrupa'da aşırı sağcıların ve bizi yeterince anlamamakta direnen dostlarımızın haksız eleştirileri vardır.
"SAYIN KOMİSER SÖZLERİNDE DİKKATLİ OLMALIDIR"
Genişleme Komiseri'nin faaliyet alanına girmeyen konularda açıklama yapılması, misyonun dışına çıkan, Türkiye'yi rahatsız edecek açıklamalar yapılmasından rahatsızlık duyduğumuzu ifade ettik. Genişleme Komiseri bütün siyasi değerlendirmelerin dışında makul ve dengeli bir retorik kullanmalıdır. Sayın komiser zaman zaman bunun dışına çıkıp Türkiye'yle ilgili ileri giden değerlendirmelerini okuyoruz. Kendisi "Türkiye ile müzakerelerin dondurulsun" diye bir söz sarfetmediğini söyledi. Biz de kendisine kamuoyuyla paylaşırken daha dikkatli, dengeli bir dil kullanmasının gerekli olduğunu ifade ettik.