960 kilometrekare artık güvende
TSK'nın 24 Ağustos’ta başlattığı Fırat Kalkanı Harekatı'yla DAEŞ sınırdan temizlendi. Suriyeli muhalifler 960 kilometrekarelik alanda kontrolü sağladı. Bu bölgenin uzunluk olarak Türkiye’nin Suriye krizinin en başından bu yana kurulmasında ısrarcı olduğu “Güvenli Bölge”yi kapsaması, Türkiye’nin projesinin pratiği olarak yorumlanıyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, DAEŞ başta olmak üzere terör örgütlerinin yarattığı tehdidi bertaraf ederek hudut güvenliğini artırmak ve koalisyon güçlerine destek vermek amacıyla başlatılan Fırat Kalkanı Harekatı 40'ıncı gününü doldurdu. Türkiye sınırından terör örgütü DAEŞ'in temizlendiği harekatın ilk gününden itibaren neler yaşandı, bu harekata neden gerek duyuldu? Yeni Şafak'ın haberine göre; şu ana kadar 960 kilometrekarelik alanın güvenli hale gelmesini sağlayan Fırat Kalkanı Harekatı'nda ilk günden beri yaşananlar...
VARİL BOMBASI DEHŞETİ
Esed rejimi 2011'den 2013 yılı ortalarına dek Suriye'nin yüzde 65'lik kısmında kontrolü kaybetti. 2013 Mayıs'ından itibaren İran'ın askeri ve fiili olarak Esed'e destek vermesi ile birlikte rejimin varil bombalı saldırılara başlaması kayda değer gelişmeler oldu. 2014 yılı başlarından itibaren ise Suriye ordusunun gerilemesi durdu. Savaşın tüm seyrini değiştiren gelişme ise hiç kuşkusuz 30 Eylül 2015 günü Rus askeri varlığının Suriye'de konuşlanması oldu. Esed Rejimi, 2013 ortalarından başlayarak Halep merkez ve kırsalı, İdlip, Şam, Humus, Rakka, Dera, Hamave Lazkiye kırsalı ile birlikte tüm Suriye'nin muhalif bölgelerini varil bombaları ile vurdu. Halep başta olmak üzere Türkiye sınırı boyunca uzanan yerleşim birimleri varil bombalarının öncelikli hedefleri arasında yer aldı. Aynı dönemde Türkiye'ye göçü yüzde 75 oranında artıran en büyük etken de varil bombası dehşetinin her geçen gün şiddetini artırmasıydı. 1,5 milyondan fazla Suriyeli varil dehşetinden kaçarak Türkiye'ye sığındı.