74 kişilik FTÖ davası açıldı!

‘Fethullahçı Terör Örgütü’ ifadesi kullanılan iddianame kabul edildi: “Devleti ele geçirmeye çalıştılar”

Konya merkezli olarak 19 ilde düzenlenen operasyonlar sonucu aralarında üst düzey polisler ve bazı işadamlarının da bulunduğu 74 kişi hakkında hazırlanan ’Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’ iddianamesi 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Geçen 22 Mayıs günü yapılan operasyonda gözaltına alınan 43 kişiden 25’i polisteki ifadesinin ardından serbest bırakılmıştı. Sorgularının ardından adliyeye sevk edilen 18 şüpheliden 5’i Cumhuriyet Savclığı’na verdiği ifadesinin ardından, 8’i de çıkarıldığı mahkemece adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Aralarında 2008 yılında Okyanus Şirketler Grubuna yönelik yapılan operasyonda dönemin Konya’da Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü olan polis başmüfettişliğinden ihraç edilen 1’inci sınıf Emniyet Müdürü Anadolu Atayün’ün de bulunduğu 5 kişi tutuklandı. Soruşturma kapsamında geçen 11 Mayıs günü de avukat Memduh Oğuz tutuklandı. Gözaltına alınamayanların çoğu ise yurt dışında.

6 mağdur, 18 şikayetçi

Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 213 sayfalık iddianamede aralarında 2004-2008 yılları arasında Konya Cumhuriyet Başsavcılığında Başsavcı olarak görev yapan Mehmet Fatih Özdemir’in bulunduğu 6 mağdur yer alırken, 18 şikayetçi bulunuyor.

Alternatif sistem!

İddianamede örgütün amacı “Türkiye’de devletin bütün anayasal kurumlarını, güvenlik birimlerini mülki ve adli yapısını ele geçirmek ve aynı zamanda uluslararası düzeyde büyük ve etkili bir siyasi ve ekonomik güç haline gelmek olduğu anlaşılmıştır” diye anlatıldı. İddianamede, Gülen’in, ilk etapta devlete karşı savaş vererek hedeflere ulaşmanın yıpratıcı olacağını teşhis ettiği, bu nedenle de devlete alternatif bir sistem kurmayı hedeflediği belirtildi.

Gülen anlatıldı

İddianamede örgütün ismi Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ)/Paralel Devlet Yapılanması (PDY) olarak belirtildi. Örgütün yapılanması, amacı ve stratejisinin detaylı olarak anlatıldığı iddianamede örgütün 1970’lı yıllara kadar Yeni Asya Grubu içerisinde yer alan Gülen tarafından kurulduğu anlatıldı. İddianamede şöyle denildi: “Bu tarihten sonra İzmir Kestanepazarı Kuran Kursunda görev yaptığı dönemde çevresinde bulunan arkadaşları ile dini motifleri de kullanmak (istismar etmek) suretiyle örgütün çekirdek kadrosunu oluşturarak müstakil hareket etmeye başlamış, faaliyetlerini daha ziyade 13-18 yaş grubundaki öğrenci ve genç kesimde yoğunlaştırarak, teyp/video kasetlerine çekilen vaaz ve konuşmaları, sohbet toplantıları ve özellikle yaz kamplarında görüşlerini ulaştırdığı sempatizan grubu ile kendi adı ile anılan örgütü kurmuştur. Zaman içerisinde hayatın doğal akışına aykırı şekilde pek çok ülkede faaliyet gösterir hale getirmiştir.”