5.3 korkutmasın, Ankara büyük deprem üretmez

Başkent önceki gece 5.3 şiddetindeki depremle sarsıldı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi'nin açıklamalarına göre depremin merkez üssü olan Bala İlçesi'ne 15 kilometre uzaklıktaki Sırapınar Köyü, en büyük hasarın yaşandığı yerleşim yeri oldu. Kerpiç evlerin hakim olduğu 174 haneli köyde, normalde 370 kişi yaşamasına rağmen hasat mevsimi olması dolayısıyla deprem sırasında yaklaşık 600 kişi bulunuyordu. Depremin hissedilmesinin ardından kendilerini sokaklara atan köy halkı, sabaha kadar evlerine dönemedi.

140 kere sallandı
Bala'daki 5.3 şiddetindeki depremi saat 03.00 sularında 4.2 şiddetindeki bir deprem izledi. Dün de saat 18.23'de 4.2, saat 18.18'de de 4.3 şiddetinde depremler oldu. Kent 5.3 şiddetindeki depremin ardından çoğu hafif olmak üzere 140 civarında sarsıntı yaşadı. Ankara'nın içinde büyük bir fay hattı olmadığına işaret eden uzmanlar kısa ve küçük fayların stresini boşalttığı belirtiliyor. Ankara'da son bir yılda sismografi cihazlarının kaydettiği ancak çoğu hissedilmeyen 305 yer sarsıntısı meydana geldi. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Deprem Araştırma Dairesi Sismoloji Şube Müdürü Dr. Ramazan Demirtaş, Başkent'te büyük hasara yolaçacak bir deprem beklenmediğini belirterek şunları söyledi. "Korkulacak birşey yok. Ankara ve çevresi uzun fay hatlarının ortasında kalan bir bölgede. Başkentte büyük bir deprem üretecek fay yok. Ancak çevresindeki hareketlerden etkilenir. 1944 yılında büyük hasara yolaçan Bolu-Gerede depreminin yeniden olması için 200-250 yılın geçmesi gerekiyor" dedi.

Normal bir sismik hareket
Prof Dr. Gülay Barbarosoğlu (Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstütüsü Müdürü): Bala depremi Anadolu bloğundaki iç deformasyon sonucu oluşmuştur. Deprem sonucu oluşan artçıların dağılımı ve sayısına bakarsak bunun normal sismik bir deprem olduğunu görüyoruz. Depremden bu yana yaklaşık 140 artçı sarsıntı oldu. Bunların 6 tanesi 3.5 ve üzeri. Bu deprem normal bir depremdir. Korkulacak bir durum söz konusu değildir.

Tehlike yok ama risk var
Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ercin Kasapoğlu Bala depremiyle ilgili sorularımızı şöyle yanıtladı:

* Ankara'da 100 yılı aşkın süredir ilk kez bir deprem olması sizce bir anlam taşıyor mu?
İstatistik bir bilgi olmasından başka bir önemi yok. Ankara'nın etrafında değişik faylar var. 110 km. kuzeyindeki Kuzey Anadolu Fayı çok önemli bir faydır. 1 Şubat 1944'te Bolu-Gerede arasında harekete geçmesiyle Ankara'da yıkımlara neden olmuştu. 125 vatandaşımız ölmüştü. Yine Ankara'nın güneyindeki Kırşehir-Keskin fayı da önemlidir. O da harekete geçtiğinde Ankara'yı ciddi biçimde sarsmıştı. Ankara bir deprem üretmez, ama bu fayların ürettiklerinden etkilenebilir.

* Ankara'nın içinde fay yok mu?
3-4 küçük fay var. Bunların uzunluğu 10-12 km'yi geçmez. Yaratacakları en büyük sarsıntı da 5 civarında olur.

* 140 artçı var. Bunlara "Deprem Fırtınası" ya da "Deprem Kümelenmesi" diyebilir miyiz?
Her ikisi de değil. Endişeye gerek yok, daha büyüğünü yaratamazlar.

* Yani Ankara'da depremden hiç korkmaya gerek yok mu?
Ankara deprem üretmediği için tehlike arz etmez. Ama çarpık yapılaşma yüzünden ciddi risk taşıyor.

* Ankara'nın neresi daha riskli?
Ankara'nın daha çok batısında kalan Batıkent, Bahçelievler, Demetevler, Kızılay'ın bir bölümünün zemini toprak ve alüvyonludur. Bu da olası bir depremin daha çok yayılması ve uzun sürmesi riskini doğurur. Çankaya, Gaziosmanpaşa, Mamak gibi bölgeleri ise bu açıdan daha güvenli. Ama bu kadar önemli olan başka unsur da bildiğiniz gibi binanın sağlamlığıdır.

* Şu anda sizi en çok ürküten, dikkatinizi çeken bölge neresi?
Doğu Anadolu'daki Elazığ-Kahramanmaraş arasında kalan fay hattıdır. Uzun süredir bir hareketsizlik var.