Gazete Vatan Logo
Gündem2011 YGS’nin şifreleme skandalı yeniden yargıda

2011 YGS’nin şifreleme skandalı yeniden yargıda

2011 YGS’nin şifreleme skandalı yeniden yargıda

2011 yılında gerçekleşen Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) ortaya çıkan şifreleme skandalı ile ilgili Avukat Ahmet Gürol Şağban yeniden suç duyurusunda bulundu.

2011 yılında yapılan ve 1 milyon 700 bin öğrencinin girdiği üniversite giriş sınavı YGS’de soruların çalındığı ve cevap anahtarlarının şifreli olarak verildiği iddiası ile savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. İzmir Barosu avukatlarından Ahmet Gürol Şağban’ın yaptığı suç duyurusunda 2011 yılında tartışmalara sebep olan sınavın yeterince araştırılmadığı ve üstünün örtüldüğü iddia edildi. Geniş kapsamlı sınav yolsuzluğu olduğunu söyleyen avukat Şağban, “Ankara 7. İdare Mahkemesi o dönemde ODTÜ Eğitim Bilimleri Fakültesi ve Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi’nin hazırladığı raporları yok sayarak sadece savcılık soruşturmasına göre takipsizlik kararı verdi. Soruşturma kapsamında bilirkişi raporları dikkate alınmadığını gibi, mahkeme bilirkişi heyetinin kim olduğunu da açıklamadı” dedi.

Şifreleme tekniği

Savcılığa yapılan suç duyurusunda, o YGS’de, bu sınava özgü bir şifreleme tekniği ile rakamsal yanıta dayalı tüm soruların doğru cevabına ulaşılabildiğini belirten Şağban, savcılığın takipsizlik kararında şifreleme tekniği ile sadece Matematik testinde 18 soruda cevaba ulaşılabileceğini tespit ettiğini, ancak bunun doğru olmadığını söyledi. Şağban, bastırılan kitapçığın tamamında 35 matematik sorusunun 31’inin, 13 Sosyal Bilgiler sorusunun tamamının, 15 Fen sorusunun 12’sinin, Türkçe ’den 18 sorunun yine 12’sinin bu şifreleme tekniği ile soruları dahi okumadan doğru cevaplandırılabileceği ve YGS 2011’de soruları dahi okumadan 59 net çıkarılabileceğini ifade etti.

Haberin Devamı

2011 YGS’nin şifreleme skandalı yeniden yargıda

Savcı Şadan Sakınan şu an KPSS soruşturması kapsamında tutuklu.

Savcı üstünü örttü

Şaibeli YGS sınavında en önemli delil şifrelemenin yapıldığı mod-medyan kavramının internette arama artışının olduğunu ve bunun savcılığa da bildirildiğini belirten Şağban, “Dönemin savcısı Şadan Sakınan, dilekçede yer verdiğimiz bu bilgileri görmezden gelerek kasti olarak davanın üstünü örtmeye çalıştı” dedi. “Savcı tarafından verilen takipsizlik kararında ÖSYM’nin METEKSAN’dan ‘adaya özgü kitapçık’ uygulamasına geçilmek üzere talepte bulunduğu ve 5 Kasım 2010 tarihinde bu yazılımı oluşturması için yeni bir bilgisayar mühendisi istihdam edildiği belirtilmişti. Bu kişi kapalı dönemden önce yazılımı kurguladı ve teslim etti. Yani kendisi kapalı döneme hiç girmedi. Bu kişi yazılımı cemaat dershaneleriyle paylaşmış olabilir ya da satmış olabilir. Tüm bu bilgiler savcı Sakınan’a bildirildi fakat araştırılmadı. Şikayet dilekçemizde kimliği gizlenen ve genç bilgisayar mühendisi olarak bahsedilen bu kişinin kimliğinin açıklanmasını talep ettik.”

Haberin Devamı

Sadece kız adaylar

İstanbul’da 7 okulda sadece kız adayların bulunduğu sınavların yapıldığını da belirten Şağban, “Bu uygulama ilk defa gerçekleştirildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma dosyasında bu konuyu soruşturmadı. Ankara 7. idare mahkemesi de taleplerimize rağmen bu 7 okulda sınava giren öğrencilerin kimlerden oluştuğunun, hangi okul ve dershanelere gittiklerinin belirlenmesi, soru kitapçıkları ve cevap anahtarları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması taleplerimizi hiçbir şekilde dikkate almadı” diye konuştu.

Haberin Devamı

O savcının şaibeleri

2011 YGS’de yapılan sınav yolsuzluğunda mahkemeye sunulan delilleri incelemeye almayarak, dava hakkında takipsizlik kararı veren Savcı Şadan Sakınan 2010 yılında gerçekleştirilen KPSS sınavında KPSS soruşturmasını ilk yürüten savcı olarak, 3 yıl boyunca hem dosyayı örtbas ettiği hem de bazı delilleri kararttığı iddia edilmişti. HSYK 2. Daire tarafından 15 Mart 2016 tarihinde açığa alınan Sakınan 15 temmuz sonrası gerçekleştirilen FETÖ operasyonunda gözaltına alındı.