196 FETÖ’cü resmen Almanya korumasında
Almanya’dan iltica talebinde bulunan diplomatik pasaportlu 196 Türk vatandaşının başvurusu kabul edildi. İltica hakkı talep eden Türklerin sayısı eylül ayında 962’ye yükseldi
Alman Federal İçişleri Bakanlığı’nın Sol Parti’nin konuyla ilgili soru önergesine verdiği yanıta göre, 15 Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsünün ardından diplomatik pasaport taşıyan 196 Türk’e Almanya’ya iltica hakkı tanındı. Bakanlık eylül ayına kadar 249 iltica başvurusunda bulunan diplomat statülü Türk vatandaşlarının yüzde 80’inin başvurusunun onaylandığını ve başvuru sahiplerinin eş ve çocuklarının da bu rakama dâhil olduklarını duyurdu. İltica başvurusunda bulunanlar arasında Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensuplarının da bulunduğuna açıklamada yer verildi. İltica talebiyle Alman makamlarına başvuran Türk vatandaşlarının sayısında önemli artış kaydedildi. Haziran ayında 433 olan başvuru dilekçelerinin sayısı Temmuzda 620’ye, Eylül ayında ise 962’ye yükseldi.
‘Talep patlaması’
Sol Parti Milletvekili Sevim Dağdelen iltica taleplerinde ‘patlama’ olması hasebiyle federal hükümetin Türkiye politikasında bir an önce değişiklik yapması gerektiğini söyledi. Dağdelen “196 Türk diplomata Almanya’ya sığınma hakkı tanınırken NATO müttefiki ve AB üye adayı Türkiye ile sürdürülen güvenlik işbirliğinin hiçbir şey olmamış gibi sürdürülemez” dedi. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından iltica etmek üzere Almanya’ya gelen Türk vatandaşlarının sayısında önemli artış kaydedilmiş ve iltica konusu Türkiye ile Almanya arasında gerginliğe yol açmıştı. TSK mensuplarına iltica hakkı tanınması üzerine Türk hükümeti İncirlik üssündeki Alman askerlerinin Alman parlamenterleri tarafından ziyaret edilmesini yasaklamış ve Alman askerlerinin İncirlik’ten çekilmesi kararlaştırılmıştı.
ALMAN GAZETESİNDEN TOKAT GİBİ YORUM
‘Vatan hainlerinin kıllarına dokunulmayacak’
Frankfurter Allgemeine Zeitung’da Michael Martens imzasıyla yayımlanan yorumda, Türkiye ile Almanya arasında uzun süredir devam eden siyasi gerginlik mercek altına alınıyor. Gazete Alman dış istihbarat teşkilatı BND’nin Başkanı Bruno Kahl’in bu yılın Mart ayında yaptığı, “Türkiye’deki 15 Temmuz darbe girişiminden Gülen yapılanmasının sorumlu olduğundan şüphe ettiği” yönündeki sözlerine atıfta bulunuyor. Yorum şöyle:
“Alman dış istihbarat teşkilatı BND’nin Başkanı Bruno Kahl de Türkiye’de kanlı bir darbe girişiminin olduğunu inkar edemez. Zanlıların bazıları yurt dışına kaçtı. Bazıları Almanya’ya. Şimdi anayasa düşmanı bu darbe girişiminde bulunan bazı kişilerin Almanya’da olduğu kanıtlanırsa, biz bu durum karşısında nasıl davranmalıyız? Gerçi Alman yargısı adil bir yargılama süreci olmayacağı gerekçesiyle ‘Gülencilerin’ Türkiye’ye iade edilmemesine karar verebilir. Ancak Türkiye’de muhtemelen ağır suç işlemiş, demokrasi karşıtı vatan hainlerinin kıllarına dokunulmaksızın Almanya’da yaşayabilmeleri düşüncesi, işledikleri suçun, eylemin hesabını hiçbir biçimde vermek zorunda olmamaları çelişki.
Bu insanların burada yargılanmaları için hukuki bir yol yoksa, o zaman Berlin en azından bu kişilerin suçsuz olduklarını iddia etmemeli.”