10 milyon euroluk hacklemeye 3 tutuklama
Türkiye’de faaliyet gösteren bir İngiliz şirketin mail adreslerini hackleyerek bankadaki hesabından farklı kişi veya firmalar adına 10 milyon 672 bin euro tutarında nakit çekildiği iddiasıyla gözaltına alınan 11 şüpheliden ikisi Nijerya uyruklu üç kişi tutuklandı
Türkiye’de ilaç pazarlama alanında faaliyet gösteren İngiltere menşeli bir şirketin bankayı uyarması ve bankanın da durumu İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Bilişim Suçları Bürosu’na bildirmesi üzerine, kullandıkları yöntemle alıcıyla satıcı arasına girerek ödemelerin kendi hesaplarına aktarılmasını sağlayan hackerler hakkında soruşturma başlatıldı.
Savcılık talimatıyla emniyet görevlileri tarafından düzenlenen operasyonda, haklarında daha önce “bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçundan adli kontrol tedbiri uygulanması kararı verilen 7 kişi ile Nijerya uyruklu 2 kişinin de aralarında bulunduğu 11 şüpheli gözaltına alındı. Hakkında gözaltı kararı verilen bir şüphelinin ise henüz yakalanamadığı ifade edildi.
Soruşturma savcılığı tarafından ifadelerinin alınmasının ardından 11 şüpheli, “bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçundan tutuklanma istemiyle nöbetçi İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.
Nöbetçi hakimlik, sorgulamasını yaptığı bu şüphelilerden Nijerya uyruklu Celestine Chinwike Onuorah ve Waidi Alao Alayande ile Ahmet Kökçü’nün, “banka hesap hareketleri, ev arama tutanakları, kaçamak savunmaları, kuvvetli suç şüphesinin varlığı, delillerin henüz tam olarak toplanmaması, firari şüphelilerin bulunmaması, para miktarı ve suçun taşıdığı önemi” dikkate alarak tutuklanmasına hükmetti.
Kapalıçarşı esnafı ve polis
Firma yetkililerinin, bankaya başvurarak “16 Ağustos ve 10 Kasım 2017 arasında, firmaya ait iki mail adresinden gönderilen e-postalar ekinde iletilen talimatlar üzerine gerçekleşen 12 adet ve toplam 10 milyon 672 bin 841 avro tutarındaki EFT işlemlerinin bilgileri dışında gerçekleştiği, hesap sahibi şirketlerin de dolandırıcılık eylemine iştirak ediyor olmasının muhtemel olduğu, bu nedenlerle söz konusu işlemleri kabul etmedikleri” gerekçeleriyle işlemlere itiraz ettiği anlatıldı. Şüpheliler Önder A. ve Mustafa T., sorgularında, “Kapalıçarşı’da komisyonculuk yaptıkları, adlarının karıştığı işlemlerde kendi hesaplarını arkadaşlarına kullandırtarak komisyon aldıkları” savunması yaparken, polis Murat D. ile kardeşi Hüseyin D. “adlarına herhangi bir şirket olmadığı” beyanında bulundu.