Zaha, Ziyech'i yerin dibine gömdü! Okan Buruk isyan etti, milyon eurolar çöp oldu
UEFA Şampiyonlar Ligi'nde temsilcimiz Galatasaray, dün gece Bundesliga devi Bayern Münih'e konuk oldu. Sarı-kırmızılı ekip Alman devi Bayern Münih karşısında iyi bir futbol oynamasına rağmen mücadeleden 2-1 yenilgiyle ayrıldı. Maçta performansıyla Zaha ve Ziyech eleştirilerin hedefi oldu. İşte haberin detayları...
Bayern Münih, UEFA Şampiyonlar Ligi A Grubu'nun 4'üncü haftasında Okan Buruk'un çalıştırdığı Galatasaray, Alman devi Bayern Münih ile karşı karşıya geldi. Portekizli hakem Antonio Nobre'nin yönettiği maç Münih'te bulunan Allianz Arena'da oynandı.
81 ve 86. dakikalarda sahneye çıkan Harry Kane, Bayern Münih'e galibiyeti getiren golleri atmayı başardı. Sarı-kırmızılı ekipte oyuna sonradan giren Bakambu 90+3'te farkı 1'e indirse de yeterli olmadı.
Mücadeleye hakem Antonio Nobre ve ekibinin verdiği kararlar tam anlamıyla damga vurdu. Özellikle maçın 60. dakikasında Sarı Kırmızılılar'da, soldan Barış Alper'in kaptığı topta tehlikeli gelecekken Alphonso Davies, faul yaparak atağı engelledi. Okan Buruk'un itirazı Davis'in zaten sarı kartı olması nedeniyle 2. sarı kartı görmesi yönünde oldu. 19. dakikada gördüğü sarı kartla oyuna devam eden Kanadalı futbolcunun yaptığı hareket sonrası kart görmemesi Galatasaray yedek kulübesini adeta çileden çıkarttı.
Münih'e 2-1 mağlup olması ve Kopenhag'ın da gol düellosu şeklinde geçen maçta Manchester United'ı devirmesi gruptaki ikincilik ihtimallerini karıştırdı. 12 puanlı Münih iki maç kala gruptan çıkmayı garantiledi. Kopenhag ile Galatasaray 4'er puanda. United ise 3 puanla son sırada. Aslan gruptaki son iki maçında United'ı evinde, Kopenhag'ı da Danimarka'da yenmesi durumunda diğer maçlara bakmaksızın bir üst tura yükselecek.
Nefes kesen dev maç sonrası spor yazarları sarı-kırmızılı temsilcimizin Alman devi karşısındaki mücadelesini köşe yazılarında değerlendirdi. İşte o yazılar…
FİNALİ GÖREMEMEK... - SERKAN AKCAN
80 dakika başa baş oyun, Ali Sami Yen’deki kadar olmasa da yeterli bir ön alan baskısı, yakalanan pozisyonlar ama bitime 10 dakika kala duran toptan yenen bir golle kaybedilen bir maç. Bayern Münih şu an Şampiyonlar Ligi’nin en elit takımlarının başında geliyor. Sezona belki çok iyi başlamadılar ama yavaş yavaş formlarının zirvelerine yaklaşmaya başlamışken Bayern’e karşı Galatasaray’ın Münih’te 80 dakika oyunu tutabilmesi büyük bir efor gerektiriyordu.
İlk yarı Zaha, Münih’e gelmemiş gibiydi. Upemacano’nun ağırlığından faydalanmak için Zaha’nın birebirlerine fazlasıyla ihtiyaç vardı ama Fil Dişili forvetin ne Kasımpaşa maçındaki iştahı vardı, ne de United deplasmanındaki liderliği. Böylesi büyük maçlarda lider geni taşıyan oyunculara fazlasıyla ihtiyaç olacağı belliyken Zaha sahadaki en etkisiz Galatasaraylı futbolcuydu. Okan Buruk’un oyuna ilk müdahalesinin Zaha üzerinden yapması beklenirdi ama sorunu ters kanatta gördü. Barış Alper girdikten sonra Davies ile eşleşmesinden bir kart çıkma ihtimaline oynamak bir yana Bayern ceza sahasını karıştıran isim oldu. Bakambu-Zaha değişiminin çok daha erken gelmesi gerekirdi doğrusu.
80 dakikalık bu direnişte en büyük pay şüphesiz Davinson Sanchez’e aitti. Müthiş bir stoperlik, doğru yerde doğru müdahaleler ve topun takımında kalmasını sağlayacak pas çıkışları... Son 10 dakikaya kadar iyi oynayıp, 2-0 geri düştükten sonra kısa sürede doğru tepkiler verilmesine rağmen kaybedilen bir maç oldu. Ama ne olursa olsun zaten içerideki United maçı belirleyici olacak.
GÜZEL BAŞLADI, BURUK BİTTİ - TUNÇ KAYACI
Münih’te dün gece maç öncesi kendimi Rams parkta zannetim. Allianz Arena’da gerçekten müthiş bir taraftar desteğiyle başladı Galatasaray. Avrupa devi karşısında yine İstanbul’daki gibi nefis bir ilk yarı oynadık. Gerçekten kontrolü futbolumuzu etkili ataklarla süsledik ama sonlandırma da şansızlık mı beceriksizlik mi kararsız kaldım. Muslera her zamanki gibi kritik kurtarışlarla takımı ayakta tutmayı başarırken savunma ve orta alan oyuna hakimdi. Hızlı hücumlarda kale önüne çok rahat indik tek eksiğimiz goldü. Her şeye rağmen böyle zorlu bir deplasmanda böyle güçlü bir rakibe nasıl oynanması gerekiyorsa öyle oynadık. İkinci yarınını çok zor geçeceğini biliyorduk ve inançla sahaya çıktık. Özellikle 75’e kadar istediğimiz futbolu oynayıp Bayern Münih’e istediği alanları bırakmadık.
SOL TARAFIMIZ ZAYIF...
Orta alanda Toreirra savunmada Sacha Boey ve stoper tandemi temaslı oynarken en zayıf bölgemiz sol savunmadan ataklar yedik. Değişiklikler sonrası toparlanırız derken serbest atıştan yediğimiz gol, ‘bu futbol lazım oldu’ dedirtti. Ardından beraberlik kovalarken Nelsson, beni niye oynatmıyorsun dediği Okan Buruk’u haklı çıkartan basit bir hatasından 2. golü kalemizde gördük. Maalesef bu arenada bu seviye de böyle hataların affı yoktur. 80 dakikaya kadar Şampiyonlar Ligi seviyesinde oynamak önemli bir gösterge Galatasaray için ve artık bu maçın sonucunu bırakıp iyi oyunu baz alıp Manchester karşılaşmasını düşünmeli Okan Buruk. Hala ipler elimizde gruptan çıkmak İçin ve iki Bayern maçı yenilmemize rağmen bizi bu umudu verdi diyelim ve güzel başlayan gece buruk bitti.
7 POZİSYON DEĞİŞİNCE.. - UMUT EKEN
Galatasaray’ın cüreti, maça ortak olmasını sağladı. Ön alanda top yapabilmek, pozisyon zenginliği getirmese de oyunu tutmayı sağladı. Bayern’in geçiş oyununda bekleyip, son 20’yi planlaması da bu lükste etkendi. İstanbul’da da baskıyı yediklerinde Kane’i bulup, Coman, Sane ve diğerleri ile geniş alanda hızlı davranmayı planlamıştı Bayern. Son 30’da ise topu alıp, Galatasaray yarı sahasına yerleşmişlerdi.
Dün gece de Galatasaray’ın iptal edilen ofsayt golü sonrası sete döndüler. Bu dakikadan itibaren de Kane varolmaya başladı. Kusursuza yakın oynayan Davinson’u sırtında taşıyan Kane, sadece Bayern’in değil Galatasaray’ın da dizilişini belirledi! İstanbul’da son 20-25 dakikada oyunu Almanlar’a teslim eden Galatasaray’ın dün gece final dakikalarına ortak olamayışının nedeni dizilişinin tamamen değişmesiydi.
Maça başlayan 11’den Muslera, Sanchez, Boey ve Toreira kendi bölgelerinde oyunu tamamlayabildi. Ritmi devam ettiremediler, baskıyı sürdüremediler. 7 pozisyonun tamamen değiştiği bir Şampiyonlar Ligi mücadelesinde, üstelik Münih’te, Bayern’le oyunu da skoru da paylaşmak mümkün olmadı.
UMUDUMUZU KAYBETMEDİK - METİN KARABAŞ
Şampiyonlar Ligi A Grubu dördüncü maçında Bayern Münih’e konuk olan Galatasaray sahaya beklenen on biri ile çıktı. Sakatlıkları bulunan Muslera ve Icardi bu zorlu deplasmanda arkadaşlarını yalnız bırakmadı.
BASKIYI KIRDIK
Mücadele yüksek tempo ile başlarken Bayern orta alanımızı çabuk geçti, ceza sahamızın ön bölgesine topu taşımakta zorlanmadı. Alman ekibi yoğun baskı ile bizi kendi yarı alanımızda tutmayı başarırken biz de savunmada hata yapmadık. Temsilcimiz hızlı ataklarla rakip yarı alana gitmeyi planlarken çok sayıda pas hatası yapınca birçok atağımız başlamadan bitti. İlk kırk beş dakikada oyunun hakimi Bayern Münih olurken son bölümdeki fırsatları değerlendirebilseydik skoru lehimize de çevirmeyi başarabilirdik. Oldukça yüksek tempoda geçen ilk devre 0-0’lık beraberlikle sonuçlanırken seyir zevki yüksek bir maç izledik
SONUNU GETİREMEDİK
İkinci yarı yine yüksek tempolu başladı. Galatasaray çok daha dengeli ve orta alanda etkiliydi. Rakibi karşılama konusunda sakin kalan temsilcimiz ilk yarıdaki geçişlere izin vermedi. Okan Buruk’un öğrencileri sahanın her bölümünde yardımlaşmayı bırakmadı. 80. dakikada Kimmich duran toptan ortaladı, Kane kafayı vurdu top ağlarımıza gitti: 1-0. Bu golden sonra maalesef çözüldük. 86’da Kane farkı ikiye çıkarttı: 2-0. Uzatma anlarında Bakambu ile farkı bire indirdik: 2-1. Galatasaray maçın genelinde iyi bir performans ortaya koysa da oyunun son bölümünde hem takım oyununda hem de bireysel performanslarda sorun yaşadı. Temsilcimiz sahadan 2-1 mağlup ayrılırken guruptan çıkma ümitlerini son iki maça bıraktı.
MÜNİH 68. VİLAYETİMİZ... - OĞUZ DİZER
Allianz Arena’yı sarıp sarmalayan Galatasaray nidalarını işittikçe ‘Münih gerçekten 68. vilayetimiz bizim’ dedim. Galatasaraylı futbolcular yabancı memlekette gibi değillerdi. Bayern Münih ne kadar geldiyse, bizim çocuklar da, o kadar gitti. E tabii söylemek gerek. Sane, Kane, Coman ve Musiala da az buz bela değil ki! Pirana sürüsü gibi hepsi. Grande Muslera 3 Kane, 2 Sane pozisyonunda büyüktü, Galatasaraylılığı, kaptanlığı, kurtarışları verdiği güven gerçekten büyük. 53’te Kane, bomboş pozisyonda, topu vurdurdu direğe, sonra attı 2 tane içeriye! Göbekten sık sık gıdıklayan Musiala da 40’ta bir yattı daha da, kalkamadı! Müller geldi. Almanlar harbiden yıldız fabrikası! Pert olan bela, garajdan çıkarılan daha da bela! Portekizli düdük mü? Bela kere bela!
