Prof. Dr. Türker Kılıç (Beyin cerrahı)
Türkçemizdeki en güzel sözcüğü sorsalar, hiç düşünmem “Gönül” derim. Gönül… “Gönül” akıldan öte bir zihin durumudur, sözden de derindedir. Söz biter, akıl tükenir, yok oluş bile erir; “Gönül” kalır. “Gönül”, Anadolu coğrafyasına aittir. Daha batıdaki dillerde tam karşılığı yoktur. “Gönül”, zihnin yaşamla hemhal olduğu yerdedir. Geniş zihinler, yaşamı “Gönül” ile yoğurur; biçimler, biçimlenir; anlamlar, anlamlanır. Dedim ya; “Gönül” sözden öte, akıldan derinde, duygulardan da aşkın bir zihin durumudur. Yaşamın anlamıyla ilgilidir! Benim için hele, bundan da aşkındır “Gönül”. Yaşamın taptaze sevinçli anlamını, hep baharda leylak kokusunu ilk kez depderin bir nefesle göğsüme doldurmak gibidir “Gönül”. Gönül, annemin adıdır. “Gönül” sözü en çok anneme yakışır. Annem, sadece “beni” değil, “gönlümü” de var edensin. Nefessin, sevinçsin, anlamsın...