Hıdırellez gecesi tuz yiyip yatmak! Hıdırellez gecesi tuz yemek günah mı, ne kadar tuz yeniz? Tuz yiyip evleneceği kişiyi görmek!
Hıdırellez, Türk, Altay ve Orta Asya kültürlerinde önemli bir bahar bayramıdır. Hıdırellez, her yıl 5 Mayıs ve 6 Mayıs günlerinde kutlanır ve baharın gelişini ve yeni bir başlangıcı simgeler. Hıdırellez, Türk kültüründe önemli bir yer tutan bir bayramdır ve birçok insan için umut, bereket ve yeni bir başlangıcın habercisi olarak kabul edilir. Hıdırellez gecesi tuz yiyip yatarsanız evleneceğiniz kişiyi göreceğiniz de rivayet edilir. Peki, Tuz yiyip uyumak nasıl yapılır, ne zaman? İşte tuz yiyip evleneceğiniz kişiyi görmek…

Hıdırellez, Hızır ve İlyas peygamberlerin buluşup insanların dualarını kabul ettikleri gün olarak kabul edilir ve dilekler kabul edilir. Umut, bereket ve yeni bir başlangıcın habercisi olarak kabul edilen Hıdırellez günü evleneceği kişiyi görme hayaliyle tuz yiyip yatırılır. Peki, Tuz yiyip uyumak nasıl yapılır, ne zaman? Tuz yiyip evleneceği kişiyi görmek…

Tuz yiyip evleneceği kişiyi görmek
Hıdırellez günlerinde 5 Mayıs günü ve akşamı evinizde yoğurt mayalamak veya mayalı bir yiyecek yapmak evinizin bereketi ve bolluğu için çok uygun bulunur. Eğer bekarlar Hıdırellez gecesi tuz ya da tuzlu ekmek yer ve uykuya yatarsa gece rüyasında gelecekteki eşini gördüğü de rivayetler arasında yer alır.

Hıdırellez gelenekleri ve ritüelleri
Hıdırellez öncesindeki günün akşamında, birçok yerde vatandaşlar, ev, araba, çocuk ve eş dileklerini bir kağıda çizerek gül ağacının dalına bağlıyor ya da bu ağacın dibine toprak üzerine yansıtıyor. Bereket getireceğine inanıldığı için gül ağacının dibine para da gömülüyor.

Bir diğer ritüel de, 5 Mayıs akşamı evin her üyesi, madeni para işaretleyerek bir çantanın içine koyuyor. Gül ağacının dibine bırakılan çanta, Hıdırellez sabahı açılıyor, herkes kendi parasını bereket getirdiğine inanarak cüzdanında saklıyor.
Birçok kentte bolluk getireceği inancıyla kapı önleri Hıdırellez sabahı evin yönüne doğru süpürülüyor.
Üzerine çeşitli dilekler, niyetler yazılan kağıtlar açık olarak ve yavaşça bir akarsuya bırakılıyor. Kağıtlar, yazıları üste gelecek şekilde suya düşerse dileklerin kabul olacağına, ters dönerse bunların tutmayacağına inanılıyor.

Balıkesir ve Çanakkale'de bazı yörelerde, Hıdırellez günü, güneş doğmadan su kenarlarına gidiliyor ve bu suyla kadınlar, ellerini yüzlerini yıkıyor.
Hıdırellez öncesinin akşamında gül ağacının dibine fasulye gömülüyor ve bu sabaha kadar yeşerirse tutulan dileğin gerçekleşeceğine inanılıyor.

Hıdırellez günü Kütahya'da çiğ damlalarıyla mayalanarak elde edilen yoğurt, bir yıl boyunca "damızlık" yoğurt olarak kullanılmaya devam ediliyor. Bu yoğurdun üzerine "Nazar değmesin" diye çörek otu serpilerek sadece akrabalara dağıtılıyor. Bu yoğurt mayasının suyundan mayalanan hamur ile de ekmek yapılıyor.
Kütahya'da ve bazı kentlerde ayrıca bereket getirdiğine inanıldığı için evlerin çevresine haşhaş serpiliyor.