Hamile eşini sigorta parası için öldürmüştü! Rapor gerçeği ortaya çıktı
Muğla'nın Fethiye ilçesinde, 2.5 yıl önce kayalıklardan düşerek yaşamını yitiren 7 aylık hamile eşi Semra Aysal'ı, 400 bin TL'lik ferdi kaza sigortası ücretini alabilmek için iterek öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Hakan Aysal'ın yargılanmasına devam edildi. Mahkemede sanık Aysal hakkında yeni karar verildi. Öte yandan Semra Aysal'ın öldürüldüğü gün yeni detaylar ortaya çıktı. İşte haberin detayları...

7 aylık hamile Semra Aysal, eşi Hakan Aysal ile gezmeye gittiği Fethiye Kelebekler Vadisi'nde fotoğraf çektirmek için çıktığı kayalıklarda, yaklaşık 300 metre yükseklikten düştü.

İhbar üzerine bölgeye UMKE, AKUT ve AFAD ekipleri sevk edildi. Uçuruma inen ekiplerin yaptığı kontrolde, Semra Aysal'ın (32) öldüğü belirlendi.

Otopsinin ardından Aysal'ın cenazesi, İstanbul'da toprağa verildi. Soruşturma kapsamında Hakan Aysal, eşini iterek öldürdüğü iddiasıyla geçen yıl kasım ayında gözaltına alınıp, tutuklandı.

Aysal hakkında, 'tasarlayarak öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. İddianamede Hakan Aysal’ın, 7 aylık hamile eşi Semra Aysal'a tek lehdarı (bedelin ödeneceği kişi) kendisi olacak şekilde 400 bin TL teminat bedeli bulunan ferdi kaza sigortası yaptırdığı, bu parayı alabilmek için Semra Aysal’ı ortalığın tenha olmasını bekledikten sonra kayalıklardan aşağı ittiği öne sürüldü.

Savcının hazırladığı iddianamede maddeler şöyle sıralandı: Aysal evlilik tarihinden itibaren eşi Semra Aysal adına kredi kullandı.

Maddi sıkıntıları olmasına karşın 4 bin liralık sigorta primini peşin vermesi hayatın olağan akışına aykırı. Yaptırılan ferdi kaza sigortasında kendisine ait sigortanın lehtarı olarak yasal mirasçılarını gösterirken, eşi Semra Aysal'ın lehtar kısmında kendi ismini yazması dikkat çekiyor.

BÜYÜK ÇELİŞKİLER ORTAYA ÇIKTI
Kaza sigorta poliçesinin eşi tarafından doldurulduğunu ifade etmesine karşın yapılan incelemede yalan söylediği, her iki poliçenin de Hakan Aysal'ın el yazısı ile doldurulduğu tespit edildi. Her iki poliçede de kendi cep telefonu numarası ile e-mail adresini de yazdığı belirlendi.

'MANTIK İLE İZAH EDİLEMEZ DURUM'
Savcılığa verdiği ifade ile eşinin akrabalarıyla olan diyaloğu sırasında söyledikleri arasında büyük çelişkiler tespit edildi. Ana şüphe kaynağı, 7 aylık hamile eşini sağlıklı insanların bile 15-20 dakika durarak fotoğraf çekildiği yerde 3 saat tutması düşüncesizlik değil, cinayet planlarını gerçekleştirmek, geride delil bırakmamak, çevredeki insanların sakinleştiği, tanık kalmadığı bir anı kollamak.

Sanık Aysal'ın anlattığı gibi eşinin kendisinden telefon isterken aşağı düşmesi çelişkili. Semra Aysal yerinden hiç kalkmaksızın çok rahat bir şekilde çantasını alabilirdi. Hakan Aysal'ın çantayı almak için kalktığı sırada eşinin iyi durumdayken, 2 saniye içinde fenalaşarak kendini kaybetmesi ve aşağı düşmesi, bu esnada hiç fenalaşma emaresi göstermemesi, kocasına seslenmemesi, hemen önündeki ağaca tutunmaması mantık ile izah edilemez.

'ABLAM ÖLDÜĞÜNDE GÖZÜNDEN YAŞ GELMEDİ'
Hakan Aysal'ın yargılanmasına devam edildi. İkinci celse, Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Raporların okunmasının ardından tanıklar dinlendi. Celsede tanık olarak dinlenen Semra Aysal'ın kardeşi Nazım Yolcu, ablası öldükten sonra Hakan Aysal'ın gözünden yaş akmadığını savundu. Yolcu, "Hakan ve ailesi, taziye ziyaretine geldiklerinde sanığın ağabeyi Volkan, 'Kan parası neyse veririz' demişti. Hakan sürekli olayı dağıtmaya çalışıyordu.

Ben kardeşimin ölümünü sorduğumda umursamaz tavırlarla cevap veriyordu. Ablamı defnettikten 2 gün sonra veraset ilamı başvurusunda bulunduğunu tesadüfen öğrendik. Kağıdı evde düşürmüş. Ablam öldüğü için gözünden bir damla yaş gelmedi" dedi.

'ÇOK SAKİNDİ'
Aysal çiftinin son kez görüldüğü video çeken Recep Şahin de celsede dinlendi. Olayın meydana geldiği yerin çok dik bir yamaç olduğunu belirten Şahin, "Ailem ve akrabalarımla Kabak Koyu'na giderken manzarayı izlemek için orada durduk. Telefon da kızımın elindeydi ve manzarayı kaydediyordu. O sırada Aysal çifti yamaçtan aşağıya iniyordu. Bizim dikkatimizi çektiği gibi kızımın da çekmiş.

Hatta aramızda, 'Ya bu adam bu kadını ya da kadın adamı aşağıya atar' diye şakalaştık. Aralarında bir tartışma yoktu. Adam önden iniyor, kadın arkasından iniyordu" diye konuştu. Hakan Aysal'ın çok soğukkanlı olduğunu belirten Şahin, "Biz oradan ayrıldıktan sonra akşam dönerken bölgede AKUT ve jandarma ekiplerini gördük. İnip sorduğumuzda birinin aşağıya düştüğünü söylediler. Semra Aysal olacağını düşünmedik. Hakan'ı ilerde bir arabaya dayanırken gördük. Normal değildi aksine çok sakindi. Olayın ne olduğunu sabah haberlerde öğrendik" diye konuştu.

Olayı ilk öğrenenlerden olan tanık Sait Ertürk, "Yoldan geçerken birinin el-kol işareti yaptığını görünce durduk. Kapıyı açtığımızda bize, 'Eşim düştü' dedi. Hemen araçtan inip aramaya başladık ama hiçbir şey göremedik. Biz aşağıya indiğimizde Hakan yukarıda kaldı. Jandarma gelene kadar orada kaldık. Hakan gayet yavaş ve sakindi. Eşi düşmüş biri gibi değildi" ifadelerini kullandı.

Öte yandan Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 15 Şubat 2022 tarihinde görülen davanın karar duruşmasında, mahkeme heyeti oy çokluğu ile Aysal'ı ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırdı.

Aysal, akıl hastalığı olup olmadığının İstanbul Adli Tıp Kurumu 1’inci Üst Kurulu'ndan alınacak raporla belirlenmesi gerektiğini belirterek karara itiraz edip dosyayı İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Aysal'ın yargılama sürecinde hastanede gözetim altında tutularak cezai ehliyetinin olup olmadığının belirlenmesi gerekirken, sadece doktor muayenesiyle karar verildiği, bu nedenle de raporun yetersiz olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin kararını bozdu. Bu gerekçeyle bozulan karar Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.

Hakan Aysal geçen ekim ayında yeniden hakim karşısına çıktı. İstanbul Adli Tıp Kurumu 4'üncü İhtisas Kurulu'ndan Aysal'ın akıl sağlığının yerinde olduğuna dair rapor geldi. Rapor mahkemeye gönderildi. Fethiye 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi, Aysal'ı yeniden ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırdı.

Aysal, hakkında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına bir kez daha itiraz ederek dosyayı İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Aysal'ın itirazını yine reddetti. Aysal'ın karara 15 gün içinde itiraz hakkı bulunuyor.