EYT'de borçlanma ile ilgili son dakika uyarısı! Dikkat çeken yaş ve prim detayı
EYT ile ilgili son dakika açıklamaları art arda gelmeye devam ediyor. Emekli olmak isteyen milyonlarca kişiyi ilgilendiriyor, EYT'de kredi desteği düğümü de çözülürken, prim günü az olanlar için de yeni bir formül belli oldu. Askerlik borçlanması, doğum borçlanması ve yurt dışı borçlanması ile ilgili dikkat çeken ayrıntı ortaya çıktı. Aralık bitmeden borçlanma başvurusunun yapılması asgari ücret artışından etkilenmemek için çok önem taşıyor. İşte EYT’de son viraja girerken yaşanan son gelişmeler...

EYT düğümünün çözülmesi için milyonların gözü kulağı Mecliste olacak. Süreç işlemeye devam ederken çalışanlar çoğunlukta olduğu için işyerlerinden ne kadar tazminat alacakları yanıtı aranan sorulardan biri oldu.

Yapılan hesaplamalara göre 12 yıldır 12 bin TL brüt ücretle çalışan bir işçinin yılda 2 bayram ikramiyesi aldığında ikramiyesi 12'ye bölünerek ortaya çıkan rakam brüt ücrete eklendiğinde 14 bin TL ediyor ve bu da çalışılan yılla çarpıldığında 168 bin TL ediyor.

Bu rakamdan damga vergisi düşüldüğünde geriye kalan parayı EYT'li taksit olmadan nakit alabiliyor. Yeni Asır yazarı Faruk Erdem EYT ile ilgili merak edilenleri yazdı:

EYT yasasından yararlanmak için prim gerekiyor. Eksik primler ise borçlanmayla tamamlanabiliyor Milyonlarca sigortalı vatandaş EYT yasasına kilitlenmiş durumda. Türkiye'de emeklilik için mutlaka belli bir süre prim ödemiş olmak gerekiyor. EYT yasasında da 8 Eylül 1999 öncesi şartlara dönüldüğünde bile SSK için en az 5000 gün prim gerekecek. Bu prim sayısı Bağ-Kur'da kadınlar için 7200 gün erkekler için ise 9000 güne çıkıyor. Dolayısıyla emeklilik için mutlaka primin tamam olması lazım.

Eksik primi olanlar için ise borçlanma imkanları bulunuyor. Bunlardan en çok kullanılanı ise kadınlar için doğum, erkekler için ise askerlik borçlanmaları. Tabii yasamız tüm borçlanmaları düzenliyor.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 41. Maddesinde borçlanılarak prim kazanılabilecek süreler belirlenmiş durumda. Bu süreler ilgili maddede şöyle sıralanıyor:

a) Kanunları gereği verilen ücretsiz doğum ya da analık izni süreleri ile 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalı kadının, üç defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla borçlanılacak sürelerde uzun vadeli sigorta kolları açısından sigortalı sayılmaması ve çocuğunun yaşaması şartlarıyla talepte bulunulan süreleri, b) Er veya erbaş olarak silâh altında veya yedek subay okulunda geçen süreleri, c) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında olanların, personel mevzuatına göre aylıksız izin süreleri,

d) Sigortalı olmaksızın doktora öğrenimi veya tıpta uzmanlık için yurt içinde veya yurt dışında geçirdikleri normal doktora veya uzmanlık öğrenim süreleri, e) Sigortalı olmaksızın avukatlık stajını yapanların normal staj süreleri, f) Sigortalı iken herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınanlardan bu suçtan dolayı beraat edenlerin tutuklulukta veya gözaltında geçen süreleri,

g) Grev ve lokavtta geçen süreleri, h) Hekimlerin fahrî asistanlıkta geçen süreleri, ı) Seçim kanunları gereğince görevlerinden istifa edenlerin, istifa ettikleri tarih ile seçimin yapıldığı tarihi takip eden ay başına kadar açıkta geçirdikleri süreleri, i) 4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışan sigortalıların, kısmi süreli çalıştıkları aylara ait eksik süreleri,

j) Sigortalı olmaksızın, 8/4/1929 tarihli ve 1416 sayılı Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanuna göre yurt dışına gönderilen ve öğrenimini başarıyla tamamlayarak yurda dönenlerden yükümlü bulunduğu mecburi hizmet süresini tamamlamış olanların, yurt dışında resmî öğrenci olarak geçirmiş oldukları öğrenim sürelerinin 18 yaşının tamamlanmasından sonraki döneme ait olan kısmı, sigortalının kendilerinin veya hak sahiplerinin yazılı talepte bulunmaları halinde borçlanma hakları bulunmaktadır.

İŞE GİRİŞ GERİYE ÇEKER
Son dönemde borçlanmaların işe giriş tarihini geri çekip çekmeyeceği yönünde tartışmalar yapılıyor. 5510 sayılı yasanın 41. maddesi bu konuyu da açık bir şekilde düzenliyor. Maddenin son fıkrasında şu ifadeler yer alıyor:

"Bu Kanuna göre tespit edilen sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlandırılma halinde, sigortalılığın başlangıç tarihi, borçlandırılan gün sayısı kadar geriye götürülür..." Bu geriye götürme işi üç konuda gerçekleşiyor. Birincisi sigortadan önceki askerlik borçlanmalarında yaşanıyor. Sigortadan önce yapılan askerlik süreleri borçlanıldığında bu fıkra hükmü gereği işe başlangıç tarihi geriye doğru gidiyor. Burada gideceği gün sayısı borçlanılan gün kadar oluyor.

İkinci uygulama yurtdışı borçlanmalarda oluyor. Türkiye'deki sigorta yurtdışına gittikten sonra ise önceki dönem borçlanmalar buradaki işe giriş tarihini borçlanılan gün kadar geriye çekiyor. Üçüncü konu ise annelerin sigortadan önceki doğumlarında gerçekleşiyor. Normalde sigortadan önceki doğumlar borçlanılamıyor. Ancak staj istisna sayılıyor ve staj sonrası borçlanma işe girişi geriye doğru çekiyor.

BAŞVURU ÖNCE, ÖDEME SONRA
Yine aynı maddede başvuru sonrası ödeme için bir aylık bir süre tanınıyor. Bu da yasada şu ifadelerle yer alıyor: "Primlerini borcun tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde ödemeleri şartı ile borçlandırılarak, borçlandırılan süreleri sigortalılıklarına sayılır. Bir ay içinde ödenmeyen borçlanmalar için ise yeni başvuru şartı aranır.

Ödenmeyen borçlanma süreleri hizmetten sayılmaz..." Bu hükme göre ise borçlanma başvurusunda hemen para yatırılmayacağını anlıyoruz. Bu yüzden Aralık bitmeden borçlanma başvurusunun yapılması asgari ücret artışından etkilenmemek için çok önemli oluyor. Aralık bitmeden yapılacak başvuru bu günkü asgari a ücret üzerinden hesaplanacaktır. Ödeme ise daha sonra yapılacak. Ödeme yapma imkanı olmaz ise bu kez başvuru iptal olacağından bir borç da çıkmayacak. Yeniden başvuru yapmak gerekecek.

EYT'Lİ İÇİN TAZMİNAT HESAPLAMASI
Daha önce de ATV'ye açıklamalarda bulunan Erdem, EYT'linin alacağı tazminatla ilgili örneği şöyle anlatmıştı:

"Bu işçi kardeşimizin brüt ücreti 12 bin TL olsun. Bu işçi kardeşimiz de yılda 2 tane bayram ikramiyesi alıyor olsun. 2 maaş 24 bin TL ediyor.

12 yıldır çalışıyor olsun. İkramiyeyi 12'ye bölüyoruz, aylık 2 bin TL düşüyor. Bunu da brüt ücrete eklediğimizde 14 bin TL'ye çıkıyor.

Tazminat da, 14 bini çalışılan yılla çarpıyoruz ve 168 bin TL."

TAZMİNATTAN DAMGA VERGİSİ DÜŞÜLÜYOR
Ancak 168 bin TL'nin tamamı EYT'linin eline geçmiyor. Bu rakamdan 1275 TL damga vergisi düşülüyor. Geri kalan para ise hiçbir taksit olmadan nakit şekilde alınabiliyor.

PRİM KOŞULU
Öte yandan SSK'lı çalışanlar için kadınlarda 20 yıl 5 bin prim, erkeklerde ise 25 yıl 5 bin prim koşulu bulunuyor. Emekli Sandığında ise kadında 7200, erkekte de 9 bin gün prim emeklilik için yeterli oluyor.

Erdem, bu 3 kurumda farklı farklı çalışanlar için SGK'ye gidip hizmetlerini birleştirmeleri gerektiğini söylüyor.

AKILLARDAKİ SORU: EYT'DE 1999 DAHİL Mİ?
EYT'de üzerinde çalışılan bir diğer konu ise EYT'yi gün, hafta, ayla kaçıranlar.

1999'da deprem olması ve sigortasız çalışılması "EYT 1999 yılını kapsar mı" sorusunu gündeme getirdi.Bu konunun açıklığa kavuşması için önümüzdeki günlerde yapılacak açıklamalar merakla takip ediliyor.

Emeklilikte yaşa takılanlara (EYT) yönelik düzenlemede işverenlerin kıdem tazminatı yükünü hafifletmeye yönelik tedbirler kapsamında, Kredi Garanti Fonu (KGF) desteği devreye giriyor. İşverenlerin krediyle ilgili taleplerini dinlediklerini belirten Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, “Kredi konusunu Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Bey ile çözdük” dedi.

Milyonların merakla beklediği EYT düzenlemesinde son viraja girilirken, işverenlerin kıdem tazminatı yükünü hafifletmeye yönelik tedbirler kapsamında kredi sorunun çözüldüğü bildirildi.

Emekli olacak kişilerin kıdem tazminatları için Kredi Garanti Fonu (KGF) desteğinin devreye girmesiyle ilgili çalışmalar yaptıklarını hatırlatan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, “Kıdem tazminatının ödenmesi konusunda KGF’den bir kredi verilmesi noktasında işverenin talebi vardı.

Çalışmaları yaptık ve kredi konusunu da Nureddin Bey (Nureddin Nebati) ile çözdük. Süreç başladığı zaman herhangi bir aksama olmayacak” ifadelerini kullandı.

YURTDIŞINDA ÇALIŞANLAR
Bakan Bilgin, yurtdışına giden emekçilerin taleplerine de değinerek süreçle ilgili, “EYT ile ilgili teknik çalışmalarımız tamamlanmak üzere.

Eskiden dijital ortamda kayıtlar tutulmadığı için özellikle özel sektörde çalışanların kaybı olmaması için, çalışmalarımız devam ediyor.

Yurtdışında çalışanların, burada çalışıp daha sonra yurtdışına giden emekçilerimizin talepleri var. Bugünlerde yurtdışındaki konsoloslarda yoğun bir çalışma var EYT ile ilgili.

Tüm bunları bitireceğiz ve o konuda da tüm tedbirleri alıyoruz” bilgisini paylaştı.Dün, Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası’nın kahvaltı programına katılan ve burada açıklamalarda bulunan Bakan Bilgin, asgari ücrette önümüzdeki hafta salı günü 3. komisyon toplantısının yapılacağını da hatırlatarak, “Uzlaşmayla neticeleneceğini bekliyorum.

Esas problem, enflasyon şartlarından emekçilerimizin rahat nefes alacağı, onları kurtaracak bir ücretin belirlenmesi.Bunun yanı sıra da işverenlerimizin ve işletmelerimizin ödeyebileceği bir ücret seviyesinin olması.

Çünkü işyeri, işletme, işveren olmazsa işçi olmaz. Onun için işvereni ayakta tutacak ama işçimize rahat nefes aldıracak bir asgari ücret seviyesinin de bu uzlaşmada belirlenmesi gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.

ASGARİ ÜCRETTE ÜÇÜNCÜ TOPLANTI ÇARŞAMBA GÜNÜ
Doğrudan 7 milyondan fazla çalışanı, dolaylı olarak ise tüm vatandaşları ilgilendiren yeni asgari ücreti belirleme çalışmalarında süreç devam ediyor. 7 ve 14 Aralık’ta yapılan iki toplantının ardından üçüncü toplantı 20 Aralık Çarşamba günü gerçekleştirilecek. Beklentiler tarafların bu toplantıda anlaşması yönünde.

İşçi ve işveren temsilcilerinin oluşturduğu 15 kişilik bir Asgari Ücret Tespit Komisyonu belirleniyor.Bakanlığın belirlediği üyelerden birinin başkanlık yaptığı bu komisyon, en az 10 üyenin katılımıyla toplanıp oy çokluğuyla kararlarını veriyor.

Oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu tarafın çoğunluğu yakaladığı kabul görüyor.

Asgari ücret, şu anda bir işçi için aylık brüt 6 bin 471 lira, vergiler ve kesintiler düşüldüğünde net 5 bin 500 lira 35 kuruş olarak uygulanıyor.