Basit bir ısırık ölümle sonuçlanabiliyor! Yaz geldi, uzmanı uyardı: Belirtisi ateş
Yaz gecelerinin davetsiz misafirleri sivrisinekler, ısırıklarıyla kaşıntı ve kızarıklığa neden olurken, ciddi hastalıklara da yol açabiliyor. Dişi sivrisineklerin üremek için ihtiyaç duydukları kan sıtma, sarı humma ve Batı Nil Ateşi gibi hastalıklara davetiye çıkarıyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Sertaç Sever, bu hastalıkların nörolojik komplikasyonlara, hamile kadınlarda doğum kusurlarına ve hatta ölüme yol açabileceğini belirtirken, sivrisinek ısırıklarından korunmak için sivrisinek kovucu spreylerin kullanımının önemli olduğunun altını çizdi.

Küresel ısınma nedeniyle yaşam alanları genişleyen sivrisineklerin popülasyonu artış gösterdi. Bu durum, sivrisineklerin hastalık taşıma riskini de beraberinde getirdi. Yıllık en az 700 bin kişinin sivrisinek kaynaklı enfeksiyonlar nedeniyle hayatını kaybettiği bildiriliyor. Sıtma, dang humması, Batı Nil humması, sarı humma, Zika, chikungunya ve lenfatik filariasis gibi hastalıklar, bu ölümlerin başlıca nedenleri arasında yer alıyor. Sivrisinek ısırığının ardından görülen ateş, vücudun enfeksiyon veya iltihaplanmaya tepkisi olarak değerlendirilse de, zamanında müdahale edilmezse ciddi hastalıklara yol açabiliyor.

"KAN PIHTILAŞMASINA VE TEHLİKELİ DERECE DE DÜŞÜK TANSİYONA NEDEN OLABİLİR"
Dermatoloji Uzmanı Dr. Sertaç Sever de yaygın bilinen sivrisinek hastalıklarından bahsederek olası komplikasyonların meydana getirdiği tehlikeyi gözler önüne serdi.

Sıtmanın özellikle tropikal ve subtropikal bölgelerde bulunan Anopheles türü sivrisinekler tarafından taşınan bir parazit nedeniyle oluştuğunu, tedavinin geç kalınmasıyla bilinç bulanıklığı, böbrek yetmezliği, akut solunum sıkıntısı sendromu, koma ve ölüm görülebileceğini söyleyen Sever, dengue ateşinin ise Aedes türü sivrisinekler tarafından taşındığını bunun da ateş, baş ağrısı, kas ve eklem ağrılarıyla kendini gösterdiğini daha ileri seviyesinde kan pıhtılaşmasına ve tehlikeli derece de düşük tansiyona neden olabileceğini vurguladı.

Aedes türü sivrisineklerin ayrıca Zika virüsü enfeksiyonuna da neden olduğunu ifade eden Sever, bu virüsün, hamilelik sırasında fetüsün mikrosefali (küçük kafa) gibi doğum kusurlarıyla doğmasına neden olabileceği için özellikle hamile kadınlar için büyük risk olduğuna dikkat çekti. Batı Nil virüsü enfeksiyonunun ise Culex türü sivrisinekler aracılığıyla bulaştığını bunun da hafif grip benzeri semptomlar ile ortaya çıksa da ciddi nörolojik komplikasyonlara sebep olabileceğinin altını çizdi.

“ATEŞ HEMEN TEHLİKELİ BİR DURUMU İŞARET ETMEYEBİLİR, DİĞER SEMPTONLAR GÖZLENMELİ”
Sivrisinek ısırığı nedeniyle meydana gelebilecek hastalıkları ve komplikasyonları özetleyen Sever, tehlikeli duruma dikkat çekerken “Dünya genelinde sivrisinek ısırıklarının çoğu sadece hafif kaşıntı ve tahrişe neden olur. Sivrisinek ısırığından sonra ateşin hemen tehlikeli bir durumu işaret ettiğini söylemek de zor” diyerek ateş ile birlikte diğer semptomların ortaya çıkmasıyla tehlike çanlarının çaldığını ve hemen bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini ifade etti.

SİVRİSİNEK ISIRIĞINDA KAN GRUBU ETKİSİ HENÜZ KANITLANMADI
Sivrisineklerin özellikle belli insanları seçmesinde belirleyici olanın kan grubu olduğuna dair araştırmalara yönelik ise sever “Sivrisinek ısırığında kan grubu veya benzeri faktörlerin etkisi bilimsel olarak kanıtlanmamıştır. Kan grubunun veya benzeri kişisel özelliklerin sivrisinek ısırığına tepkiyi etkilediği konusunda sağlam bir kanıt bulunmamaktadır.” Diyerek sivrisinek ısırığına karşı en büyük silah olan sivrisinek kovucularına yönelik de bilgilerini paylaştı.

Sivrisinek kovucu spreylerin sağlık açısından güvenli kabul edildiğini belirten Sever, içerdikleri aktif bileşenlere ve kullanım talimatlarına uyulmaması durumunda korunmak için başvurulan spreylerin hayati tehlikesi olabileceğini söyledi ve nasıl kullanılmasına gerektiğine dair detayları sıraladı:Spreyi doğrudan yüze veya yaralı cilde sıkmaktan kaçının.

Gözlerle temas etmemesine özen gösterin.
Uygulama sonrası ellerinizi yıkayın.
Çocuklarda kullanımına dikkat edin ve çocukların ağız veya gözlerine gelmemesine özellikle dikkat edin.
Uzun süreli ve aşırı maruz kalma cilde tahriş yapabilir, bu nedenle gerektiği kadar ve uygun şekilde kullanın.
Sever son olarak, herhangi bir alerji durumu veya hassasiyetin bulunması durumunda ise sağlık uzmanına başvurulmasını ehemmiyetle önerdi.