Zam üstüne zam! Fiyatlar 10 TL oldu
Üretici de tüketici de şikayetçi. Fiyat artışının önüne geçilemiyor. Üretici 3 lira 20 kuruştan satıyor. Ancak ürün tüketiciye gelene kadar 10 lirayı buluyor. Temel gıda maddelerindeki fahiş fiyat artışı gündemdeki yerini koruyor. Fiyat artışının en fazla görüldüğü sütün litre fiyatı marketlerde 10 TL'yi buluyor.
Yılbaşından bu yana yükselişini sürdüren süt fiyatları durdurulamıyor. Bir ay öncesine göre yaklaşık yüzde 10 zamlanan bir litre tam yağlı sütün fiyatı, market raflarında 8 lira 45 kuruşa kadar yükseldi. Sütün litresinin Ulusal Süt Konseyinin tavsiye satış fiyatı kapsamında 3 lira 20 kuruştan satıldığını belirten üreticiler fiyat artışı konusunda sanayicileri işaret ederken, sanayiciler ise artan maliyetlerden yakınıyor.
ZAMLARIN SEBEBİ SANAYİCİ VE MARKETLER
Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Tevfik Keskin, zamların sebebinin sanayici ve marketler olduğunu belirterek “Çünkü onlar kendi fiyatlarını kendileri belirliyor. Market ve sanayicilerin bilançolarını incelemek lazım. Durum böyleyken üretici suçlu gibi gösteriliyor” dedi. Fiyat artışlarının devam edeceği öngörüsünde bulunan Keskin şunları kaydetti: Gıda Komitesi, nasıl ki gıda enflasyonu var diye süte yeterli zam vermiyorsa, yemcileri, sanayicileri ve marketleri baskı altına almalı, incelemeli. Şu anda bütün üreticiler zarar ediyor. Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) müdahalesi çok doğru oldu fakat biz biraz daha düşüş beklerken, yem fiyatları artışa geçti. Bizim için sıkıntılar yeniden başladı. Üretici şu anda ineğini kestiriyor. Dünyanın kabul ettiği 1’e 1,5 parite var; 1 kilogram süt ile 1,5 kilogram 19 protein yem alınmalı. Biz 1,3’ü bile kabul ettik, şu anda parite 1’e geldi.
İDEAL FİYAT 5,5 TL
Keskin, ideal süt fiyatının 5,5 lira olması gerektiğini, hâlihazırda bu fiyattan satış yapanlarında da kâr edebildiğini söyledi.
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği Derneği (SETBİR) Başkanı Tarık Tezel ise maliyet artışlarına dikkat çekerek “Öncelikle litresi 3,2 TL olan çiğ süt fiyatının, çiftlikteki fiyat olduğunu belirtmek gerekir. Bu fiyatın üzerine, toplama masrafları, kooperatif ve birlik hizmet bedelleri, kalite kontrolü maliyetleri, fire maliyetleri, işleme (proses) maliyeti, ürün ambalaj maliyetleri, depolama ve soğutma maliyeti, şehir içi dağıtım maliyetleri, işçilik maliyetleri, pazarlama, tanıtım, distribisyon maliyetleri, amortisman ve finansman maliyetlerinin de hesaba katılması gerekir. Sonrasında ise nihai tüketici fiyatının belirlenmesi için işletme kârı ve perakende satış noktalarının kârları gelir” dedi. (Türkiye gazetesi)