Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu tarafından yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde 2 Kasım 2017'de imzalanan protokolle Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) koordinasyonunda Anadolu Grubu, BMC, Kök Grubu, Turkcell ve Zorlu Holding'in güçlerini birleştirerek oluşturduğu Ortak Girişim Grubu'nun çalışmalarında önemli bir noktaya gelindi.
Yerli bir marka yaratma hedefiyle çıkılan yolculukta, şirketin kuruluş ve ortaklık sözleşmeleri için imzalar 31 Mayıs'ta atıldı.
Şirketin adı "Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu Sanayi ve Ticaret AŞ" olarak belirlendi. Anadolu Grubu, BMC, Kök Grubu, Turkcell ve Zorlu Holding'in şirketteki payları yüzde 19'ar, TOBB'un payı da yüzde 5 olarak belirlendi.
Şirketin başına, dünyada küresel otomotiv alanında başarılarından söz ettiren Türk yöneticilerden Mehmet Gürcan Karakaş getirildi. Karakaş görevine 1 Eylül itibarıyla başlayacak.
Tasarım ve mühendislik için temel adımlar atılıyor
Yerli otomobil markasının oluşturulmasında büyük önem teşkil eden tasarım süreci başlatıldı. Tasarım sürecinde önemli yerli ve uluslararası isimlerin desteği alındı. Tasarımın, 2019 sonunda çıkarılacak prototip araçla halkın beğenisine sunulması hedefleniyor.
Türkiye'nin Otomobili, geleceğin teknolojileri üzerine inşa edilerek, aracın teknik özellikleri çağın tüm gereksinimlerini karşılayacak.
Yeni nesil araçların temelini oluşturacak olan platformun çalışmalarına başlandı ve platform özellikleri çağın önemli teknolojileri olan elektrikli, bağlantılı ve otonom sürüş özellikleri göz önünde bulundurularak belirlendi.
Bundan sonraki süreçte, şirket için kilit diğer pozisyonlar doldurulacak, şirket içi yapılar oluşturulmaya başlanacak, mühendislik ve tasarım çalışmalarına hız verilecek.
Mehmet Gürcan Karakaş kimdir?
Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu Sanayi ve Ticaret AŞ'nin başına getirilen Üst Yönetici (CEO) Karakaş, 1965'te Antalya'nın Akseki ilçesinde doğdu. İlk ve ortaokulu Almanya'da, liseyi Ankara'da tamamlayan Karakaş, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden mezun oldu.
Mezuniyetten bir gün sonra Aselsan'da tasarım mühendisi olarak iş hayatına başlayan Karakaş, 1990 yılında Bosch Türkiye'ye geçti ve 1997'de Bosch Türkiye'nin satış direktörü oldu.
Karakaş, iki yıl genel müdür yardımcılığı görevini sürdürdükten sonra 2004'te Bosch Türkiye'nin başına geçti ve bu süre zarfında 600 milyon avroluk yatırımla ürün geliştirme biriminin büyütülmesine ve satış ağının yeniden şekillendirilmesine liderlik etti. Karakaş yönetiminde 9 bin 600 çalışanlı Bosch Türkiye, senelik 1,5 milyar avroluk ciroya ulaştı. 2007 yılında Bosch Küresel'de grubun en karlı iş birimi Otomotiv Satış Sonrası Hizmetleri'nde tüm dünya için satış ve pazarlama sorumlusu olan Karakaş, Bosch Car Service'i yeniden yapılandırarak şirketin veriminin önemli derecede artırılmasına liderlik etti.
Karakaş, son 5 senedir Bosch'un stratejik önemli kollarından 18 bin çalışanlı ve 4 milyar avro cirolu Elektrikli Tahrik Sistemleri'nde icra kurulu üyeliği, satış ve pazarlama iş birimi sorumluluğunu üstleniyor.
Asya'daki zorlu projeler için de ilk akla gelen isimlerden biri olan Karakaş, kendisine bağlı çalışan Kore'de bir ve Çin'de iki ortak girişimin yönetim kurulu başkanlığını yürütüyor. Karakaş, 2011 yılında Alman ekonomi gazetelerinden Handelsblatt'ın yaptığı araştırmada, Almanya'nın en büyük 30 şirketini yönetmeye aday 100 yöneticiden biri olarak seçildi.
Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu'ndan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde 2 Kasım 2017'de imzalanan protokolle Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) koordinasyonunda Anadolu Grubu, BMC, Kök Grubu, Turkcell ve Zorlu Holding'in güçlerini birleştirerek oluşturduğu Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu Sanayi ve Ticaret AŞ'nin kuruluş ve ortaklık sözleşmelerine imzalar 31 Mayıs'ta atıldı.
Açıklamada konuya ilişkin görüşlerine yer verilen Bakan Özlü, Ortak Girişim Grubu ile finansal ve mali analiz çalışmalarını ve şirketleşme sürecine ilişkin işlemleri tamamladıklarını belirterek, şirketin yol haritasının belirlendiğini kaydetti.
Özlü, Türkiye'nin Otomobili Projesi'nin, Türkiye'nin teknolojik atılımına liderlik yapacağını ve diğer tüm sektörler için bir teknoloji platformu vazifesi göreceğini vurgulayarak, "Türkiye'nin önde gelen 5 şirketi ve Türk özel sektörünün temsilcisi TOBB ile birlikte bakanlığımızın da desteğiyle bundan sonraki süreç daha hızlı ilerleyecektir. Süratle tasarım ve üretim faaliyetlerine başlayacağız. Bu yalnızca bir otomobil üretme projesi değil, aynı zamanda fikri mülkiyet hakları bize ait olan, markası, tasarımı, yazılımı ve teknolojisiyle yerli bir atılımın önemli bir basamağıdır. Bu iş, ileri teknolojidir, teknolojik dönüşümdür." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin Otomobili'nin büyük ve güçlü Türkiye hedefinin önemli halkalarından biri olduğuna işaret eden Özlü, yerli otomobilin mutlak surette teknolojinin ve çağın bütün gereklerine cevap vereceğini ve Türkiye'yi küresel piyasalarda başarıyla temsil edeceğini bildirdi.
Özlü, hükümet ve bakanlık olarak, Ar-Ge, tasarım ve üretim faaliyetleri başta olmak üzere, gerekli desteklerin sağlanması ve Türkiye'de elektrikli araçlarla ilgili altyapının kurulması için gerekli düzenlemeleri yapacaklarının altını çizerek, "Büyük bir inançla projeye dört elle sarılan Ortak Girişim Grubu'ndaki firmalarımıza ve TOBB'a çok teşekkür ediyorum. Bu büyük teknolojik atılım projesini başından beri destekleyen ve himaye eden Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkürü bir borç biliyoruz." ifadesini kullandı.
"Türkiye bir otomobilden daha fazlasını yapacak"
Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu Sanayi ve Ticaret AŞ Üst Yöneticisi (CEO) Mehmet Gürcan Karakaş da projenin Türkiye için makroekonomik gerekliliğin yanında ileri teknoloji alanında olmasından dolayı stratejik olarak çok büyük önem teşkil ettiğini ve doğru bir proje olduğunu belirtti.
Karakaş, son 12 yıldır otomotiv teknolojilerinin içinde aktif rol aldığını anımsatarak, şöyle devam etti:
"Teknolojideki gelişim klasik otomobili bir mobilite ekosistemine dönüştürecek. Projemizdeki yüksek motivasyon ve kararlılığı, ülkedeki büyük potansiyelin kullanımıyla birleştirdiğimizde küresel pazarda söz sahibi olunacağına kesin gözüyle bakıyorum. Türkiye'de doğdum, büyüdüm, bu ülkede okudum. İş hayatına Türkiye'de adım attım. Bu projeyle küresel pazarlarda edindiğim bilgi birikimimi ve tecrübemi ülkeme aktarabilme fırsatım olduğu için çok mutluyum. Emin olun Türkiye, küresel ortamda rekabet edebilen bir marka ve otomobilden daha fazlasını yapacak."
"10 yıllık detaylı yol haritamızı belirledik"
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin otomobil hayalini hayata geçirebilmek ve "5 babayiğidi" bir araya getirmek için bugüne kadar yoğun bir mesai yürüttüklerinin altını çizerek, bugünden sonra da 1,5 milyon üyeyi temsilen şirket hissedarı olarak projenin başarısı için azimle çalışmaya devam edeceklerini vurguladı.
Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan da Türkiye'nin Otomobili Projesi için yapılan çalışmaların somutlaşmasından mutluluk duyduklarını ifade ederek, "Türkiye'nin en önemli sınai gruplarından biri olarak, yerli üretimi her zaman stratejik önceliklerimiz arasında tutuyoruz. Bu değerli projenin sadece üretim açısından değil, aynı zamanda oluşacak ekosistemle ekonomi, teknoloji ve istihdam açısından da ülkemize önemli kazanımlar getireceğine inanıyoruz. Türkiye'nin Otomobili Projesi'nin sürdürülebilir sonuçlar üreterek, ülkemizin ve ekonomimizin gücüne güç katmasını diliyorum." değerlendirmesinde bulundu.
BMC Yönetim Kurulu Başkanı Ethem Sancak, 2017 sonunda Milli Otomobil Ortak Girişim Grubu olarak yola çıktıkları günden bu yana geçen 5 aylık sürede hızlı ve etkin bir çalışmayla hem 10 yıllık detaylı yol haritasını hem iş planını hem de finansal fizibiliteyi tamamladıklarını aktardı. Sancak, yerli ve milli sanayi anlayışını misyon edinmiş BMC markasının, 54 yıllık otomotiv deneyimi ve 2 bin 300 çalışanıyla Türkiye'nin ve projenin hizmetinde olacağını bildirdi.
Kök Yönetim Kurulu Başkanı İnan Kıraç da yıllar içinde pek çok zorlukları aşan Türk otomotiv ve yan sanayisinin gerek üretim gücü gerekse toplam ihracatıyla örnek gösterilen çok yüksek bir noktaya geldiğine dikkati çekerek, "Türkiye'nin Otomobili Ortak Girişim Grubu'nun sürekliliğine olan inancımızı bu imzayla taçlandırıyoruz. Türkiye'nin kendi markasıyla da küresel arenada yer alabilmesini gönülden diliyor ve bunun için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğimizi bizzat vurgulamak istiyorum." ifadesini kullandı.
Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça da konuya ilişkin şunları kaydetti:
"Turkcell olarak, Türkiye'yi teknolojide tüketen değil, üreten ülke konumuna taşıyacak işler yapmak en büyük hedefimizdir. Bu kararlılıkla ve çeyrek asırlık teknoloji birikimimizle Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde yola çıkan Türkiye’nin Otomobili Ortak Girişim Grubu'nda yerimizi aldık. Dünyanın ilk dijital operatörü olarak otomotiv, sağlık, eğitim, finans gibi farklı alanlarda da katma değerler üretmeye devam ediyoruz. Bugün, bu tarihi projede 'dönüm noktası' denebilecek bir adım atarak üretimi gerçekleştirecek şirketin kuruluşunu ve şirketin üst yöneticisini kamuoyuna duyuruyoruz. Ülkemiz için hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyor, Sayın Gürcan Karakaş'a da bu önemli görevinde başarılar diliyorum."
Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu ise yerli otomobil projesini Türkiye'nin sanayisinin gücünün ve geleceğin teknolojilerinde söz sahibi olma idealindeki kararlılığının göstergesi olarak tanımdı. Zorlu Grubu olarak, yerli sanayiye ve geleceğin akıllı teknolojilerine yatırım yaparak büyümeyi hedeflediklerini vurgulayan Zorlu, bu projenin parçası oldukları için büyük memnuniyet ve gurur duyduklarını ifade etti. Zorlu, holdingin teknolojideki ve sanayideki bilgi birikimi, insan kaynağı ve gücünün her zaman bu projenin hizmetinde olacağını belirterek, Türkiye'nin Otomobili Projesi'nin hızlı ve en verimli şekilde hayata geçeceğini ve dünyada da örnek gösterileceğini bildirdi.