Yerli Nobel, beynimizi okuyan Türk profesöre
Vehbi Koç Ödülü, geliştirdiği manyetik rezonans yöntemiyle beynin çalışmasını görüntüleyen Prof. Dr. Kamil Uğurbil’e verildi. ‘Beynin sırrını çözen Türk’ olarak tanımlanan bilim adamının çalışmaları, alzheimer, depresyon gibi hastalıkların sebeplerinin anlaşılmasına olanak sağlıyor.
Vehbi Koç Vakfı tarafından, insanların yaşam kalitesinin artırılmasına katkıda bulunan kişi ve kurumları teşvik etmek amacıyla verilen Vehbi Koç Ödülü’ne bu yıl, insan beyniyle ilgili yaptığı çalışmaları nedeniyle ‘Beynin sırrını çözen Türk” olarak da tanınan Prof. Dr. Kamil Uğurbil layık görüldü.
Beynin nasıl çalıştığına yönelik manyetik rezonans kullanarak çığır açan yeni teknolojiler geliştiren Prof. Dr. Uğurbil’in araştırmalarının, alzheimer, depresyon gibi pek çok hastalığın sebeplerinin anlaşılmasına ve çözümlerin üretilmesine olanak sağladığı bildirildi.
Ayakta alkışlandı
Ödül törenindeki konuşmasına merhum Mustafa V. Koç’u anarak başlayan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, Vehbi Koç Vakfı’nın 47 yıldır burs vererek, eğitim, sağlık ve kültür alanında önemli hizmetler sunarak milyonlarca insanın hayatına dokunduğunu vurguladı. Koç, eğitim, kültür ve sağlık alanlarında sıra dışı katkı sağlamış kişi ve kurumları ödüllendirerek hem onlara fazlasıyla hak ettikleri bir teşekkürü sunduklarını hem de aynı yoldan yürüyecek gençlere ışık tuttuklarını dile getirdi.
Koç, ödülün bu yılki sahibi Prof. Dr. Uğurbil’e ilişkin, “İnsan beynindeki aktivitenin manyetik rezonans görüntüleme yöntemiyle incelenmesi konusunda tüm dünyada çığır açan çalışmaları gerçekleştiren bu değerli bilim insanını gönülden kutluyoruz” ifadesini kullandı. Koç’un konuşmasından sonra 3 aday arasından Minnesota Üniversitesi Manyetik Rezonans Araştırma Merkezi’nin yöneticisi Prof. Dr. Kamil Uğurbil’in ödüle layık görüldüğü açıklandı. Konuklar Uğurbil’i uzun süre ayakta alkışladı.
Sancar da 9 yıl önce ödülü aldı
Ödülün bunda 9 yıl önce o dönemde pek çok kişinin adını hiç duymadığı bir bilim insanına verildiğini anımsatan Ömer Koç, bu kişinin Nobel ödüllü bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar olduğunu söyledi. Koç, şöyle devam etti:
“Kendisi için hazırlanan filmde örnek alınacak hayat hikayesine şahit olmuş; ödülü aldıktan sonra yaptığı mütevazi konuşmadan ise çok etkilenmiştik. Prof. Dr. Sancar söz konusu tören için Türkiye’ye hareket ederken Amerika’daki dostlarına ‘Türkiye’nin Nobelini almaya gidiyorum’ demişti. 8 yıl sonra dünyanın Nobelini de alarak hepimizi bir kez daha gururlandırdı. Seçici kurulun sorumluluğu da arttı.”
Beynin sırrını çözemedik ama...
PROF. Dr. Uğurbil, törende yaptığı konuşmada, beynin sırrını çözemediklerini ancak beynin sırrıyla ilgilenen insanların çok kullandığı bir teknik geliştirdiklerini söyledi. Uğurbil, “Fonksiyonel MR denilen tekniği geliştiren kişilerden biriyim. Sırf bana gelen ödül için değil de, aynı zamanda bilim insanlarına böyle bir ödül verdiğiniz için teşekkürler, bu bilimin gelişmesi için çok anlamlı bir destek” dedi.Seçici Kurul’un ödül gerekçesinde, Uğurbil’in kalın bir kemik kutunun içinde incelemesi çok zor olan bir organı çığır açan manyetik rezonans teknolojilerini kullanarak yaşayan insanda anestezi olmadan görüntülenebilir ve fonksiyonları incelenebilir hale getirmesi olarak gösterildi. Bu sayede insanı insan yapan en önemli organ olan beyinin nasıl çalıştığını ve alzheimer, depresyon gibi çeşitli hastalıklarda nelerin aksadığını giderek daha iyi anlaşılabildiği vurgulandı. Uğurbil, başarılarıyla Obama’nın öncelik verdiği, ‘The Brain Initiative; The Human Connectome’ projesinin liderlerinden biri oldu.
27 yaşında profesör oldu
İZMİR doğumlu olan Prof. Dr. Uğurbil, liseyi Robert Koleji’nde bitirdi. Fizik ve kimyasal fizik alanında hem yüksek eğitimini hem de doktorasını Columbia’da yapan Uğurbil, daha sonra yaptığı araştırmalarla Bell Labs.’da işe girdi. Uğurbil, MR alanında yapacağı çalışmaların ilk adımlarını da burada attı. Daha sonra yine Columbia’ya dönerek 27 yaşında profesör olan Uğurbil, Minnesota Üniversitesi araştırma merkezini yönetiyor.