‘Osmanlı’ya özlem anlamsız bir tutum’
TÜSİAD Başkanlığı’nı devreden Haluk Dinçer, “Osmanlı’nın sanayi devrimini yapamamış, demokratik yurttaşlık toplumuna geçememiş dönemlerine özlem, anlamsız bir tutum olur” dedi.
Cansen Başaran-Symes’ın başkan seçildiği TÜSİAD Genel Kurulu’nda konuşan Haluk Dinçer, son dönemde gündemde olan ‘Osmanlı’ tartışmalarına vurgu yaptı. Osmanlı İmparatorluğu’nun 200 yıl önce içinde bulunduğu derin krizden bir modernleşme politikası ve programıyla çıkma iradesi gösterdiğini hatırlatan Dinçer, “Osmanlı İmparatorluğu insanlık tarihinin en önemli siyasi ve kültürel etki kaynaklarından biridir. Fakat imparatorluğun sanayi devrimini yapamamış, çağdaş devlet sistemine, demokratik yurttaşlık toplumuna geçememiş dönemlerine özlem, anlamsız bir tutum olur” dedi.
Cumhuriyeti Osmanlı’nın son döneminde yeşermeye başlayan çağdaşlaşma girişimlerinin ulus devlet, hukuk devleti ve demokrasiye geçiş boyutlarında devam ettirildiği bir dönem olarak nitelendiren Dinçer, şöyle devam etti:
Laikliğe sahip çıkalım
“Müspet ve menfi tüm gelişmeler bu geniş tarihsel açıdan hem doğru hem de zorunlu bir çerçeve içerisinde yaşandı. Bu bağlamda laikliğin, din ve siyasetin hatlarının ayrı tutulmasının, din ve vicdan özgürlüğünün ve kimsenin hayat tarzını başka toplum kesimlerine dayatmaması gerektiğinin önemini de demokratikleşmede mesafe katettikçe daha iyi anladık. Siyaset, insanların özel yaşamı ve ruhani dünyalarıyla ilgilenmez. Bunları ve özgürlükleri güvence altına alır. Bugün de eşit vatandaşlık, toplumsal cinsiyet eşitliği ve laiklik ilkelerine tüm gücümüzle sahip çıkmamız gerektiğine inanıyorum” diye konuştu.
Ekonomik gelişmelere de değinen Haluk Dinçer, dünya ekonomisinin 2008’de başlayan krizi geride bırakmayı başaramadığını belirtti.
Dinçer, “Pek çok ülkede enflasyon ciddi bir tehdit. Açıktan korumacılık yapılmıyor olsa da giderek tüm ülkeler dünya ticaret hacmini daraltan tedbirler alıyor” dedi. Dinçer, Türkiye’de ise son 7 yılda krizle mücadele başlığı adı altında önemli politikalar benimsendiğini ve hayata geçirildiğini vurgulayarak, bugün art arda açıklanan dönüşüm paketleri ve yargı paketi sayısından da net anlaşılacağı üzere daha yapılacak çok iş olduğunu ifade etti.
Sanayinin payından hiç memnun değiliz
HALUK Dinçer, sanayinin toplam ekonomi içindeki payından hiç memnun olmadıklarını belirterek, “İstihdam yaratmayan ya da kalitesiz istihdam yaratan büyümenin nedeni budur. Bu oran yüzde 15’lerden yüzde 20’lere nasıl yükseltilebilir?” dedi. Dinçer, önemli sayıda yapısal reformun tamamlanmasına rağmen hem demokratikleşmede hem de iktisadi hayatta daha ileri reform girişimlerinin yarıda kaldığını ifade ederek, bugün itibariyle Türkiye’nin orta gelir tuzağının hemen kıyısında bekler durumda olduğunu dile getirdi. Dinçer, “Krize yakalandığımız evre, mikro reformlar ve demokratikleşme raporları açısından talihsiz oldu. Büyümenin finansmanı Türkiye’nin en zayıf olduğu alan” dedi.
Yolsuzluk güveni sarstı
KRİZ nedeniyle tüm ülkelerde vatandaşların yönetici sınıflara güvenlerini kaybettiğini belirten Haluk Dinçer, siyasette güç kazanan popülist hareketleri, yabancı düşmanlığından prim yapan siyasi söylemleri ve otoriterleşme yönelimini de bu mercekten görmek gerektiğini ifade etti. Paris’teki terör eylemleri üzerinde kapsamlı tartışma başladığına değinen Haluk Dinçer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Paris katliamının laiklik ve ifade özgürlüğü fikirlerine saldırı boyutu taşıdığı görülüyor. İfade özgürlüğü ve tahammül çağrısını Türkiye olarak paylaştığımız Paris yürüyüşü ruhunu, ülkemizdeki tartışmalarda da yaşatmalıyız. Seçim atmosferinin yaklaştığı bugünlerde toplumsal barışı destekleyen mesajların yine ortaya çıkmasını bekliyoruz.”
İşimiz çok zor
TÜSİAD’IN dün gerçekleştirilen 45. Olağan Genel Kurul toplantısında Cansen Başaran-Symes Yönetim Kurulu Başkanı seçilirken, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevlerine Sedat Şükrü Ünlütürk ve Ali Y. Koç, Sayman üyelik görevine ise Murat Özyeğin seçildi. TÜSİAD’ın Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanlığı görevine ise Tuncay Özilhan seçildi. Başaran-Symes, oylama sonuçlarının açıklanmasının ardından kürsüye çıkarak kısa bir konuşma yaptı. Başaran Symes, şöyle konuştu:
“Süreçte bana destek olan tüm üyelere teşekkür ederim. Kimi telefonlar aradıysam, saat kaç olursa olsun, kime mail attıysam, kimden randevu istediysem çok seri halde oldu. Bu yönetim kurulunu oluştururken müthiş bir güç aldım. Bütün arkadaşlarım destek oldu, ne istediysem yaptılar. Bence şahane bir yönetim kurulu ortaya çıktı. Sizler de bunu oylarınızla desteklediniz. Müthiş bir enerjimiz var. Sizlerden ricam bu yönetim kurulunun enerjisini destekleyin. Haluk’u (Dinçer) dinlerken yeni döneme çok uzun bir liste verdi. İşimiz zor. Sadece aslında TÜSİAD değil, iş dünyasında 34 sene emek vermiş bir arkadaşınız olarak dünyada iş dünyasının işi zor. Bu, TÜSİAD’a ve Türkiye’ye özel bir şey değil. Böyle dünyanın zor bir döneminde hep birlikte, TÜSİAD üyelerinin bilgisini en iyi harmanlayarak iş yapamaya çalışacağız. Onun için katkılarınız çok önemli.”