"Konutta faiz indirimi yeterli değil"
Tüketici örgütleri ve gayrimenkul sektörü temsilcileri bankaların konut kredisi faiz oranlarında yaptığı indirimin yeterli olmadığını ve devam etmesi gerektiğini belirtiyor
Bankaların konut kredisi faizlerini geçen haftadan başlayarak yüzde 1'in altına çekmesine karşın ağırlıkla tercih edilen uzun vadeli kullanımda faizlerin hala yüksek seviyede bulunması, tüketicilerin beklentisini karşılamadı.
Tüketici örgütleri ve gayrimenkul sektörü temsilcileri, bankaların konut kredisi faiz oranlarında yaptığı indirimin yeterli olmadığını ve devam etmesi gerektiğini belirtirken, faizlerin yüzde 0,70'lere inmesi halinde vatandaşların konut alımı için harekete geçeceği görüşünü taşıyor.
Emlak Konut ile GYODER'in başlattığı kampanyaların ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, bankalara, konut kredilerinde yıllık faiz oranlarını yüzde 9'a doğru çekmesi çağrısı ve Başbakan Binali Yıldırım'ın da konut kredilerinde faizi düşürmek için çalışmalara başladıklarını duyurmasıyla bankalar, geçen haftadan başlayarak en düşüğü yüzde 0,80 olmak üzere birbiri ardına kredi faizlerini yüzde 1'in altına çekmişti.
0-24 vadelerde faiz oranlarının düşük olmasına karşın, halihazırda 10 yıl vadeli en düşük faiz oranı yüzde 0,95 civarında bulunuyor. Yıllık bazda yüzde 11,4 gibi gözükse de vergi ve diğer giderlerle yüzde 12'nin üzerine çıkan oran, tüketicinin beklentisini karşılamaktan uzak görünüyor.
"Tüketiciler yüzde 0,70 bandında harekete geçer"
Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Genel Başkan Yardımcısı ve Emlak Komisyonu Başkanı Hatice Kolçak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faizleri düşürme yönündeki çağrısı sonrası bankaların harekete geçtiğini anımsatarak, "Ancak bankaların konut kredisi faiz oranlarında yaptığı indirim tüketiciler için yeterli değil. Beklenen ve istenilen henüz olmadı." dedi.
Kolçak, tüketicilere sunulan konut faiz oranlarının çok kısa vadeler için uygun olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Mesela 0-24 ay için verilen kredi faiz oranı 0,80 bandına inmiş olsa da, bu oran vatandaşın bir işine yaramıyor. Konut kredisi kullanacak tüketici minimum 5-10 yıl vadeyi tercih ediyor. 10 yıl vade oranı ise en düşük 0,95 seviyelerinde ve hala çok yüksek. Bu rakam yıllık hesap edildiğinde yüzde 11,5'lara denk geliyor. Ancak Cumhurbaşkanımızın çağrısı yıllık faizin yüzde 9'lara çekilmesi yönündeydi. Bu rakamı aylık düşünürsek yüzde 0,70'lere denk gelir." Faiz oranının kademeli olarak düşmeye devam etmesi gerektiğini, bu konuda kendisinin de ümitli olduğunu ve kısa vadede aşağı yönlü inişin süreceğini umduğunu belirten Kolçak, "Düşüş devam etmezse konut satışında beklenen hareketlenme olmayacaktır. Çünkü vatandaşın henüz beklentisi karşılık bulmadı." ifadesini kullandı. Kolçak, 10 yıl vade ile ev sahibi olmayı bekleyen tüketicilerin faiz oranının yüzde 0,70 bandına geldiğinde harekete geçeceğini bildirdi.
Kolçak, "İnşaat sektörünün önde gelen konut üreticileri 10 yıl vadeli yüzde 0,70 faiz oranı ile satış yaparken, bankaların da bu vadelere gelmesi özellikle ikinci elde konut satışını önemli ölçüde hareketlendirecektir. Ayrıca, bankaların bu süreçte daha önce kredi kullanmış tüketicinin kredisini yapılandırmasına olumlu bakması, bu konuda toleranslı ve sağduyulu yaklaşımını umuyoruz." şeklinde konuştu.
"Mortgage'ın uygulandığı ülkeler arasında en yüksek faiz Türkiye'de"
İstanbul Emlak Komisyoncuları ve Danışmanları Esnaf Odası Başkanı Nizameddin Aşa da bankaların faiz oranını ilk etapta psikolojik sınır olan yüzde 1'in altına indirmesinin olumlu olduğunu ifade ederek, kredi oranının düşmesinin yanında vatandaşların kredi çekmesinin de kolaylaştırılması gerektiğini söyledi.
Aşa, bankaların işe ticari gözle baktığını ve faizleri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın istediği orana düşürmediğini belirterek, "Mortgage sisteminin uygulandığı ülkeler arasında en yüksek faiz oranı yıllık yüzde 8. Ama bizde şu an bileşik faizle yüzde 13'ü geçebiliyor. Emlakçıların talebi, faiz indiriminin devam etmesi ve daha da aşağı çekilmesidir." diye konuştu.
Faiz oranlarının daha önce yüzde 0,70'lere kadar indiğini hatırlatan Aşa, orta ve alt gelir grubunun ev alabilmesi için aylık oranın yüzde 0,70'lere kadar gelmesi gerektiğini vurguladı.
"Eylülde Cumhurbaşkanımızın istediği noktaya gelebilir"
Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Demir ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısına bankaların temkinli yaklaştığını, ancak darbe girişiminin ardından bir ay geçmeden bu indirimlerin başlamasının önemli olduğunu ifade etti.
Demir, bazı bankaların eylül sonu itibarıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın belirttiği seviyelere faiz oranlarını çekebileceğini belirtirken, Erdoğan'ın bu haklı talebinin üretici ve tüketici için fevkalade önemli olduğunu vurguladı.
Faizlerin Türk siyaseti ve ekonomisinde sürmesi beklenen istikrar sayesinde düştüğünü dile getiren Demir, şunları kaydetti: "Darbe girişiminden sonra bir ay süre içerisinde döviz de faizler de düşmeye başladı. Burada Türk milletinin ülke ekonomisine güveni önemliydi. Yüzde 0,95'i ilk etapta bazıları için yeterli görünebilir ama indirim devam etmeli. Bence önümüzdeki 2-3 ay içerisinde Cumhurbaşkanımızın dediği yere gelir. Türkiye siyasi ve ekonomik istikrarı böyle devam ettiği sürece düşmeye devam edecektir. Bankalar sonunda harekete geçtiler. Demek ki olumlu bir şey gördüler. Biliyorsunuz, Türkiye'deki özel bankaların büyük yüzdesi yabancı fonların. Yabancı fonlar istikrarı gördü ki faiz indirimine gitti. Ben yine de olumlu karşılıyorum."