Kamunun 33 katrilyonluk maaşı rekabete açılıyor
Ağırlıklı olarak Ziraat Bankası ve Vakıfbank'a yatırılan kamu maaşlarının bankalar arasında daha adil dağıtılması için harekete geçildi. Vadesiz mevduat olması nedeniyle bankaların büyük ilgi gösterdiği maaş hesapları için kamu kuruluşlarının kabul ettiği promosyonlara sınırlama getirilecek. Maaş ödemesinin hangi bankaya yaptırılacağının belirlenmesi için ihale düzenine geçilmesi de gündemde
Kamu maaş ödemelerinden kaynaklanan yıllık 32.7 katrilyon liralık vadesiz mevduat pastasının daha düzenli bir rekabete açılması için start verildi. Özel bankalardan gelen şikayet ve IMF'nin isteği üzerine, bugüne kadar 'verilen promosyona' göre kamu kurumlarının kendisinin belirlediği banka seçimi konusu yeniden düzenlenecek. Promosyon uygulamasına sınır getirilirken, ağırlıklı olarak Ziraat Bankası ve Vakıfbank'ta toplanan kamu maaş ödemelerinin bankalar arasında adil dağılımı sağlanacak.
Özel bankalar IMF'ye şikayet etti
Yeni düzenlemede ihale yöntemi de gündeme gelirken, böyle bir durumda dev özel bankaların kamu maaşı dağıtmak için yarışa girmesi bekleniyor. Kamu personelinin maaşlarını kendi hesaplarında tutmak isteyen bankaların kurumlara verdiği promosyonlara getirilecek sınırlama konusunda Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in koordinatörlüğündeki komisyon çalışmalara başladı. Yapılacak düzenlemeyle ayni ve nakdi promosyon uygulamasına sınır getirilecek. Ayrıca banka seçimini daha adil bir rekabete açmak için ihale sistemi dahil olmak üzere yeni bir model belirlenecek. Böylece, sadece 2004 yılında memur ve kamu işçisi maaş karşılığı olarak bankalara yatırılan 32.7 katrilyon liralık maaş pastasının, bankalar arasında rekabete uygun dağıtılması sağlanacak.
Kamu maaşlarının nereye yatırılacağı konusundaki düzenleme, özel sektör bankalarının IMF'ye yaptığı
şikayetle gündeme geldi. Maaşların Ziraat Bankası, Halk ve Vakıfbank gibi kamu bankalarında tutulmasının haksız rekabete yol açtığını son bir yıldır IMF'yle yapılan görüşmelerde dile getiren özel banka temsilcileri, konunun Kamu Personel Reformu taslağına sokulmasını sağladı. Yeni stand-by öncesindeki görüşmelerde IMF'nin de konuyu ekonomi yönetiminin önüne getirdiği, birtakım önerilerde bulunduğu öğrenildi. Buna göre IMF, bankalar aracılığıyla yapılan kamuda maaş ödemelerinin, rekabet açısından finans sektörünü bozucu etkisinin ortadan kaldırılmasını istedi. Bu kapsamda kamudaki maaşların bankalar arasında dağıtılmasını önerdi. IMF, bankaların promosyon adı altında verdikleri 'hediyelere de, rekabeti bozucu etkisi nedeniyle bir tanım ve sınır getirilmesi gerektiğini belirtti.
Maaşlara 'ballı mevduat'deniliyor
Maaş ödemelerinin bankalar için önemi, paranın sektörde 'ballı mevduat' olarak bilinen vadesiz mevduat hesabına yatırılmasından kaynaklanıyor. Böylece, bir aylık mevduat için müşterilerine yüzde 15-16 faiz ödeyen bankalar maliyetsiz kaynak imkanına kavuşuyor. Maaşlar çalışana ödenmeden bir ya da iki gün önce bankadaki hesaba geçiriliyor. Banka aradaki sürede parayı değerlendirebiliyor. Çekilmeyen kısım ileriki günlerde bankaya ek gelir yaratıyor. Ayrıca maaş hesabı bulunan müşteriler bankacılık işlemi yaparak komisyon geliri yaratıyor. Buna ek olarak, maaş hesabı bulunanlara verilen kredi kartları, krediler vb. bankalar için kârlı bir müşteri portföyü oluşturuyor.
Bankalar 'Maaşı bize yatırın' diye 2 katrilyonluk promosyon yapıyor
Geçtiğimiz yıl Maliye Bakanlığı tarafından, 1 yıllık memur maaşı karşılığı olarak 28.3 katrilyon, 1 yıllık işçi maaş karşılığı olarak 4.423 katrilyon olmak üzere toplam 32.723 katrilyon lira ödendi. Söz konusu maaşlar her ayın 14. günü anlaşmalı bankalara yatırıldı. Uygulamada, bankaların, kendileriyle sözleşme yapması karşılığında kurumlara yıllık maaş toplamlarının ortalama yüzde 5'i ile yüzde 7'si arasında bir tutarı promosyon olarak ödediği belirtiliyor. Promosyon, zaman zaman bağış adı altında da yapılıyor. Bu yaklaşımla bankalar tarafından kurumlara ödenen promosyon tutarının ortalama yıllık 1.6 ile 2.3 katrilyon lira arasında değiştiği tahmin ediliyor.
Yine uygulamada, bankaların ödediği promosyon kurum amirleri tarafından alınıyor ve bir tür "örtülü ödenek" gibi kullanılıyor. Bazıları kurumların ihtiyaçları için kullanılsa da, çoğu kez verimli olmayan, keyfi harcamalara gittiği eleştirileri getiriliyor.