İş dünyası 2017‘de büyüme bekliyor

Ekonomik ve siyasi anlamda küresel ve jeopolitik gelişmelerin yanı sıra Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişiminin de etksiyle ülke tarihinde iz bırakan zor bir yılı geride bırakan Türk iş dünyası, 2017’ye umutla bakıyor. İş dünyası temsilcilerinin görüşleri şöyle:

Yeni bir büyüme atağı başlatabiliriz

İTO Başkanı İbrahim Çağlar:

“2017 yılında yürürlüğe girecek istihdamdan üretime, ihracattan, finansmana kolay ulaşıma kadar alınan diğer tüm tedbirlerle birlikte yeni bir büyüme atağı başlatabiliriz. 2017 için motivasyonun yüksek tutulması ve hareket alanı açılması önemli. Teröre, kriz söylemine, tüm algı operasyonlarına inat daha çok kenetleneceğiz. Her alanda omuz omuza duracağız.”

Bardağın dolu tarafında bize umut veren işaretler var

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan:

“2016’da üst üste yaşanan beklenmedik boyuttaki olaylar ekonomiye tahribat verdi. Yaşanan her kriz özel sektörü daha da güçlendirdi. Özellikle sanayinin, üretimin tekrar odak noktaya, ekonominin temel dinamosu haline getirileceği konusunda son haftalarda arka arkaya Ankara’dan duymuş olduğumuz tedbirler, bizleri 2017 yılı adına umutlu kılıyor. 2017’nin en azından reel sektör adına çok daha doğru temellere bağlanmış olan birtakım kararlarla başlayacağı da bardağın olu tarafında bize umut veren işaretler. Türk sanayicisinin finansmana erişiminde yaşanan sıkıntıların da 2017 yılında ciddi anlamda azalacağını umuyorum. 2017 gibi 2016’nın izlerini taşıyacak olan bir senede makro verilerle ilgili açıkçası çok iddialı tahminlerde bulunmak kolay değil. Ama benim inancım 2017 büyümesinin 2016’dan daha yüksek olacağı şeklinde. İnşallah daha olumlu bir 2017 yaşarız.”

Ekonomimiz yeniden ivmelenecek

MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak:

“Önümüzdeki dönemde Türk ekonomisinde yeni bir hikayeye gereksinim duyulduğunu MÜSİAD olarak sıklıkla dile getirdik. Bu noktada yalnızca politika yapıcılara değil, iş dünyasının temsilcilerinden tüketicilere varana kadar ekonominin bütün aktörlerine önemli görevler düşüyor. Ekonominin mevcut istikrarlı yapısının muhafaza edilmesi, yatırım ve tüketim harcamalarının hız kesmeden sürmesi gerekiyor. Ekonomi yönetimince alınan ek tedbirlerle, önümüzdeki çeyrekten itibaren ekonomimiz yeniden ivmelenecek ve 3.2 puanlık büyüme hedefi yakalanacak.”

Yurt dışı açılıma odaklanacağız

BMD Başkanı Sinan Öncel:

“Hem bölgede yaşanan sıkıntılar hem de Türkiye’nin karşıya kaldığı darbe tehdidi durgunluğa neden oldu. Bu koşullarda 2017 yılında kârlılıkta, verimlilikte ve cirolarda olabilecek en küçük bir artıyı markalar açısından olumlu değerlendireceğiz. Türkiye’de büyümenin durağanlaşması nedeniyle markaların yüzlerini yurt dışı büyümeye dönmelerini bekliyoruz.”

Sorunlar ve tuzaklar aşılacak

ASKON Genel Başkanı Mustafa Koca:

“2017 hem sorunları hem de tuzakları aşma yılı olacak diye ümitliyiz. 2017 yılında, gündemdeki sistem değişikliğini halletmiş, yurt içinde terörü kabul edilebilir eşiğin altına indirmiş, Suriye’de barış imkanının oluşmasına vesile olmuş ve küresel siyasette çok daha rahat iletişim kurulabilir bir zeminde yer bulmuş bir Türkiye bekliyoruz. 2016’nın son yarısındaki ekonomik performansın, 2017’nin ilk yarısında tamamen tersine dönecek şekilde yeniden büyüme trendli bir hale geleceğini değerlendiriyoruz. Dolayısıyla 2017 bizler için ümit yılı, daha büyük atılım yapma yılı olacak.”

Büyümenin kalitesi iyileşmeli

TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu:

“Türk ekonomisini 2017 yılında yönünü yurt dışı gelişmeler kadar, yurt içi siyasi gelişmeler ve politika seçenekleri belirleyek. Düşük büyüme temposundan çıkmak için siyasi belirsizliklerin gölgesinde kalan mali ve yapısal reformların, etkili ticari politikaların bir an önce hayata geçirilmesi önem kazanıyor. Büyümenin kalitesini artırmak için üretimde ve hizmetlerde verimlilik artışının sağlanması Türkiye’nin potansiyel büyümesini yukarı itecektir.”

18.7 milyar $’lık ihracatı hızlı bir toparlanmayla tekrarlarız

İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi:

“2017’ye içeride ve dışarıda belirsizliklerle giriyoruz. ABD ekonomi politikaları risk faktörlerinin başında geliyor. Hükümetin aldığı ekonomik tedbir ve reform paketlerinin etkileri görülmeye başlanacak. Çeşitli sıkıntı ve belirsizliklere rağmen hazır giyim ihracatında ilk hedef olarak mevcut seviyeyi korumak, olumlu gelişmelerle birlikte hızlı bir toparlanmayla 2014 yılındaki 18.7 milyar dolarlık ihracatı tekrarlamak istiyoruz.”