House Cafe ve Kitchenette yurtdışına açılıyor
Kebapçılarımızdan sonra cafe zincirlerimiz de yurtdışında şanslarını deneyecek
İstanbul’un son yıllarda çıkış yapan mekanları arasında yer alan Kitchenette ve House Cafe 2008’e hızlı girdi.
Bu mekanların ortak noktaları yalnızca limonataları değil!
Her ikisi de Türkiye’deki rakiplerini korkutmuş durumda. Ve her ikisi de gözünü yurtdışına dikti. Kebapçılarımızdan sonra cafe zincirlerimiz de yurtdışında şanslarını deneyecek. Hatırlarsınız, Tike ve Köşebaşı Yunanistan’a bayilik vermişti.
Vogue, Da Mario, Wan-na, Angeligue gibi mekanları çatısı altında toplayan İstanbul Doors Group son olarak The Marmara Cafe’yi aldı ve orayı Kitchenette yapacak. Kitchenette’i her ne kadar son yıllarda en beğendiğim mekanlardan biri olarak görsem de The Marmara Cafe’nin kapanacak olmasına üzüldüm.
The Marmara Cafe İstanbul için sembol mekanlardan biriydi. Milyonların buluşma adresi, dertleşme mekanıydı.
İstanbul Kitchenette’le Adress-İstanbul’da tanıştı ancak Kitchenette çıkışı Kanyon Alışveriş Merkezi’nde gerçekleştirdi. Beyaz yakalıların özellikle öğle saatlerinde uğrak yeri olan Kitchenette, ikinci çıkışını Astoria Alışveriş Merkezi’yle yakaladı. Öğle saatlerinde kapısında kuyruk olan Kitchennette sahiplerini bile şaşırttı. Kitchenette Mart’tan sonra Taksim’de The Marmara Cafe’nin yerinde hizmete girecek.
Uzun zamandan beri Starbucks cafe zincirinin peşinde olduğu The Marmara Cafe için Doors Group 85 bin euro aylık kira ödeyecek.
Ve Kitchenette’in büyümesi Türkiye’yle de sınırlı kalmayacak. İstanbul Doors Group, gelen talepleri değerlendiriyor ve Körfez ülkelerinde de şube açılması planlar arasında. Amerika, Londra, Bakü ve Almaata da Kitchenette’in hedef yerleri arasında bulunuyor. Yurtdışı ile ilgili ilk adım bu yıl atılacak. Kitchenette’lerin sayısı yıl sonuna kadar 13’e çıkacak.
Çıkış yakalayan diğer zincir The House Cafe’ler...
The House Cafe’nin ortakları Ramazan Üren, Ferit Baltacıoğlu ve Canan Baltacıoğlu.
1 Nisan şakası...
İlk yerlerini Teşvikiye Atiye Sokak’ta bir apartman dairesinde açmışlardı. Şimdi İstanbul’da 8 House Cafe var.
Bir süredir özel sermaye fonları House Cafe’lerle ilgileniyordu. The House Cafe’lerin Genel Müdürü Tuna Aksu, fonlarla görüşmelerin son noktaya geldiğini, önümüzdeki hafta tekliflerin alınacağını ve büyük olasılıkla bundan sonra House Cafe’lerin finansal ortakla yoluna devam edeceğini söyledi.
İki ay içinde House Cafe sayısı 10 olacak. Mart başında Bebek House Cafe açılıyor, Küçük Bebek Yokuşu’nda. House Cafe’lerin ’Nisan 1’ şakası ise İstiklal Caddesi’ndeki dev House Cafe. İstiklal Caddesi’ndeki Rio Bravo The House Cafe olacak.
Ve sürprizleri bitmeyecek. Bugüne kadar İstanbul dışına çıkmayan House Cafe’nin planları arasında Ankara ve İzmir var ama öncelik yurtdışında. Tel Aviv ve Atina’da da The House Cafe açılacak. Tuna Aksu, ’Uzun vadede 30’a ulaşacak sayımız. Bunu belki kendimiz 5 yıl içinde gerçekleştirebilirdik, ancak ortakla bu süre kısalacak, iki yıl içinde hızla büyümeyi planlıyoruz’ diyor.
TERLİK Mİ POPO MU?
Twigy her zaman hiç alışık olmadığımız biçimde reklam yapıyor. Bu artık Twigy’nin tarzı oldu. Futbol Kulübü taraftarı terlikleri hayatımıza sokan hemen hemen aklınıza gelecek her konuda ’sempatik terlik’üretme konusunda iddialı markanın bu kez ilanı beni şaşırttı.
Yıldız Teknik Üniversitesi yakınlarına mağaza açmadan önce ’Yıldız Terlik Üniversitesi’ yazarak üniversite yönetimini kızdırmışlardı son olarak. Şimdilerde Balmumcu’daki Twigy duvarı 14 Şubat Sevgililer Günü nedeniyle hayli renklenecek.
‘Aşk hayal etmektir’ yazısıyla birlikte portakal rengi üzerine kalpler ve yeşil tırtıl ilk dikkati çeken... Ancak altında birbirine dayanmış terlikler var. Ve terlikten çok kalkık bir kadın poposuna benziyorlar. Gördünüz mü?