Hayat sigortası bir ihtiyaç
Finans Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü Ajlan Sözütek: Hayat sigortası bir ihtiyaç
“Hayat sigortası sadece kredi riskinden doğan ihtiyaçlar için düşünülmemeli” diyen Finans Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü Ajlan Sözütek, kişilerin hayat sigortasıyla kendilerinin ve sevdiklerinin geleceğini güvence altına almalarının artık bir ihtiyaç olduğunu söyledi.
Hayat sigortalarının, kişileri vefat, maluliyet, kaza sonucu maluliyet, işsizlik gibi risklere karşı koruduğunu söyleyen Finans Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü Ajlan Sözütek sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle çocuk sahibi bireylerin, kendilerine bir şey olması durumunda çocuklarının geleceklerini ve hatta eğitimlerini bugünden garanti altına alabilmeleri için hayat sigortası ürünlerine sahip olmaları önem arz etmektedir. Sadece kredi riskinden dolayı alınan hayat sigortaları değil, farklı ihtiyaçları karşılamak adına farklı hayat sigortası poliçelerinin de alınması artık bir ihtiyaçtır.” Bankaların hayat sigortacılığı gelişim çizgisinde önemli yeri olduğunu söyleyen Sözütek, “Müşteri kitlesi ve dağıtım kanalı imkânlarıyla hayat sigortasının kamuoyuna tanıtılması anlamında bankalar etkin rol oynuyorlar.” dedi. Sözütek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kredi hayat sigortası ürünleri son dönemde ön plana çıktı. Bu ürünlerin satışlarının ihtiyari veya bireysel hayat sigortası ürünlerine göre daha yüksek seviyelerde olması beklenen bir durumdur. Ancak, kişileri farklı risklere karşı koruyan ihtiyari veya bireysel hayat sigortası ürünlerinin önemini de unutmamak gerekir. Sektör olarak vatandaşlarımıza bu konunun önemini aktarmaya çalışıyoruz. Sadece kredi riskinden dolayı alınan hayat sigortalarının değil, farklı ihtiyaçları karşılamak adına farklı hayat sigortası poliçelerinin de alınmasını öneriyoruz. Finans Emeklilik olarak kendi internet sitemizdeki ‘Kişiler için en uygun ürün aslında kendi ihtiyaçlarını karşılayan üründür’ mesajımızla da bu konuya vurgu yapıyoruz.”
‘ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİYLE İHTİYAÇLARA CEVAP VERİYORUZ’
Sektörün tüm ihtiyaçlara cevap veren ürün çeşitliliğini sağlamayı amaçladığını söyleyen Sözütek, Finans Emeklilik’in de projeksiyonlarını bu şekilde yaptığını belirtti. Sözütek, “Özellikle son dönemde oldukça ön plana çıkan işsizlik ürünleri çeşitliliğin en iyi örneklerden birini oluşturuyor. Yine aynı şekilde Eğitim Sigortaları bugün çocuk sahibi bireylerin temel ihtiyaçları arasında. Hayat sigortalarıyla ilgili bilinç arttıkça bu ürünlerin kullanımı da yaygınlaşacaktır” dedi.
Garanti Emeklilik’ten sosyal güvenlik danışmanlığı
Garanti Emeklilik, müşterilerine sosyal güvenlik danışmanlığı hizmeti vermeye başladı. Genel Müdür Yardımcısı Ömer Mert, sektörde bir ‘ilk’ olan bu hizmeti kurgularken müşterilerinin sosyal güvenlik sistemiyle ilgili bilgi eksikliğini giderme ihtiyacından yola çıktıklarını belirtti. Ömer Mert, Garanti Emeklilik’in İnternet sayfasında yer alan ‘sosyal güvenlik danışmanı’ linki aracılığıyla Garanti Emeklilik müşterilerinin T.C. kimlik veya bireysel emeklilik sözleşme numaralarıyla sorgulama yapabildiklerini belirtti. Mert, sözkonusu uygulama ile ilgili şu açıklamayı yaptı: “Hizmetimiz sayesinde her müşterimiz www.garantiemeklilik.com sitesi üzerinden ‘Ne zaman emekli olabilirim?’, ‘Ailemi genel sağlık sigortasından nasıl yararlandırabilirim?’, ‘Sigortalılık sürem ve prim ödeme gün sayım nasıl hesaplanıyor?’ gibi sorularına yanıt alıyor. Sorular sosyal güvenlik konusundaki uzmanlar tarafından yanıtlandırılıyor.”
‘MÜŞTERİLERİMİZE deĞer katIyoruz’
Uygulamanın, ‘Müşteri Memnuniyeti’nin bir parçası olduğuna da işaret eden Mert, sözlerini şöyle sürdürdü: “İstiyoruz ki, katılımcılarımız sosyal güvenlik sistemi hakkında merak ettikleri her detayı öğrensin ve emeklilik dönemlerinde karşılaşacakları resmi şimdiden karşılarına alsınlar. Ancak bu şekilde ne zaman emekli olacaklarını, ne kadar emekli maaşı alacaklarını ve mevcut yaşam standartlarını emeklilik dönemlerinde nasıl devam ettirebileceklerini öğrenebilirler. Tam ve doğru bilgi ile müşterilerimiz kontrolü ele alabiliyor, geleceklerinin nasıl olacağına kendileri karar veriyorlar ve emeklilik dönemleri ile ilgili finansal kaygılarından arınıyorlar.”
Emeklilikte fon büyümesi tatmin edici
Ağustos ayında açıklanan Allianz Demografik Eğilimler Araştırması’na göre ekonomik krizin olumsuz etkilerine rağmen dünyadaki emeklilik fonlarının toplam büyüklüğünün 2020 yılına kadar yüzde yüzde 66 oranında büyüyerek 36 trilyon euroya ulaşması bekleniyor. Konu hakkındaki değerlendirmelerini paylaşan Allianz Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü Ömür Şengün, bu rakamın yıllık yüzde 4,7 büyüme oranı anlamına geldiğini belirtti ve bu beklentinin bölgelere göre önemli farklılık göstereceğini vurguladı. Şengün, şöyle konuştu: “Allianz’ın dünya genelinde yaptığı araştırmaya göre emeklilik fonlarındaki en hızlı büyüme Asya, Orta ve Doğu Avrupa’daki gelişmekte olan piyasalarda bekleniyor. Bu ülkelerdeki emeklilik fonlarının yıllık yüzde 15’in üzerinde büyüyeceği tahmin ediliyor. Finansal krizden en çok etkilenmesine rağmen ABD yüzde 50,5’lik payı ile halen dünyanın en büyük emeklilik pazarı. Önümüzdeki 10 yılın sonuna kadar ABD’deki emeklilik fonlarının yıllık ortalama yüzde 3,6 oranında büyümesi bekleniyor. Bu düşük büyüme oranına rağmen, 10 yıllık dönemde ABD emeklilik fonlarındaki net artış, Batı Avrupa’nın bugünkü toplam emeklilik fon büyüklüğüne eşit olacak.”
‘2020’De 115 mİlyar LİRA FON BÜYÜKLÜĞÜ’
Ömür Şengün, Türkiye’deki emeklilik fonlarının 7 yıllık geçmişine baktığımızda ise performansın gerçekten tatmin edici olduğunu söyledi. Şengün, “2003’ün Ekim ayında başlayan sistem bugün itibariyle 2,2 milyon katılımcıya ve 11,5 milyar TL fon büyüklüğüne ulaştı. 2020 yılında Türkiye’deki emeklilik fonlarının yıllık ortalama yüzde 26’lık büyüme ile 115 milyar TL seviyesine yükselmesi bekleniyor” dedi.
‘2010’da sigortacılar yavaşlamadı’
Sigorta sektörünün ekonomideki gelişmelerden doğrudan etkilenen bir sektör olduğunu hatırlatan Aviva Sigorta Genel Müdürü Ertan Fırat, 2010 yılında yaşanan gelişmeler ve 2011 beklentileri konusunda şunları söyledi: “Ekonomik krizden çıkmakta olduğumuz bu yıl sektörün büyüme rakamları olumlu, Türkiye ekonomisinden bir kaç puan üstünde büyüyor. Bu yılın sigorta sektörünü yavaşlatmadığını söyleyebiliriz. Ayrıca Hazine'nin kararlarıyla sektör daha sağlıklı bir yapıya kavuşuyor. 2011 yılı ile ilgili beklentilerim olumlu. Önümüzdeki birçok fırsatı değerlendirmeye hazırız.”
Aviva Sigorta’nın sektörde yaşanan teknik zarardan en az etkilenen şirketlerden biri olduğunu ifade eden Ertan Fırat “Aviva Grubu Türkiye'ye en çok yatırım yapan 3. İngiliz Grubu. Şu anda sigorta pazarında da payını artırmak için ilave yatırım yapmaya hazır. Türkiye pazarının potansiyeli çok büyük ve biz en rasyonel şekilde bu fırsatları değerlendirmek için çalışıyoruz. Aviva Sigorta kar odaklı bir şirket ve mevcut durumdan şu ana kadar göreceli olarak en az etkilenen şirketlerden biriyiz” diye konuştu.
Düşük fiyat en çok müşterinin zararına
Generali Sigorta Genel Müdürü Mine Ayhan, sigorta şirketleri için üretim sürecinde önceliğin, müşteriye doğru poliçeyi hazırlamak ve teklif aşamasından hasar aşamasına kadar her süreçte kaliteli hizmet sunabilmek olduğunu açıkladı. Ayhan, “Fiyatlama konusunda riske göre fiyatlandırma yaparak iyi riske iyi fiyat, kötü riske ise iyileştirme önerileri ile birlikte daha başka bir fiyatlandırma yapılması hem müşteri hem de şirketlerin mefaatine bir yaklaşım olacaktır” dedi. Vatandaşın teklif aldığı poliçelerdeki teknik ayrıntıları incelemeden önce, sigorta teklifleri arasındaki uçurum farkları irdelemesi gerektiğini belirten Ayhan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugüne kadar sigortalılar en düşük fiyatlı poliçe en iyi poliçe mantığı ile çok poliçe satın aldılar. Ancak bu durum sadece bir yıllık poliçe süresi ile değerlendirilmemeli. Bir poliçe yapılıyor ve her sene belli dönemde yenileniyor, yeniden fiyatlama yapılıyor Sigorta şirketlerinin bu yıl belirledikleri düşük primlerin gerçekleşen hasarlar karşısında yetersiz kalması durumunda bir sonraki yıl sigortalının beklentisinin üzerinde prim hesaplamaları çıkabiliyor. Sigortanın uzun süreli bir hizmet türü olduğu göz önüne alındığında, sigortalılar seçimlerini fiyat odaklı değil hizmet odaklı yapmalılar. Hizmet süreçleri ve kalitesi sigortalılar için belirleyici unsur olmalı.”
‘RİSKLERİNİZİ BELİRLEYİN’
Sigorta yaptırırken poliçenin içerdiği teminatlara dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Ayhan, “Temel teminatları her poliçe sunabiliyor, ancak biraz daha detaylandırıp özel ek teminatlar eklendiğinde, küçük limitlerle her ayrıntının düşünülmüş olması sigortalanma sürecini mükemmel kılar” dedi.
Anadolu Sigorta ‘samba’yla kazandırıyor
Anadolu Sigorta, tüm iş süreçlerini müşteri ihtiyaçları ve memnuniyeti doğrultusunda yeniden kurgulama hedefiyle başlattığı C2C (Closer to Customer) Projesi kapsamında geliştirilen projelerden bir tanesi olan SAMBA (Satışı ve Müşteri Bağlılığını Artırma) CRM uygulamasını hayata geçirdi. Bu uygulama, müşterilerin 360 derece görünümü, satış fırsatları ve satın alma eğilimlerine göre belirlenen kampanyalarla acente ve müşterilere yepyeni hizmetler ve fırsatlar sunuyor. SAMBA uygulaması sayesinde acenteler müşteri ihtiyaçlarını daha iyi tanıyıp doğru zamanda, doğru ürünü, doğru müşteriye sunabiliyor.
Hangi müşterinin hangi ürüne ihtiyaç duyduğunu ve hangisini satın alma eğiliminde olduğunu, gelişmiş iş zekası araçlarıyla otomatik olarak analiz eden ve buna ilişkin detaylı bilgiyi yine otomatik olarak satış kanallarının ekranlarına gönderen SAMBA, bu yolla acentenin kendi müşterisini daha iyi tanımasına olanak sağlıyor.
Tarsim’den tarihi buluşma
Yaklaşık 600 eksperin katıldığı sigorta sektörünün bu güne kadar yapılmış en büyük eksper toplantısı Antalya’da gerçekleştirildi. Son gelişmelerin ve karşılıklı deneyimlerin paylaşılması amacıyla 03-05 Aralık tarihleri arasında, Bitkisel Ürün Sigortaları ve Hayvan Hayat Sigortaları Havuz Eksperleri’nin katılımıyla gerçekleştirilen Genel Değerlendirme ve İletişim Toplantısı’na, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve Tarım Sigortaları Havuzu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ramazan Kadak, Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü ve Tarım Sigortaları Havuzu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Genç, Tarsim Genel Müdürü Bülent Bora’nın yanı sıra Tarım Sigortaları Havuzu Yönetim Kurulu üyeleri, Tarsim merkez ve bölge koordinatörlüklerinden yetkililer ile eksperler katıldı. Genel Müdür Bora’nın açılış konuşmasının ardından Dr. Genç ve Dr. Kadak, sistemin dünden bugüne kadar geçirdiği süreçleri ve son gelişmeleri değerlendirdi.