Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2011 yılında ‘Çılgın Proje’ olarak tanıttığı Kanal İstanbul projesinde yaklaşık 7 yıl süren çalışmalardan sonra net güzergah belirlendi.
Projenin başlangıç aşamasında belirlenen 5 güzergahtan Küçükçekmece-Sazlıdere-Durusu koridoru, Kanal İstanbul için en uygun güzergah olarak seçildi. Küçükçekmece Gölü’nden girerek Sazlısu Barajı’ndan Terkos Barajı’nın doğusundan Karadeniz’e çıkacak güzergah yaklaşık 45 kilometre uzunluğunda. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, maliyet vermekten sakınırken, “Türkiye’nin bugüne kadarki en büyük projesi” dedi.
Bu sene başlıyor
Bakan Arslan, bugüne kadar 5 alternatif üzerinde devam ettirilen çalışmaların bundan sonra en avantajlı konumu sağlayan Küçükçekmece-Sazlıdere-Durusu koridorunda devam edeceğini belirterek, “Hedefimiz yap-işlet-devret modeli, kamu-özel iş birliğinin diğer alternatifleri dahil olmak üzere karma bir modelle ihale süreçlerini bitirip, bu sene içinde kazma vurmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
Arslan, bu kadar büyük bir projede, finansman modelleme de dahil çalışmalar bitmeden söylenebilecek bir tutarın yanıltıcı olabileceğinin altını çizerek, “Ama bir gerçek var ki şu an ülkemizin en büyük projesi yaklaşık 10.5 milyar euroyla 3’üncü Havalimanı, 25 yıllık işletme döneminde 22 milyar euro kira bedeliyle en büyük proje. Ancak Kanal İstanbul ondan da büyük olacak” dedi.
Arslan, projenin kendisinin yap-işlet-devret modeliyle yapılacağını, entegre projelerin ihale süreçlerinin farklı değerlendirilebileceğini de ekledi.
Yapay adalar geliyor
TOPLAM 17 bin metrelik sondajın 2017 sonu itibarıyla tamamlandığını ifade eden Bakan Arslan, kanal kazısından çıkacakların dolgu malzemesi olarak kullanılabileceğini ifade etti.
Güzergah çalışmaları yapılırken Terkos Gölü su havzası ile etkileşimi olmaması ve Baklalı ile Dursunköy sakinlerinin olumsuz etkilenmemesinin dikkate alındığını söyleyen Bakan Arslan, “Karadeniz’de çıkacak malzemeden kaynaklı dolgu yapılmak suretiyle lojistik merkez olarak kullanabileceğimiz küresel bazda hizmet edecek proje alanları ve yine Marmara Denizi’nde dolgu yapılmak maksadıyla yapılabilecek yapay adalar da dahil bütün bu projelerin birlikte değerlendirilmesine devam edilecek” dedi.
Deprem, tsunami rüzgar ve su çalışmaları tamam
Projenin hayata geçirilebilmesi için etüt, proje ve danışmanlık hizmeti alım ihalesine çıkıldığına ve Ağustos 2017’de çalışmalara başlandığına dikkati çeken Bakan Arslan, tüm çalışmaların yılbaşı itibarıyla tamamlandığını vurguladı. Tespit edilen alternatif üzerinde daha hassas şekilde çalışmalara devam edeceklerini söyleyen Arslan, yer altı su modelleme çalışmasının yanı sıra su kalitesi, sediman hareketleri gibi çalışmaların da devam ettiğini ifade etti. Deprem riskleri kapsamında, 72 yıl, 475 yıl ve 2 bin 475 yıllık tüm çalışmaların yapıldığını anlatan Arslan, tsunamiyle ilgili olumsuz etkinin olmayacağının belirlendiğini bildirdi. Arslan, rüzgar ve deniz dalgaları incelendiğini, çalışmaların devam ettiğini belirtti.
İşte o güzergah
Kanal İstanbul’un uzunluğu 45 kilometre. Kanal, Avcılar, Küçükçekmece, Başakşehir ve Arnavutköy ilçelerinden geçecek. Güzergah Marmara Denizi’ni Küçükçekmece Gölü’nden ayıran kıstaktan başlayarak, Sazlıdere Baraj Havzası boyunca devam edecek. Ardından Sazlıbosna Köyü’nü geçerek Dursunköy’ün doğusuna ulaşıp Baklalı Köyü’nü geçtikten sonra Terkos Gölü’nün batısında Karadeniz’e ulaşacak. 7 km’si Küçükçekmece, 3.1 km’si Avcılar, 6.5 km’si Başakşehir, kalan 29 km’si Arnavutköy sınırları içinde olacak. Kanal İstanbul ile ilgili en çok konuşulan konulardan biri de kamulaştırma alanlarıydı. ÇED Raporuna göre 45 kilometrelik güzergahın 23 kilometrekarelik alanı kamulaştırılacak.
Bakan Arslan, Marmara tarafındaki 3 geçişi, Marmaray projesinde olduğu gibi, batırma tüp ile Küçükçekmece Gölü’nün altından geçirmeyi hedeflediklerini ifade ederek, kuzey yönündeki diğer alternatiflerin tamamını köprü geçişi şeklinde yapacaklarını bildirdi.
3 önemli kriter
- Gemi geçişleriyle ilgili avantaj sağlanması
- Güzergah üzerindeki insanların hayatının etkinlenmemesi
- İstanbul’un yer altı ve yer üstü tatlı su kaynaklarıyla ilgili çalışmalar