Gözler Merkez Bankası ve Fed'in kararında! Piyasalarda sert hareket mi olacak?
Altın, dolar ve borsa yatırımcılarının gözü kulağı önümüzdeki iki günde olacak. Bugün Fed faiz kararını açıklayacak, yarın ise TCMB’nin faiz kararı belli olacak. Peki iki kritik gelişme sonrası piyasalarda yön ne olacak? Uzmanlar tek tek değerlendirdi. İşte detaylar...
Piyasaların gözü kulağı bugün saat 21.00’de açıklanacak olan ABD Merkez Bankası (Fed) faiz kararında olacak. Yarın ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) politika faizini açıklayacak. Kritik iki gelişme yurt içi ve yurt dışı piyasalarda yönü tayin edecek. Peki faiz kararlarının altın, dolar ve borsa üzerinde etkisi ne olacak? Analistler faiz kararları öncesi beklentilerini Uzmanpara'ya açıkladı.
Ata Yatırım Hazine Direktörü Yalaz Özkanlı’nın piyasalara ilişkin açıklamaları şu şekilde: “Piyasa beklentisi Fed’in bu haftaki toplantısında faizleri sabit tutacağı yönünde, ancak ABD ekonomisinin halen oldukça sıcak olduğuna işaret eden birçok veri nedeni ile açıklamaların nispeten şahin vari bir dilde olacağı da tahmin ediliyor. Bu senaryonun altın açısından nispeten düşük etkili olacağını tahmin edebiliriz.
‘BEKLENMEDİK ARTIŞ OLUMSUZ OLACAK’
Diğer yandan kararın beklenmedik bir faiz artışı, ya da önümüzdeki dönemde ek sıkılaştırma yönünde güçlü bir taahhüt içermesi halinde faiz artışı sürecinde tepe noktanın geride kalmış olmadığı anlamını taşıyacağından altın için olumsuz bir görünüm oluşacaktır.
ALTINDA KALICI YÜKSELİŞİN SİNYALİ
Altında kalıcı yukarı yönlü bir hareket için ise aksine, faiz indirimi sürecinin gündemde olduğuna dair sinyallerin gündeme gelmesi gerekiyor. Bu tür bir senaryo öncelikle ABD’de enflasyon ve istihdam verilerinin yumuşamasını gerektirecek ve ons altın fiyatlarında 1950 ve 1980 dolar seviyelerinin üzerine hareketleri gündeme getirecektir.
TCMB’NİN FAİZ KARARI NE OLACAK?
Yurt içinde ise perşembe günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) kararını takip edeceğiz. Ağustos ayında beklentilerin oldukça üstünde gelen faiz artışı kararının ardından ağustos enflasyonunun da oldukça sert bir aylık yükselişe işaret ettiğini takip ettik.
Hem küresel petrol fiyatlarında yaşanan yükselişler, hem yurt içinde doğalgaz harcamalarının yeniden hane bütçelerine girmesi nedeni ile önümüzdeki aylarda enerji fiyatlarının ABD ve Avrupa’da olduğu gibi Türkiye’de de tüketici enflasyonu üzerinde olumsuz etkilerini göreceğimizi tahmin edebiliriz.
Bu öngörüler TCMB’nin eylül ayında da kuvvetli bir mesaj vermek istemesini beraberinde getirebilecektir. Piyasa beklentisi Para Politikası Kurulu’nun 500 baz puan daha sıkılaşmaya giderek politika faizini yüzde 30 seviyesine yükseltmesi yönünde.
TCMB’nin bu beklentiyi karşılaması ve enflasyonla kararlı mücadele vurgusunu koruması son dönemde temin ettiği kredibiliteye ek olarak hanesine yazılacaktır. Bunun hem Türk lirası ve Türk lirası cinsi varlıklar açısından hem ülke ekonomisi bağlamında güvenilirliği artırmasını bekleyebiliriz. Diğer yandan beklentilerin altında kalacak bir faiz artışı ve iletişimde kademeli sıkılaşma retoriğinin yenilenmesi, piyasaların, enflasyonla mücadele konusunda kararlılığı sorgulamasını gündeme getirebilir.”
YÜZDE 90 SABİT BEKLENTİSİ!
Fed ve TCMB’nin faiz kararlarına ilişkin beklentileri değerlendiren Dinamik Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Ceyhun Yavaş şu ifadeleri kullandı:
“Fed toplantısından önce piyasa beklentileri %90 üzerinde politika faizinin sabit bırakılması bekleniyor. Ancak ülkedeki en son enflasyon verisine baktığımızda artan enerji ve barınma maliyetleri manşette yükselişe sebep oldu. Çekirdek tarafta ise beklentiler dahilinde düşüş kaydedildi. Petrol üreten ülkelerde de dahil olmak üzere yenilenebilir enerjilere olan talebin artması petrolde arz kısıntılarını gündeme getiriyor ve petrol fiyatlarındaki yükseliş ise enflasyon verisi üzerinde baskı oluşturduğu görüşündeyiz.
Her ne kadar Fed’in faiz artışına gitmeyeceği fiyatlansa da artan enerji maliyetleri faiz artışına da sebep olabileceği görüşündeyiz.
DOLAR VE ALTINDA YÖN NE OLUR? SERT HAREKET BEKLENİYOR MU?
ABD tarafından gelen yumuşak iniş senaryolarının gün gün artması ve ülkedeki artan borçlulukla beraber artan tahvil getirilerinin emtialar üzerinde baskı yarattığını düşünmekteyiz. Aslında bu olgunun varlığı Fed’in faiz artışına gitmesi halinde ortaya çıkacak etkinin gücünü büyük ölçüde absorbe ettiği görüşündeyiz. Kararın, piyasa beklentilerinden farklı yönde gelmesi durumunda ise volatilite artacağını ancak piyasadaki yöne kalıcı etki yaratmayacağı tarafındayız.
ALTINDA YÜKSELİŞ İÇİN EN KRİTİK SEVİYE NE?
Altındaki yükselişte 1900 dolar üzerinde kalmasını tekniksel bir hareket olarak yorumlamaktayız. Dolar endeksinde görülen yükselişe rağmen yumuşak iniş senaryolarının ağır basması ise ons altını destekliyor. Ons altında 1932 dolar seviyesinin korunması halinde 1964 ve 1995 dolar dirençleri test edilebilir.
Olası geri çekilmelerde ise 1904 dolar seviyesinin önemli olduğu görüşündeyiz. Gram altında ise 1652 TL seviyesinin korunması halinde 1684 TL, 1721 TL ve 1731 TL dirençleri test edilebilir. Olası geri çekilmelerde ise 1602 TL destek seviyesi önemli olacaktır.
TCMB FAİZ KARARI SONRASI BORSADA YÖN NE OLUR?
Geçtiğimiz ayki TCMB faiz kararında piyasa beklentilerinin üzerinde 750 baz puan artışa gidilerek politika faizi %17,50’den %25,00 seviyesine getirildi.
Bu kararla birlikte Naci Ağbal dönemi algısı piyasalarda oldukça zayıfladı. Ardından OVP’nin siyasi iktidar tarafından açıklanması ve 2024 yılında sıkılaşma adımlarının gelebileceği ve ortodoks politika seslerinin artmasına sebep olduğu görüşündeyiz. Perşembe günkü karara geldiğimizde ise sıkılaştırıcı adımların devam edeceğini ancak bunun genişlemeci etkisinin olabileceği görüşündeyiz.
Piyasa beklentisi 500 baz puan olsa da biz 650 baz puan faiz artışına gidilebileceği görüşündeyiz. Karar anında piyasalarda volatilite artsa da Borsa İstanbul’da görülen yükselişin devam edeceği görüşündeyiz.”