Gazete Vatan Logo

Gazla frene aynı anda bastı!

Merkez’den yine sıradışı eylem geldi

Yabancı girişine bağlı olarak Türk Lirası’ndaki değerlenmeye izin vermek istemeyen Merkez Bankası, faiz koridorunun üst ve alt bandında 25 baz puanlık indirime gitti. Merkez Bankası, kredilerdeki büyümenin önüne geçmek için de hem TL hem de yabancı para cinsinden yükümlülüklerde bazı vadelerde artış yaptı.

Merkez Bankası, sıcak para girişini önlemek için faiz koridorunun hem alt hem de üst bandında 25 baz puanlık indirime giderken kredi büyümesini önlemek için zorunlu karşılıklarda artırım yaptı.

Finansal istikrara dair riskleri dengelemek amacıyla bir yandan faiz oranlarının düşük tutulmasının diğer yandan makro ihtiyati tedbirlere devam edilmesinin yerinde olacağını belirten Merkez Bankası, ayrıca, zorunlu karşılıklara ilişkin sıkılaştırıcı yönde ölçülü adımların atılması gerektiğini vurgulayarak TL ve döviz cinsi zorunlu karşılık oranlarında bazı vadelerde artış yaptı.

Merkez Bankası, yılın ilk Para Politikası Kurulu toplantısında politika faizini yüzde 5.50’de sabit bırakırken, faiz koridorunun alt bandını yüzde 5’ten yüzde 4.75’e; üst bandını ise yüzde 9’dan yüzde 8.75’e indirdi.

Kredilerden rahatsız!

Merkez, zorunlu karşılık (ZK) oranlarını TL cinsi yükümlülüklerin bazı vadelerinde 25 baz puan ve YP cinsi yükümlülüklerin bazı vadelerinde ise 50 baz puan yükseltirken, Türk lirası zorunlu karşılıkların altın cinsinden tesisine ilişkin rezerv opsiyonu katsayısını tüm dilimler için 0.1 puan artırdı.

Garanti Ekonomik Araştırmalar tarafından yayımlanan notta, “Merkez Bankası kredi artış hızından duyduğu rahatsızlığı net bir şekilde ifade ederek zorunlu karşılıklar yoluyla sıkılaştırmaya gitti. Faiz koridorunu indirmesinde ise önümüzdeki dönemde TL’de değerlenme eğiliminin belirginleşeceği ihtimali etkili olmuş olabilir. Ayrıca Moody’s’in 28 Ocak’ta Türkiye konusunun dahil olduğu bir telekonferans yapacağı açıklamasının da bu kararda etkili olmuş olabileceğini düşünüyoruz” denildi. Merkez Bankası’nın yılın ilk toplantısında politika faizinde ve faiz koridorunun üst bandında bir değişime gitmesini beklenmezken, bazı katılımcılar son dönemde artan yabancı girişlerinin etkisiyle faiz koridorunun alt bandında indirim olabileceğini düşünüyordu ancak indirim beklentisi genele yayılmıyordu.

Hem döviz hem altın rezervi artacak

Merkez Bankası, Türk Lirası zorunlu karşılık oran artışıyla tesis edilmesi gereken zorunlu karşılık tutarının yaklaşık 1.4 milyar TL artacağını belirtti. Rezerv Opsiyon Mekanizması (ROM) imkanlarının mevcut oranlarda kullanılmaya devam edildiği varsayıldığında piyasadan yaklaşık 300 milyon TL, 750 milyon dolar döviz ve 350 milyon dolar değerinde altın çekilecek ve halihazırda yüzde 10.6 olan Türk Lirası efektif zorunlu karşılık oranı yüzde 10.8 seviyesinde gerçekleşecek.

Yabancı para zorunlu karşılık oran artışıyla da piyasadan yaklaşık 900 milyon dolar likidite çekilecek. Duyuruda, ”Bankalar söz konusu imkanı istikrarlı bir şekilde kullanmakta olup, yararlanma oranı yüzde 89.1 düzeyindedir. Mevcut imkan dahilinde Türk Lirası zorunlu karşılıklar için 12.7 milyar dolar değerinde 237 ton altın tutulmakta. Değişiklik sonucunda imkanın aynı oranda kullanılması halinde, Bankamız altın rezervlerinde yaklaşık 900 milyon dolar değerinde 16.5 ton artış olması beklenmektedir” denildi.



Türk Lirası’nın güçlenmesine izin yok

Gülay Elif Girgin / Oyak Yatırım Ekonomisti

Döviz ve altın düzenlemeleri, Türk Lirası’nın güçlenmesine karşın atılmış bir adım. Merkez Bankası, finansal istikrarı korumak adına 2013 yılı boyunca Türk Lirası’nda değerlenmeye izin vermeyecek. Beklentilerden farklı olarak Merkez Bankası üst bantta 25 baz puanlık indirime gitti. Bir yandan kredilerin çok hızlı artıyor olduğuna dair açıklamanın karşısında faiz üst bandında yeniden bir indirime gidilmesini sürpriz olarak algılıyoruz.

Karar sürpriz ama trend değişmez

Yasin Demir / İş Yatırım Yurtiçi Piyasalar Müdürü

Sürpriz olmasına karşın Merkez Bankası’nın (MB) genel karakteriyle çelişen bir sonuç olmadığı için piyasada trend değiştirecek bir açıklama olarak görmüyoruz. Beklenti aksiyon almaması yönündeydi, bu indirimin etkisi çok kuvvetli olmayacaktır ancak sinyal olarak önemi var.

Merkez Bankası, enflasyon endişesini daha uzak görüyor. Zorunlu karşılıklarda yapılan artışları yine kredi büyümesine yönelik bir tedbir olarak düşünülebilinir.

Haberin Devamı