Enflasyon ne zaman açıklanacak? Son 5 aylık enflasyon oranı ne olur? 2022 TÜİK kasım ayı enflasyon verileri bekleniyor!
Aralık ayının gelmesiyle birlikte gözler TÜİK tarafından açıklanacak enflasyon oranlarına çevrildi. Yıl sonuna yaklaşılırken 2022 TÜİK kasım ayı enflasyon verileri bekleniyor. Memur ve memur emeklileri ile çalışanların maaş artışlarında etkili olacak enflasyon oranı, asgari ücret görüşmelerinde de etkili olacak. Peki, Enflasyon ne zaman açıklanacak? Son 5 aylık enflasyon oranı ne olur? 2022 TÜİK kasım ayı enflasyon verileri saat kaçta açıklanır? Enflasyon oranı tahminleri ne? İşte Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım enflasyon oranları ve beklentiler…
2022 TÜİK kasım ayı enflasyon verileri bekleniyor! Gözler Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) açıklamalarına çevrilirken, emekli ve memur zam oranının belirlenmesinde etkili olacak veriler ile ilgili tahminler de gelmeye devam ediyor.
ENFLASYON NE ZAMAN AÇIKLANACAK?
Kasım ayı enflasyon oranı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 5 Aralık Pazartesi günü saat 10.00'da açıklanacak.
ENFLASYON ORANI TAHMİNLERİ NE?
Ekonomistlerin kasım ayı enflasyon beklentileri ise bir önceki ay yüzde 85,51 olan yıllık enflasyonun yüzde 84,78'e gerileyeceği yönünde. Tüketici Fiyat Endeksi, ekimde bir önceki aya göre yüzde 3,54 artış göstermişti. Öte yandan, ekonomistlerin yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 73,12'den yüzde 70,18'e geriledi.
SON 5 AYLIK ENFLASYON FARKI NE OLUR?
Temmuz ayı enflasyon farkı: yüzde 2,37
Ağustos ayı enflasyon farkı: yüzde 1,46
Eylül ayı enflasyon farkı: yüzde 3,08
Ekim enflasyon farkı 3,54 oldu
Son 4 aylık toplam enflasyon farkı 10,45 olarak hesaplanmıştı. 5 Aralık tarihinde açıklanacak veri sonrası 5 aylık enflasyon farkı da netlik kazanacak.
ENFLASYONDA 2023 BEKLENTİSİ NE?
TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu 2023 enflasyon beklentisi ile ilgili şunları söylemişti:
"Enflasyonda 2023 beklentisi yüzde 22,3, 2024 beklentisi yüzde 8,8.Enflasyon 2024'te tek haneye düşecek. Enflasyon göstergeleri yavaşlıyor, aylık enflasyon tarihsel ortalamalara yakın. Türkiye'nin küresel ekonomi içindeki payı, satın alma gücü paritesine göre hesaplanan milli gelir bazında yıllar itibarıyla ikiye katlanarak yüzde 2'ye ulaşmıştır. Üretimi destekleyici politikaları gerekli görüyoruz. TL ağırlıklı bir finansal sistem hedefliyoruz. Merkez Bankası olarak para politikasının etki alanının dışında kalan arz taraflı maliyet baskılarına tek başına faizleri artırmaya odaklanmış politikalarla karşılık vermenin etkili olmayacağını değerlendiriyoruz. Bunun yerine enflasyonu düşürmek ve fiyat istikrarını kalıcı olarak tesis etmek amacıyla üretimi ve yatırımları destekleyici, cari fazla kapasitemizi artırıcı politikalar uygulamayı gerekli görüyoruz."