'Enerjide dışa bağımlılığa önlem alınmalı'

DSP Genel Başkanı Zeki Sezer Grand Yükseliş Otel'de KOSİAD'ın düzenlediği "Liderler Türkiye'nin yakın geleceğini konuşuyor" adlı toplantıya konuşmacı olarak katıldı. Konuşmasında, Türkiye'de enerji sorununun her geçen gün arttığını söyleyen Zeki Sezer, "Ülkemizde enerji konusunda büyük sıkıntılar var. Enerjide dışa bağımlılığımız her geçen gün artıyor. Bu durum bizim sanayimizin, bizim sulama suyu için elektrik kullanan çiftçimizin, dünyanın en yüksek bedelli elektrik kullanması sonucunu getirdi. 10 cente varan elektrik bedeliyle bizim tekstil üreticimizin, 3 cente elektrik alan batılı hatta doğulu tekstilcilerle rekabet edebilmesi çok zor. Her geçen gün rekabet koşulları aleyhine işliyor." dedi.

Ülkede var olan enerji kaynaklarının kullanılmadığını belirten Zeki Sezer şunları söyledi:

"Doğalgaz güzel bir enerji kaynağı, aynı zamanda kullanımı da kolay ama tümüyle dışardan alıyoruz. Yerli kömürümüzü kullanamıyoruz. Dünyanın en verimli rüzgar olanaklarına sahibiz ve bunu kullanamıyoruz. Kömürün dışında yeraltı kaynaklarımızı, jeotermal kaynaklarımızı yeteri kadar değerlendiremiyoruz. Fakat doğalgaza dayalı enerji üretimimizi arttırarak sürdürüyoruz. Rusya ile dış ticaret hacminin 10 milyar doları bulmasından hükümet övünüyor. Biz çok mu mal satıyoruz diye düşündüm. 10 milyar dolar ticaretin 1 milyar dolarını biz satıyoruz. 9 milyar doları bizim Rusya'ya ödeğizim bedel. Bunun da çoğunluğu doğalgaz. Ciddi bir enerji politikasını belirleyip bunu da hayata geçirmeliyiz. Hem bağımsızlığımız ve hem de güvenliğimiz ve dünya sektöründe rekabet açısından bunlar çok önemli."

"AB KONUSUNDA HAKLILIĞIMIZ ANLAŞILDI"
DSP'nin AB ile ilgili önceden dile getirdiği düşüncelerin, bugünlerde anlaşıldığını söyleyen Zeki Sezer, "AB Türkiye'nin kendisine hedef olarak 50 yıl önce seçtiği bir yoldur. Bu yolda bazen tökezleyerek, bazen istemeden yavaşlayarak, bazen de hızlı bir şekilde bu konuyu devlet politikası haline getirdi. Bugünkü iktidarla AB yolu fiilen kopartıldı. Biz bazı yanlış atılan adımlarla kaygılarımızı dile getirdiğimizde, bize `AB ye karşı parti' denildi. Bizim uyarılarımızın ne kadar haklı olduğu bugünlerde anlaşıldı" diye konuştu. Tarım sektörünün son 4 yılda çöktüğünü de ileri süren Zeki Sezer şöyle devam etti:

"4 yıl önceki fiyatlarla ürününü satamıyor çiftçimiz. Bugday, pamuk, fındık ve aklınıza gelen tüm ürünler öyle. Dünyanın en az desteği bizim zeytinyağı üreticilerine veriliyor. Sonra bizim zeytinyağı üreticilerinin İspanya'nın, İtalya'nın zeytinyağı üreticileriyle rekabet etmeleri isteniyor. Tarım sektöründe ithalat her geçen gün artıyor. Sanayi mallarını, teknoloji mallarını çokça almaya alıştığımız batı ülkelerinden, artık tarım ürünleri de almaya başladık. Önceden bu ülkelerden sanayi ve teknoloji ürünü alırdık ve tarım ürünlerimizi de ihraç ederdik. Artık tarım ürünlerini de alıyoruz. Avrupa ülkelerinden ve her ürettiğimiz ürünü alır hale geldik. Bu da sıkıntılı bir süreçtir."

"SEÇİMLERDE GÜÇBİRLİĞİ ŞART"
Genel seçimlerde uzlaşma sağlanıp güç birliğini hayata geçirmek gerektiğini söyleyen Zeki Sezer, partilerinin bu konuda iyi niyetli olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

"Bu konuda aldığımız mesafeler de var. CHP'den henüz birşey gelmiş değil ama, diger noktalarda ciddi destekler var. Bizim iyi niyetimizi de onlar çok iyi değerlendiriyor. DSP'nin şöyle bir yapısı var. Tek başımıza iktidar olsak bile bir koalisyon hükümeti gibi çalışacağız. Biz toplumun her kesimini kucaklayan, zenginlikte, sosyal adalet sistemimizle bu toplumun değerlerine bağlı inançları yaşayan büyük bir örgüt olduğumuzu biliyorum. Uzlaşı kültürünün gelişmesinde de DSP nin büyük katkıları olabileceğini düşünüyorum."

"CUMHURBAŞKANI AKP'DEN OLMASIN"
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer aynı otelde düzenlediği basın toplantısında da, çeşitli konularla ilgili açıklamalarda bulundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilebileceği kaygısını taşıdıklarını belirten Zeki Sezer, "Cumhurbaşkanı seçimleri var önümüzde. Cumhurbaşkanlığı seçimindeki kaygımız, sayın Erdoğan'ın oraya çıkabileceği ihtimaliyle ilgili. İzmit'ten olan Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün de adı geçiyor. Kendisiyle de çalıştım ben. Ama bana göre bu meclisten ve bu AKP'den cumhurbaşkanı seçilmemeli" dedi.

ASGARİ ÜCRET ZAMMINA ELEŞTİRİ
Asgari ücretlinin sefalet içinde yaşadığını, yapılan yükseltmenin hiç bir işe yaramayacağını savunan Zeki Sezer şöyle konuştu:

"Türkiye de son 4.5 yılda insanlar artık sistemden, rejimin geleceğinden kaygı duyuyor. Bölünmez bütünlüğümüzün tehdit altında olduğunu düşünüyor. Dün asgari ücret belirlendi. 403 YTL'ye yükseltildi. Sadece son 1 yılda insanların alım gücü son derece düştü. Asgari ücretli bir kez daha bu rakamla açlığa sefaletliğe mahkum edilmiş oluyor. Bu sistemi yeniden gözden geçirmek gereikyor. Adaletsiz bir sistem. Bize göre asgari ücrete yapılan kesintiler kadar ilave yapılır. Budaha halkçı olur. Bizim önümüzdeki dönem yapmayı planladığımız budur."

Geçmişte, meclisteki bütçe görüşmelerinin toplum tarafından ilgiyle izlendiğini anlatan Zeki Sezer, son bütçe görüşmeleri finalinde Başbakan Erdoğan ve CHP lideri Baykal'ın tutumlarını eleştirdi. Sezer, şöyle dedi:

"Meclis genel kurulunun bütçe ile ilgili son toplantısını herkes gördü. Orda kayıkçı kavgası yapılıyor. Hiç yersiz, gereksiz başörtü kavgası yapılıyor. İnsanların açlığı, işsizliği konuşulmuyor. İçeriksiz ve yerlerde sürünen bütçe görüşmesi finali. Başbakan sokaktaki tavırlarını meclise yansıtmış. Yani sokakta vatandaşı, çiftçiyi azarlıyor ya, onu meclise taşıdığı gözüküyor. Diğer taraftan sayın Baykal da `ben sokağı, kahveyi ona bırakmam' diyerek seviye açısından içerik açısından ondan geri kalmayan uslup tutturuyor."