Diyarbakır’daki turist sayısında artış beklentisi

Uluslararası Doğu Akdeniz Turizm Fuarı – EMITT, iki yıl aradan sonra TÜYAP Kongre ve Fuar Merkezi’nde dün başladı. 12 Şubat’a kadar devam edecek fuarda turizmin geleceği için birçok katılımcı yer aldı. Fuarda, Mezopotamya'nın altın üçgeninde bulunan Diyarbakır da yer aldı. Yüz yüze fuarları herkesin özlediğini ve bu sene güçlü bir şekilde fuarda yer aldıklarını ifade eden Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu, “Biz son yıllarda sadece Diyarbakır’ı değil bölgesel tanıtım yapıyoruz. Diyoruz ki insanlığın ana vatanı Mezopotamya’dır. Mezopotamya’nın altın üçgeni Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin gibi kendini hem kültür olarak, hem gastronomi, inanç olarak tamamlayan bu üç şehri birlikte pazarlamak istiyoruz. İnsanlığı yeryüzü serüveninin başladığı coğrafya orası. Bu üç şehri görmeden, bu üç şehirdeki tarihi kalıntıları, kültürel varlıkları, orada yaşamış inançları bilmeden, tanımadan insanlığın serüvenini anlamamız mümkün değil” ifadelerini kullandı.

BÖLGEDE HUZUR VE GÜVEN VAR 

Vali Karaloğlu, “İç turizmde son 40 yıldır bölge insanımız çok rahat gidip gelemedi. Devletimiz, milletiyle kurmuş olduğu büyük gönül bağıyla şu anda bölgede huzur, güven ve mutluluğumuz, İstanbul, Ankara, İzmir neyse Diyarbakır, Mardin ve Şanlıurfa da o. İnsanların birikmiş talebi var” dedi.

PANDEMİYE RAĞMEN TURİST SAYISINDA YÜZDE 50 ARTIŞ 

Geçen yıl pandemiye rağmen Diyarbakır’a gelen turist sayısında yüzde 50 artış yaşandığını belirten Karaloğlu, “2022 yılında bu sayının çok daha fazla artacağını ön görüyoruz. Buna dönük çalışmalarımız devam ediyor. Türkiye’de yaşayan hemşerilerimize ‘buyurun gelin’ diyoruz. İnsanlığın serüveninin başladığı yere gelin. 33 medeniyete ev sahipliği yapmış Diyarbakır’a gelin. Bu 33 medeniyetin güçlü gastronomi etkisinin hala sürdüğü Diyarbakır’a gelin” ifadelerini kullandı.

İNANÇ TURİZMİNE DE ÖNEM VERİYORUZ

Diyarbakır’da kültür turizmi kadar inanç turizmine de yer verdiklerini ifade eden Karaloğlu, “Bizim surlarımız dünyada Çin Seddi’nden sonra en uzun surlardır. 5 bin 200 metre surumuz var ve dünya miras listesinde. Şu an ciddi bir onarım faaliyeti de söz konusu. Hevsel Bahçelerimiz 7 bin yıldır kesintisiz sulu tarım yapılan bir bölgedir. Diyarbakır’da sayılamayacak kadar çok sayıda Asurlardan, Roma’dan, Bizans’tan, Selçuklu’dan, Osmanlı’dan, Cumhuriyet’ten kalmış çok sayıda eserimiz var. Bunların bir kısmı restore edildi, bir kısmı da restore ediliyor. Diyarbakır bir inanç şehridir ve kültür turizmi kadar inanç turizmine de çok önem veriyoruz. Dünyada Mekke ve Medine’den sonra en çok sahabe kabrinin olduğu şehir Diyarbakır’dır” diye konuştu.