Devletin zirvesinden nükleer santrale onay çıktı
Enerji Bakanlığı, MGK, MİT ve Cumhurbaşkanlığı temsilcilerine 3 saatlik brifing verdi ve nükleer santral için olur aldı. Bakanlık, sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerle toplantılar yaparak da toplumsal uzlaşma arayışında olacak
AKP iktidarının hükümet programında da yer alan nükleer santral konusunda devletin en üst kurumlarından izin çıktı. Temmuz'un ilk günlerinde MGK, MİT, Cumhurbaşkanlığı ve tüm Bakanlık temsilcilerine verilen 3 saatlik brifingin ardından "olur" alan Enerji Bakanlığı "Nükleer Enerji Strateji Belgesi" hazırlıyor. Belgenin Eylül'ün ikinci haftası Bakanlar Kurulu'na sunulması planlanıyor.
Enerji Bakanlığı'nda yapılan 3 saatlik brifinge devlet kurumlarını temsilen 40 üst düzey bürokrat katıldı. Toplantıda MGK, MİT, Cumhurbaşkanlığı, Bakanlıklar, DPT, Hazine, ÖİB gibi kurumlar, Müsteşar ve Müsteşar yardımcıları düzeyinde temsil edildi. Nükleer santraller için düğmeye basma kararı verilen toplantıda Bakanlar Kurulu'na sunulmak üzere "Ulusal Nükleer Enerji Strateji Belgesi" nin hazırlanması kararlaştırıldı.
Enerji Bakanlığı bünyesinde çok kapsamlı hazırlanan belgede "yer tespiti", "teknoloji transferi", "şartname", "sözleşme", "lisans", "insan gücü planlamaları" ve "çevre" başlıkları bulunuyor. Belgenin tamamlanmasının ardından nihai halinin Eylül'ün ikinci haftasında yapılacak toplantıda Bakanlar Kurulu'na sunulması planlanıyor.
Çalışmalarının teknik boyutu ile koordinasyon işlerini yürüten Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Nükleer Bilgi Birimi Başkanı Gül Göktepe, Ulusal Belge'nin tamamlanmasının ardından Bakanlar Kurulu'nun onayının alınacağını ve düğmeye basılacağını söyledi.
Akkuyu'da santral galiba olmayacak
Göktepe'nin verdiği bilgilere göre strateji çerçevesinde kaç adet nükleer santral kurulacağına dair henüz bir netlik sağlanmadı ancak bu sayı 6'ya kadar çıkabilir. Kurulacak santrallerin de en az 600 ya da 1000 mgw kurulu güce sahip olacağını belirten Göktepe, santrallerin nerelere kurulacağına ilişkin de yoğun bir çalışma sürdüğünü belirtti. Göktepe Tayvan'ın eşanlı olarak 6 nükleer santral yaptığını ve böylece ekonomik olarak öne çıktığını da hatırlattı.
Göktepe, daha öncede santral kurulması amacıyla altyapısı hazırlanan Mersin Akkuyu'nun kendileri için maliyeti en aza indirecek rasyonel bir karar olacağını ancak toplumsal muhalefet nedeniyle buraya karar vermediklerini söyledi. Santrallerin Türkiye'nin batısında olacağının netleştiğini belirten Göktepe, "Batıda tüketim fazla, teknik altyapı için daha uygun üstelik karayolu yerine deniz yolunun kullanımı mümkün olabilir. Bu nedenle nükleer santralin batıda olması gerek" şeklinde konuştu.
Nükleer santral denince akla hemen Çernobil geliyor
Kuşkusuz nükleer santral deyince akla hemen Ukrayna'daki Çernobil faciası geliyor. Santral'de 26 Nisan 1986'da meydana gelen patlamada 35 kişi hayatını kaybetmiş, ancak çevreye yayılan radyasyonun yıllar içinde kaç kişiyi daha ölüme sürüklediği belirlenememişti. Santral çevresindeki yakın yerleşim birimlerinden 120 bin insan tahliye edildi. Türkiye'nin Karadeniz bölgesi de sızıntıdan direkt olarak etkilendi.
Dünya enerji ihtiyacının yüzde 16'sını nükleer santraller karşılıyor
Uzakdoğu ekonomilerinin gelişmesiyle nükleer santral inşaatları Asya'da patlama yaşadı. Dünyada inşa edilen son 31 nükleer santralden 22'si Asya'da bulunuyor. Enerji ihtiyacı her yıl yüzde 9 artan Güney Kore, son dönemde nükleer santrale yönelen ülkelerin başında geliyor. Güney Kore hükümeti 2025 yılına kadar ülkenin enerji ihtiyacının yarısının nükleer santrallerden karşılanacağını açıkladı.
Japonya, Çin ve Hindistan ise nükleer enerji sektörünün gelişeceği diğer ülkeler arasında gösteriliyor. Dünyada elektrik ihtiyacının yüzde 16'sı nükleer santrallerden karşılanıyor. Avrupa'da nükleer santral inşaatları geçtiğimiz 20 yıl içinde yavaşladıysa da Fransa halen nükleer enerjiyi en çok kullanan ülke olma unvanını taşıyor. Ülke, enerji ihtiyacının yüzde 80'ini nükleer santrallerden elde ediyor. Almanya ise enerji ihtiyacının üçte birini nükleer santrallerden karşılıyor ve Avrupa'da ikinci sırayı alıyor.
Rüzgardan sonra en ucuz enerji kaynağı nükleer enerji
Rüzgardan sonra üretim maliyeti en düşük enerji kaynağı nükleer santraller. Bir kilovattsaat rüzgar enerjisi üretmenin maliyeti 0.1-0.2 cenVeuro arasında değişiyor. Nükleer enerjinin üretim fiyata da kilowattsaat başına 0.4 cent/euro ediyor. Termik enerjinin üretimi ise 7.3 cent/euro'ya kadar çıkabiliyor. Aynı birim maliyet doğalgaz çevrim santrali için 1.3-2.3 cent/euro olarak kabul ediliyor.
VATAN'ın notu: Türkiye'de kurulan doğalgaz çevrim santrallerinde üretilen elektriği özel sektör devlete 4.2 cent ile 11 cent arasında değişen fiyatlarla satıyor.