Son dönemde bazı inşaat müteahhitlerinin çimento fiyatlarının yüksekliğinden yakınıp inşaatları durdurduklarını açıklamalarının ardından çimentoculardan da ses yükseldi. Sektör temsilcileri, dünyanın en ucuz çimentosunun Türkiye’de üretilip satıldığını vurgularken, müteahhitler konut fiyatlarını yüzde 50 indirirse kendilerinin de çimentoyu onlara bedava verecekleri iddiasında bulundu.
Çimento sektörünün çatı kuruluşlarından TürkÇimento’nun Anadolu Buluşmaları etkinliği Gaziantep’te yapıldı. Etkinlik öncesi basınla yapılan sohbet toplantısında ve sektörün online katıldığı etkinlikte TürkÇimento Başkanı Fatih Yücelik, TürkÇimento Başkan Vekili Adil Sani Konukoğlu ve TürkÇimento Başkan Yardımcısı Nihat Özdemir, açıklamalarda bulundular. Sektör temsilcilerinin iddialara yanıtları, çimento üretimi ve maliyetleriyle ilgili verdikleri bilgiler özetle şöyle:
‘İnşaatın yüzde 3’ü’
“150 metrekarelik bir dairede beton maliyeti 21 bin lira. Çimento da bunun üçte biri... Ürünü bedava versek daireler ucuzlayacak mı? Müteahhitler
daire fiyatını yüzde 50 düşürsün biz de çimentoyu bedava verelim. ODTÜ’nün yaptığı araştırmaya göre, çimentonun konut inşaatı maliyetindeki payı yüzde 3 ile 5 arasında. Betonun yoğun olarak kullanıldığı, dünyanın en yüksek üçüncü barajı Yusufeli’nin maliyetinde çimentonun payı yüzde 7.7.”
‘Taş değil kömür’
“Çimentonun hammaddesi taş olduğu için yerli kaynakla üretildiği söyleniyor. Ama o taş toprak kendi kendine mi çimento oluyor? Taşı 1200 derece sıcaklıkta eritip sıvı hale getiriyoruz. Bunun için ithal petrokok kullanıyoruz. Bunun maliyetimizdeki payı yüzde 65. Eriyen taşı soğutmak için de elektrik kullanıyoruz. Petrokok ile elektriğin maliyetteki toplam payı yüzde 80’i aşıyor. Petrokokun tonu 1 yılda 40 dolardan 200 dolara çıktı. Elektrik fiyatları yüzde 61 zamlandı.”
‘Maliyeti 399 lira’
“Bir ton çimento üretmek için 207 liralık kömür, 86 liralık elektrik kullanıyoruz. İşçilik ve diğer maliyetler de 106 lira. Bir ton çimentonun maliyeti 399 lira.”
‘En ucuz Türkiye’de’
“Dünyanın en ucuz çimentosunu satıyoruz. Türkiye’de çimentonun tonu 35
dolar. Çin’de 70, fuel oil ile üretim yapılan Kuveyt’te 80, doğal gazla üretilen Suudi Arabistan’da 60 dolar... Müteahhitler, ‘Çimento 400-500 liraya çıktı’ diyor. Hiçbir fabrikada bu fiyat yok. Bizden çıkışı 330-340 lira. Nakliye pahalandığı için ürüne daha fazla ödüyor olabilirler. Nakliye ücretleri bizi bağlamaz.”
‘Faizsiz bankayız’
“İthal ettiğimiz kömürün maliyeti artmasın diye parasını peşin ödüyoruz. Elektrik faturamızı, işçinin ücretini de gününde yatırıyoruz. Maliyetlerimizi peşin öderken ürünü 90 gün, 120 gün vadeli veriyoruz. Bir nevi faizsiz bankacılık yapıyoruz.”
‘Yabancı kaçıp gitti’
“Bir süre önce Türkiye’de çimento sektöründe pek çok yabancı yatırımcı vardı. Zaman içinde sektörün şartları nedeniyle çoğu gitti. Sanko’nun çimentodaki yabancı ortağı 357 milyon dolarla şirkete girmişti. Çıkarken 162 milyon dolara hisselerini geri sattı. 200 milyon dolar zarar etti. Artık Türkiye’ye sadece Bodrum tatili için gelir!”
‘İhracat kısıtlaması fiyatları artırır’
Türkiye’nin, dünyanın ikinci büyük çimento ihracatçısı olduğunu, geçen yıl 1.8 milyar dolarlık ihracat yaptıklarını belirten Fatih Yücelik, fiyat tartışmalarının ardından gündeme gelen ihracata ‘kayda alma’ hamlesinin, bir çeşit kısıtlama olabileceğini öngördü. Yücelik şunları söyledi: “Yüzde 40 kapasite fazlamız var. Maliyeti ihracatla dengeliyoruz. İhracat kısıtlanırsa pek çok fabrika batar. Üretim azalır. Maliyetler yükselir. İnşaatçı da dünya fiyatlarından çimento kullanır. Biz yurtdışı kontratlarımızı yerine getiremediğimiz için ceza öderiz. Pazarlarımızı kaybederiz ve 10 yılda da geri alamayız.”
‘Türkiye’nin tüm atığına talibiz’
Danimarka’da incelediği bir çimento fabrikasında atık yakımıyla üretim yapıldığını anlatan Adil Sani Konukoğlu şu bilgileri verdi: “Belediyelerin ayrıştırarak gönderdiği atıkları yakıyorlar. Üstelik bir ton atık için kendilerine 25
euro ödeniyor. Hem fosil yakıt kullanmıyorlar hem de yakıtları ücretsiz! Biz de Türkiye’nin tüm atığına talibiz. Belediyeler ayrıştırarak getirsinler, yakıt olarak onu kullanalım. Bizim bacalarımızda ileri teknoloji filtre olduğu için karbon salımı da daha az olur.”
‘Bir film çekelim anlatalım’
Yıllarca ticaret hayatına yön veren kuruluşları yönetmiş kişilerin bile çimento üreticisinin derdini anlamadığını, “Memleketin taşını toprağını kullanıp fahiş fiyatla ürün satıyorlar” dediklerini belirten Nihat Özdemir, “En büyük maliyetin ithal girdi olduğunu, derdimizi nasıl anlatalım? Konulu bir film mi çeksek? Youtuber’lara mı söylesek?” dedi. Özdemir, bu sözlerine karşılık, “Filmin adı ‘Taştan Kalpler’ olsun” esprisi üzerine ise gülerek, “Cehaleti aşmalıyız” yanıtını verdi. (Milliyet)