Carolus Nolet ve oğulları iş başında!

Yeni Rakı’yı alan Amerikan Diageo, Amsterdam’da üretilen ‘Ketel One’ markalı votkayı dünyaya pazarlamaya başladı. 1691’de Notel Ailesi’nin üretmeye başladığı Ketel One10 kuşaktır nesilden nesile yaşatılmış. Bugün de Carolus Nolet ve oğulları iş başında.

Türkiye ekonomisinin iyi gittiği söyleniyor. Uluslararası derecelendirme kuruluşları da Türkiye’nin notunu artırdı. Bu da iyi bir şey herhalde. Ama yine de ekonomide olduğu kadar bilimde, sanatta, kültürde ve sosyal hayatta alanda gelişmiş ülkelere gittiğimde içime bir sızı giriyor. Lafa gelince Avrupa ülkelerinin ekonomisinde büyük kriz olduğu söyleniyor. Ama gidip bakınca bunu görmek kolay değil. Adamların işleri tıkırında gibi. Onların kriz dediği bizim hayalimizi süsleyen “Kişi başına 50 bin euroluk gelir”in bir miktar azalması. Bu konu nereden aklıma geldi.

Yeni Rakı’yı alan Amerikan şirketinin CEO’su olan, şirketi geliştirdikten sonra çok büyük paraya satan adam olarak bilinen Galip Yorgancıoğlu’nun “İki günlüğüne Amsterdam’a gelir misin?” teklifini kabul ederek Hollanda’ya gittim.

Galip Yorgancıoğlu, Yeni Rakı’yı bununla birlikte bazı içki şirketlerini de alan Diageo’nun Türkiye’deki CEO’su.

Diageo, Amsterdam’da üretilen ‘Ketel One’ adlı votka şirketinin pazarlama bölümüne ortak olmuş. Ketel One votkasını artık tüm dünyada bir dünya devi pazarlayacak. Ketel One, Türkiye’de de satılmaya başladı bu arada. Biz de Ketel One’ın üretildiği tesislere gittik, voktanın nasıl yapıldığını öğrendik. Güneri Cıvaoğlu, Ertuğrul Özkök ve Levent Özçelik. Küçücük bir grup yani.

Ketel One, çok büyük bir votka üreticisi değil, Hollanda ve çevresinde biliniyor, ama zamanında Amerika piyasasına açılmış bu nedenle güçlü biçimde ayakta durabiliyor. Ama bizlerin asıl dikkatini çeken ve hayranlık uyandıran tarafı şu:

Ketel One tam 10 nesildir aynı ailenin yönetiminde üretiliyor. Dile kolay. 1691 yılında tek bir imbikle başlamış üretim ve aile fertleri tam 10 nesildir bu geleneği ve ticareti sürdürüyor. Ketel, Hollanda dilinde imbik anlamına geliyormuş. En en en büyük baba Joannes Nolet, ilk üretime başlamış. Şimdi 10’uncu nesil olan Carolus Nolet ve oğulları iş başında.

Başarılı öykü için sadece bir küçük ayrıntı vereyim. Ketel One diğerlerinden farklı olarak içki şişesinin boyun kısmını uzun tutmuş. Böyle olunca barmenlerin içkiyi koymaları kolaylaşıyormuş. Bu küçük ayrıntı bile Ketel One’a ayrıcalık kazandırmış, satışlarını artırmış.

Votka sek içilebildiği gibi meyve suları ya da diğer içkilerle de karıştırılıp içilebiliyor. Kokmuyor, ertesi gün baş ağrısı yapmıyor. Ketel One üretim tesislerini gezerken ve 10 neslin çarpıcı öyküsünü dinlerken ister istemez aklıma Türkiye geldi. Ne yazık ki bizde 10 nesil öncesine kadar giden aile şirketleri yok.

En eskileriden sayılan Kurukahveci Mehmet Efendi, Hacı Bekir gibi markalar 3-4 nesilden önceye pek gidemiyor. Bunda elbette Osmanlı döneminin ticarete bakış açısının da önemi var. Ticaret ve sanayi Cumhuriyet döneminde ciddiye alındı.

Hiç olmazsa kökleri Cumhuriyet dönemine dayanan bazı güçlü aile şirketleri oluştu, zaten şu anda da onların ikinci, bazılarının üçüncü nesilleri başarılı işlere imza atıyor. Ama batıda durum böyle değil. Ketel One, sadece bizim gördüğümüz bir örnek. Batı ülkelerinde 8-10 nesil ve hatta daha da geriye giden aile şirketleri var. Böyle olunca o sektörlerin temelleri de sağlam oluyor, yıllar sonra bile yıkılmadıkları gibi giderek daha da büyüyorlar.