Bunları yapın tasarruf edin
Birçok kişi tasarruf yapmak isteyip bir türlü para biriktirme noktasına gelemiyor. Vereceğimiz önerilerle artık siz de birikim yapabilirsiniz.
Posta gazetesinden Özlem Denizmen bugünkü köşesinde tasarruf etmenizi sağlayacak önerilerde bunuyor. İşte o yazı...
Yaklaşık sekiz yıldır para konularını siz soruyorsunuz, ben de bu satırlarda cevaplıyorum. Bu kez ben size soracağım...
Bir düşünün, acaba siz bu konularda neler yapıyorsunuz?
HESAP GELİNCE
SORU: Arkadaş grubunuzla yemeğe çıktınız. Onlar maşallah yedi içti, siz bir tek çorba içtiniz. Hesabı nasıl ödersiniz?
CEVAP: Duruma bağlı.
Eğer grup olarak düzenli /çok sık dışarıda yemek yiyorsanız ve bazen biri bazen öbürü diğerlerinden az yer içerse de hesap hep eşit bölünür.
Grupta sürekli hep siz en az yiyip içenseniz (diyelim grupta herkes içki içiyor siz içmiyorsunuz) Arkadaşlarınız “yediğiniz kadarı” ödemenizi teklif etmeli. Eğer teklif gelmiyorsa utanmayın, görüşünüzü belirtin. Kendi hesabınızı ödeyin.
Kırk yılda bir ise arkadaşlar “Bu sefer bizden” demeli. Demiyorlarsa da bir daha onlarla dışarı çıkarken iki kere düşünün.
ROMANTİZM
SORU: Alışveriş merkezlerinde çiftler romantik oldukları için mi el ele tutuşur?
CEVAP: Bilmem. Ama karı-koca ise aile bütçesini düşünüp ekonomik olarak birbirlerini ani ve plansız alışverişten korumak için olabilir. Tavsiye ederim.
AMAN!
SORU: Eşinizden/ ailenizde gizlediğiniz borcunuz var mı?
CEVAP: Aman! Çocuklar ebeveynlerinden, karı koca ise birbirinden borçlarını kesinlikle saklamasın. Zaten bir gün öğrenilecek. Bunun stresini yaşamaya değmez. Konu şu an beraberce soruna değil çözüme odaklanmak.
HARCAMA DÜRTÜSÜ
SORU: Hangi gün, hangi saatte, nerede (internette gezerken, alışveriş sitelerinden e-posta gelince, AVM’de gezerken…) harcama isteği geldiğini biliyor musunuz?
CEVAP: Hepimiz insanız. Bazı kişilerle görüştüğümüzde, belirli duygular sonrası (sinirlenince, sevince, üzülünce) neden olduğunu bilmediğimiz ani bir harcama dürtüsü gelebilir. Kendi dürtü anlarınızı dedektif gibi bulmaya çalışın. Böylece bu durumu yönetebilirsiniz.
ÖRNEK: Sabahları işe gittiğinizde internetten alışveriş yapıyorsanız, sitelerin üyeliklerinden çıkın. Telefonunuzdan uygulamayı silin.
AVM’de görüp adeta bayıldığınız ürünlere dokunmayın ki onu satın alma ihtimaliniz artmasın.
Çok üzgün olduğunuzda alışveriş yapıyorsanız, hemen onun yerine o anlarda ‘bir yakınınızı arama’ alışkanlığı koyun.
MİLYONLARA DEĞİŞMEM
SORU: ‘Milyon verseler değişmem’ dediğiniz ve yapmayı çok sevdiğiniz şey?
CEVAP: Bu çok kişisel bir konu. Hepimizin hayatına anlam katan temel değerleri var. Diyelim sizin aile için eğitim çok önemli, harcamalarımızı kısmak istediğimiz zaman, bu alan yerine farklı alanlardan kesmeye çalışın.
BORÇ VERMEK
SORU: ‘Birisi benden borç isteyince hayır diyemiyorum’ diyenlerden misiniz?
CEVAP: Kendinizi ve ailenizi korumak bencillik değildir. Borç verecekseniz, geri gelmese de sizi zor durumda bırakmayacak bir miktar belirleyin ki yardım edeyim derken siz de zor durumda kalıp borcun içine sürüklenmeyin. Kendinizi baskı altında hissetmeyin. Samimi olup gerçeği söyleyin. ‘Durumunu anlıyorum fakat ailemle/eşimle prensip gereği borç vermiyoruz’ deyin.
SAHTE HAYAT
SORU: ‘O mekanda, o şehirde/ülkede’ olduğunuzu sosyal medyada göstermek için bütçenizin üzerinde para harcıyor musunuz?
CEVAP: Çevresini hatta sosyal medyada tanımadığı insanları etkilemek için, aslında sahip olmadıkları paraları harcayıp, kendi gerçekleri yerine ‘sahte hayat’ yaşayanların sayısı arttı. Ancak bu kişiler bir an önce finansal gerçeklerine dönmezse borç sarmalına girecek, belki girdiler bile.