'Biz bunu yapacak kadar zengin ülke miyiz?'
Türkiye’nin ‘yumuşak karnı’ cari açığı tetikleyen ithalatın ilk kez haritası çıkarıldı. Yapılan çalışma ile Türk sanayinin ithalata bağımlılığı ortaya çıktı. Türkiye’nin ithalatı 2011’de tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkarak 240.8 milyar dolar oldu. Türkiye’nin elde ettiği 135 milyar dolarlık rekor ihracatı, 58.2 milyar dolarlık ara ve yatırım malı ithalatı sayesinde gerçekleştirdi. 100 dolarlık üretim için 43 dolarlık ara ve yatırım malı ithal edildi. Geçen yıl Türk sanayinin imalatının ithalata bağımlılık oranı yüzde 40’tan yüzde 43’e çıktı.
1.7 milyar dolarlık cep telefonu, 871 milyon dolarlık ayakkabı, 578 milyon dolarlık mobilya, 465 milyon dolarlık beyaz eşya, 400 milyon dolar tutarında lamba, 254 milyon dolarlık gömlek, 123 milyon dolar değerinde cam bardak, 43 milyon dolarlık şemsiye, 65 milyon dolarlık ayna ve 74 milyon dolarlık sabun ithalatı dikkati çekti.
2011 yılı ithalat rakamlarını değerlendiren Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “İhracatımız rekor kırdığı için ne kadar mutluysak, ithalatımızın kırdığı rekordan da o kadar rahatsızız. Bu konuda çok ciddi ve somut çalışmalar yapıyoruz” diye konuştu. İthalatın rekor kırdığını belirten Çağlayan, “Ama ben devlet olarak ithalata yasak getiremem” dedi.
Ara malında aslan payı iç tüketimin
Çağlayan, Türkiye’nin 2011’da yaptığı ara ve yatırım malı ithalatının ne kadarlık kısmının ihracatta ne kadarının yurtiçi tüketimde kullandığı sorguladıklarını belirterek, şu bilgileri verdi:
“Buna göre 210.4 milyar dolarlık ara ve yatırım malı ithalatının yalnızca yüzde 28’lik (58.2 milyar dolar) kısmı ihracata giderken, bu ithalatın yüzde 72’lik aslan payı yurtiçi tüketime gitti. Türk sanayisi yaptığı ara ve yatırım malı ithalatını esas olarak iç pazara yönelik yaptığı üretimde kullanıyor. Buna karşılık Türk sanayisi, ihracatta kullandığı 58.2 milyar dolarlık ara ve yatırım malı karşılığında 135 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmiştir. Görüldüğü gibi, söylenenlerin tam aksine 58.2 milyar dolarlık ara ve yatırım malı ithalatına 76.8 milyar dolarlık üretim de biz ekleyerek 134.95 milyar dolar ihracat yaptık. Tam olarak hesaplamak mümkün olmasa da 58.2 milyar dolarlık bu ithalatın yaklaşık 12 milyar dolarının modernizasyon ve kapasite artırımı için kullanıldığı söylenebilir.”
Çağlayan, 58.2 milyar dolarlık ara ve yatırım malı karşılığında, ihracat yoluyla 76.8 milyar dolarlık katma değeri Türkiye’ye döviz olarak geri kazandırdığını söyledi.
11 ayda bir ‘cep’ değiştirecek kadar zengin miyiz?
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, 2011’de Türkiye’ye 14.3 milyon adet cep telefonu geldiğini belirterek, “Buna 1.7 milyar dolarlık bedel ödedik. Ben vatandaşlara gidip cep telefonu almayın demiyorum. Biz 11 ayda bir cep telefonu değiştirecek kadar zengin bir ülke miyiz?” dedi. Çağlayan, ithalatla ilgili örnekleri şöyle çeşitlendirdi: “465 milyon dolarlık buzdolabı ve soğutucu ithal ettik. Bizim ürünlerimiz kapış kapış giderken, biz gidip bunların ürünlerini alıyoruz. 2011’de 194 milyon dolarlık halı, 43 milyon dolarlık şemsiye, 578 milyon dolarlık mobilya, 461 milyon dolarlık giyim eşyası ürünü ithal ettik. Bu rakamları alt alta koyunca milyar dolarlar ifade ediyor. Bunlar bizde yok mu, alası var. Para kimin parası, vatandaşların parası. Vatandaşlarımızın ne ithal edeceğine karışamayız ama biz 75 milyonluk aileyiz. 2011’te ithalat yüzde 29.8 yükseldi. Bu artış hızı ihracattan yüksek olduğu için kimseyi memnun edemiyoruz.”
Yerli dizilere teşvik geliyor
Zafer Çağlayan, uzmanlaşma ve çeşitlendirme boyutlarında hizmet ihracatını artırmak için yeni bir destek paketi getireceklerini söyledi. Çağlayan, önümüzdeki günlerde açıklanacak yeni teşvik paketinden ayrı olarak, sağlık, yazılım, eğitim, dizi film ve sinema sektörlerini kapsayacak bu paketi yakın zamanda duyuracaklarını belirtti.
Otomotivin yüzde 44’ü yerli
Bakan Zafer Çağlayan, “İthalat Haritası çalışmamız bize gösterdi ki, Türkiye’nin en büyük üretim yapan motorlu kara taşıtları, demir-çelik, tekstil, plastik, elektrik makineleri, kimyasal, kağıt-kağıt hamuru, diğer metaller ve mamulleri gibi sektörlerindeki ithalat bağımlılığı, Türkiye ortalamasının üzerinde. Bu durum, baştan beri üzerinde vurgu yaptığımız sanayideki yapısal dönüşümün, ithalat yönüyle de çok önemli olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor” dedi.
Çalışmada her bir ürünün içindeki tüm parçalar dahil ne kadarlık bir ithalat yapıldığının cevabının da bulunduğunu belirten Çağlayan, bu oranları sektörler bazında tespit ettiklerini söyledi. Çağlayan, Türkiye’de 100 dolarlık bir otomobilde 56 dolarlık ithal payına karşılık 44 dolarlık yerli payı bulunduğunu, Türkiye’de üretilen bir makinede yerli payının yüzde 70.4 olduğunu açıkladı. Çağlayan, 100 dolarlık hazır giyimin 75 dolarının yerli olduğunu, beyaz eşya ve tüketici elektroniğinde yerli payının yüzde 55, üretilen elektrikli makinelerde yüzde 50 yerli payının bulunduğunu dile getirdi.