Bakan Kacır: TSE, 'Türk Malı' damgasının marka değerini güçlendirdi
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye'nin en büyük laboratuvar hizmet altyapısına sahip Türk Standartları Enstitüsü'nün (TSE) yetkinlikleri için güç çarpanı olacak Ankara Kalite Kampüsü'nün inşasının hızla tamamlanacağını belirterek, "Ulaşım, enerji, elektroteknik, yapı malzemeleri, kimya ve gıda gibi pek çok sektörün ihtiyaç duyduğu test altyapılarını bünyesinde barındıracak bu tesis ile sanayicilerimiz ileri düzeyde test ve sertifikasyon hizmetlerini güvenle alabilecek" dedi.
Bakan Kacır, TSE'nin 63'üncü Olağan Genel Kurulu'na video mesaj gönderdi. Kacır, Genel Kurulun, standardizasyon kültürünün ve bilincinin gelişmesinde 70 yıldır öncü rol üstlenen enstitü, sanayiciler ve girişimciler için hayırlara vesile olmasını temenni etti. 'Güçlü Sanayi, Güçlü Türkiye' anlayışıyla sanayi ve teknolojide asra bedel hamleleri hayata geçirdiklerini ifade eden Kacır, "Araştırma ve inovasyon ekosistemi, planlı sanayi alanları, girişimcilik kültürü ve nitelikli insan kaynağıyla güçlü ve müreffeh Türkiye'yi inşa ediyoruz. Artık küresel değer zincirlerinin merkezinde yer alan, sürdürülebilirlik, inovasyon ve nitelikli insan kaynağı ile üretimdeki başarılarını her geçen gün daha da perçinleyen bir Türkiye var. Küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiği, sınır ötesi ticaretin her geçen gün yeni boyutlar kazandığı günümüz dünyasında standardizasyon 22 yılda ilmek ilmek işlediğimiz özgün, yenilikçi ve rekabetçi üretim altyapımızın sürdürülebilirliği ve rekabetçiliği için vazgeçilmez unsurdur" ifadelerini kullandı.
'TSE, 'TÜRK MALI' DAMGASININ MARKA DEĞERİNİ GÜÇLENDİRDİ'
Kacır, TSE'nin belgelendirme, muayene, gözetim, doğrulama, deney, kalibrasyon ve eğitim hizmetleriyle, geliştirdiği standartlarla her zaman vatandaşların, sanayicilerin ve girişimcilerin destekçisi konumunda olduğunu vurgulayarak, "Yalnızca geçtiğimiz yıl enstitümüz; uygunluk değerlendirme alanında 240 binden fazla belge ve rapor hazırladı. İthalat denetimleri kapsamında 150 bin ürün denetimi gerçekleştirdi. Aynı zamanda yürürlükteki 38 binden fazla standardın işlemlerini sürdürdü. Girişimcilerimizin, vatandaşlarımızın dünya standartlarında, güvenli ve çevre dostu ürünlerle buluşmasına aracı oldu. Haksız rekabetin karşısında yer aldı. 'Türk Malı' damgasının marka değerini güçlendirdi. Düzenlediği eğitimlerle de standardizasyon dilinin ülkemizde daha geniş kitleler tarafından öğrenilmesini, yaygınlaşmasını ve kullanılmasını sağladı. Küresel standartların oluşturulmasında aktif rol üstlenmenin özgün, yenilikçi ve rekabetçi üretim kadar önemli olduğu bilinciyle sanayicilerimizi, ihracatçılarımızı ve ilgili paydaşları bir araya getirmeye devam ediyoruz. Kurduğumuz 158 ayna komite ve bu komitelere üye olan 2 bin 710 uzmanımızla yalnızca uluslararası standartları uygulayan değil bu alanda belirleyici aktörlerden biri olmak için TSE çalışmalarını sürdürmektedir" diye konuştu.
'TSE, İKİZ DÖNÜŞÜMÜ HIZLANDIRACAK'
TSE'nin Türkiye Yüzyılı'nda ikiz dönüşümü hızlandıracak kurumların arasında yer aldığını işaret eden Bakan Kacır, "Teknolojide hegemonya yarışının önemli bir cephesi haline gelen yapay zekanın insanlık yararına etkin kullanımına aktif katkı vermek üzere 'Yapay Zeka Ayna Komitesi'ni kurduk. Tasarımdan operasyona, tüm süreçlerde enerji verimliliğini esas alan 'Veri Merkezi Belgelendirme Programı'yla, veri merkezi yatırımcılarının ve işletmecilerinin uygunluk değerlendirme hizmetlerine hızlı ve kolay erişimini sağladık. ‘2053 Net Sıfır Emisyon’ hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizde planlı sanayileşmenin öncüsü organize sanayi bölgelerimizde (OSB) verimli ve çevreye duyarlı üretim için 'Yeşil OSB Sertifikasyon Sistemi'ni hayata geçirdik. Karbon ayak izi, su ayak izi, yaşam döngüsü analizi, sektör bazlı karbondioksit yakalama teknolojileri başlıklarında yayımladığımız standartlarla sanayimizin sürdürülebilirlik odaklı ihtiyaçlarına cevap verdik. Su tasarrufu sağlanmasına, işletme maliyetlerini düşürmesine yardımcı olmak için yayımlanan tek uluslararası standart olan 'Su Verimliliği Yönetim Sistemi' belgelendirmesini hayata geçirdik. Sanayicilerimizin bu konuda karşılaşabileceği teknik engellerin bertaraf edilmesi ve özellikle de 'Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması'na hazır hale gelmeleri noktasında çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz" dedi.
'ÜLKEMİZ, BÖLGESEL OYUNCU HALİNE GELECEK'
Türkiye'nin enerji arz güvenliği ve çeşitliliğini garanti altına alacak çalışmalarla eş zamanlı olarak enerji teknolojilerinde ihtiyaç duyulan uygunluk değerlendirme altyapısı ve bilgi birikimini de inşa ettiklerinin söyleyen Kacır, şunları kaydetti:
"Nükleer Düzenleme Kurumu'na (NDK) kritik ekipmanların imalatı ile saha ve montaj faaliyetleri süreçlerinde teknik destek kuruluşu olarak hizmet sunduk. Buradaki kazanımlarımızla, Akkuyu Projesi'nde yapı denetim işlerini yürütüyoruz. Kurduğumuz fotovoltaik laboratuvarımızla, Avrupa'da lider üretici konumunda yer alan güneş paneli sektörümüze muayene, deney ve sertifikasyon hizmeti sağlıyoruz. Böylesine kritik görevler üstlenen enstitümüz, birikim ve tecrübesi ile ülkemiz sanayisinin uç beyleri ihracatçılarımızın her daim destekçisi olmaya devam edecek. Sanayicilerimizin uluslararası pazarlarda karşılaşacağı olası teknik engellerin önüne geçmek, ihracatçılarımızın zaman ve maliyet kaybı yaşamasını önlemek adına son dönemde enstitümüzün uluslararası ölçekte yürüttüğü test ve belgelendirme çalışmalarına öncelik veriyoruz. Eş zamanlı olarak enstitümüzün teknik ve idari altyapısının iyileştirilmesine, muadil kuruluşlarla rekabet gücünün artırılmasına yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 22 deney, 3 kalibrasyon ve 184 ihtisas laboratuvarıyla uygunluk değerlendirme alanında ülkemizin en büyük laboratuvar hizmet altyapısına sahip TSE'nin yetkinlikleri için güç çarpanı olacak TSE Ankara Kalite Kampüsü'nün inşasını hızla tamamlayacağız. Ulaşım, enerji, elektroteknik, yapı malzemeleri, kimya ve gıda gibi pek çok sektörün ihtiyaç duyduğu test altyapılarını bünyesinde barındıracak bu tesis ile sanayicilerimiz ileri düzeyde test ve sertifikasyon hizmetlerini güvenle alabilecek. Yalnızca ülkemize değil yakın coğrafyaya da hizmet verecek modern altyapılarla, ülkemiz küresel ölçekte 234 milyar dolara ulaşan uygunluk değerlendirme ekonomisinde bölgesel bir oyuncu haline gelecek