Asgari ücrete zam! Milyonlar bekliyordu ve bakan anketten çıkan ilk rakamları açıkladı
Son dakika haberi... 'Asgari ücret 2022'de ne kadar olacak?' Milyonlarca çalışan gözü kulağı bu haberdeydi, ilk rakamlar belli oldu. Asgari ücret ile ilgili flaş bir gelişme yaşandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin başkanlığındaki Asgari Ücret Tespit Komisyonu başladı. İlk toplantıda konuşan ve 4 oturumda çalışmaların tamamlanacağını ifade eden Bakan Bilgin, "Biz enflasyonun ya da ekonomideki dalgalanmanın karşısında çalışanı koruyacak bir asgari ücret belirleyeceğiz. Türkiye'de sadece asgari ücretle geçinen 6 milyon emekçi var. Emeği koruyacak bir asgari ücreti belirleyeceğiz" dedi. Beklentilere ilişkin de konuşan Bakan Bilgin, “2500 emekçiye ulaşılmıştır. Beklentileri sorduğumuzda yüzde 37 ile 3750 ve 4000 arasında rakam söylediklerini görüyoruz. Yüzde 21 4500 - 5000 aralığında. Yüzde 13 ile diğer rakamlar toplanıyor” ifadelerini kullandı.
Son dakika haberine göre, asgari ücrete zam oranlarında ilk açıklama geldi. Milyonlar bekliyordu ve bakan anketten çıkan rakamları duyurdu. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk toplantısı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in ev sahipliğinde bakanlık binasında düzenlendi. Böylelikle 6 milyona yakın çalışanı ilgilendiren yeni asgari ücreti belirleme çalışmalarında resmi süreç başladı. İşverenleri TİSK, işçileri ise en fazla üyeye sahip konfederasyon olan Türk-İş temsil etti.
Burada konuşan Bakan Bilgin, Türkiye’de yaşanan şu anki döviz ve kur dalgalanmalarının bir süre sonra bir şekilde istikrara kavuşacağını ifade ederek, “Çünkü esas makro göstergeler onlar değildir. Esas makro göstergeler büyümedir, istihdamdır, büyümenin kalitesidir, sürdürülebilirliğidir, ihracattır, ihracatın ithalatı karşılama oranındaki artıştır. Bütün makro ekonomi okumuş kişilerin bakacağı göstergeler bunlardır. Döviz önemsiz midir? Önemlidir ama bu dalgalanmalar bu makro değişkenlere bağımlı olarak belirli bir düzeyde iktisat politikalarının kararlılığı ile istikrara kavuştuğu zaman ekonominin gücünü açığa çıkaracak olaylar olarak değerlendirilebilir” diye konuştu.
"BİR DEĞİŞİM OLMAYACAK"
Türkiye çapında yaptıkları bir araştırma ile hem işveren kesimine hem de emekçilere ulaştıkları anket çalışmasını ele alan Bilgin, “Araştırma çok kapsamlı. Araştırmanın iki safhası var. İlk safhada biz anket uygulaması ile hem işverenlerin hem işçilerin beklentilerini, ekonomik sorunlara bakış açılarını irdelemeye çalıştık. Bu birinci kısmı. İkinci kısmı da daha derinlemesine teknikle bu çalışmaya katılanların meseleye bakış açılarını anlamaya çalıştık. Ben burada size yüzdelik hesabına yansıtabileceğimiz oransal değişkenleri gösterecek rakamlardan bahsedeceğim. Biz bunu Kasım ayında, 26 şehirde gerçekleştirdik. 26 ilde 604 işverenle görüştük. Muhtelif sektörlerde bu görüşmeyi gerçekleştirdik. Yani Türk üretim yapısının ağırlıklı oranlarını yansıtacak düzeyde işletmelerle girildi ve işletmelerin hem sahipleri hem de profesyonel yöneticileri ile görüşmeler yapıldı. İşletmemizin faaliyet gösterdiği sektörler denildiği zaman, onlara bir önceki yılla karşılaştırıldığı zaman önümüzdeki seneyi nasıl değerlendiriyoruz dediğimiz zaman; yüzde 51’i bir değişim olmayacağını, yüzde 37’sinin çok daha iyi olacağını küçük bir kısmını kapsayan yüzde 11’inin de biraz karamsar olduklarını, işlerin kötüye gideceğini tahmin ettiklerini görüyoruz” diye konuştu.
"ASGARİ ÜCRET BEKLENTİSİ 3 BİN 500 İLE 3 BİN 750 LİRA ARASINDA"
Ankette, işverenlere asgari ücretin en kadar olması gerektiği sorduklarını aktaran Bakan Bilgin, “Burada ağırlıklı olarak toplanan oranın yüzde 33.9’unun 3 bin 500 ile 3 bin 750 lira arasında asgari ücretin olması gerektiği şeklinde bir kanaate sahip olduklarını gördük. 3 bin 750 ile 4 bin lira olanların oranı yüzde 13, ikinci sırada ise 3 bin 251 ile 3 bin 500 lira arasında yer alan işveren grubunu görüyoruz. Asgari ücretin hayat şartlarını nasıl etkileyeceği konusunda yapılan bir değerlendirmede, iyi etkileyeceğini, olumlu etkileyeceğini söyleyenlerin oranı yüzde 42,2. Bu rakamlar iyimserliğin ifadesidir. Asgari ücret ile ilgili artışların hayatı olumlu etkileyeceğine dönük beklentiler ile paralel gittiğini göstermektedir” ifadelerini kullandı.
"ASGARİ ÜCRETE YAPILACAK ARTIŞ EKONOMİYİ CANLANDIRACAK"
İşverenlere, asgari ücrete yapılacak artışın ekonomiyi canlandırıp canlandırması sorduklarını belirten Bakan Bilgin, “Cevap çok açık bir şekilde ortaya çıkıyor. Yüzde 89’unun ekonomide büyük bir canlılık oluşturacağını söylüyor. İşten çıkarmalara yol açabilir mi? sorusu çok önemli. Yüzde 74’ü işverenlerin asgari ücret arttıkça işten çıkarmalardan endişe ettiklerini söylemişlerdir. Derinlemesine araştırmaların verilere baktığımız zaman, işverenlerimiz belirli bir oranın üzerindeki artışın ancak işten çıkarma ile iş yerinin ayakta kalması arasında bir tercih olacağını söylemektedirler. Bu konuda endişeleri olduğunu görüyoruz. Asgari ücretin tüketici fiyatlarını ne düzeyde etkileyeceği konusunda da kanaatleri çok açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır” diye konuştu.
İŞSİZLİĞE YOL AÇAR MI?
Yeni dönem asgari ücreti ne kadar olması gerektiği sorusuna işverenler tarafından verilen cevapların ilginç olduğuna dikkati çeken Bilgin, “Bunların içinde çok dikkat çeken bir ayrım var. Firma sahiplerinin yüzde 36’sı 3 bin 500 ile 3 bin 750 arasında bir asgari ücret isterken profesyonel yöneticilerin ağırlık olan kısmı yani yüzde 34’ü çok uçuk diyebileceğimiz rakamlar, 6 bin liranın üzerinde rakamlar söylemişlerdir. Dolayısıyla profesyonel yöneticilerle iş verenlerin işletme sahipleri arasında böyle bir farklılaşmanın olmasını anlayabiliriz. Burada bu oranlara yansımayan bir gerçeği paylaşmak isterim. Küçük işletmeler ve mikro işletmeler, 50 kişinin altında işçi çalıştıran işletme sahipleri ve profesyonel yöneticiler de asgari ücretin yukarıya doğru tırmanmasının ciddi düzeyde işsizliğe yol açacağı, kendilerini sıkıntıya sokacağı gibi sorunları dile getirdiğini sizlerle paylaşmak isterim” değerlendirmesini yaptı.
"ASGARİ ÜCRETTE 3 BİN 751-4 BİN ARASINDA BİR RAKAMI BEKLENİYOR"
Araştırmanın emekçileri kapsayan ikinci kısmında, mikro, küçük, orta ve büyük işletmelerde çalışan 2 bin işçi ile yapıldığını dile getiren Bakan Bilgin, “Bunların yüzde 13’ü aldıkları asgari ücretin dışında bir işte de çalıştıklarını ifade etmişlerdir. Asgari ücret beklentilerinin ne olduğunu sorduğumuzda da ağırlıklı toplanan oranın yüzde 37,3 ile 3 bin 751 ve 4 bin rakamı arasında muhtelif görüşler dile getirdiğini görüyoruz. İkinci oranın ise 4 bin 500 ile 5 bin arasında yüzde 21 şeklinde, diğerinin ise yüzde 13’lük bir oranda toplandıkları görülüyor. Ailenizde başka bir kişi var mı diye asgari ücretle çalışanlara sorulduğu zaman, bunların yüzde 61’inin hayır dediğini görüyoruz. Dolayısıyla yaklaşık yüzde 40’ının ailede tek ücretli olmadığını göstermesi bakımında da ilginç. İşçilerimiz de asgari ücretin artmasının ekonomiyi canlandıracağını düşünmektedir” dedi.
"İŞTEN ÇIKARMALARA YOL AÇMAYACAK"
İşçilere, asgari ücretin artmasının işten çıkarılmalara yol açıp açmayacağının sorulması üzerine işverenlerin düşüncelerinin tersine bir eğilim olduğunu belirten Bakan Bilgin, “İşçilerimizin yüzde 60’ı yaklaşık hayır işten çıkarmaya yol açmaz diyorlar. Kısaca araştırmanın hakkında bir bilgi verebilecek tabloyu sizlerle paylaştım. Ama işçilerimize de derinlemesine sorulan sorularda da şu ön plana çıkıyor. Bilhassa küçük işletmelerdeki emekçilerin üzerinde durduğu husus, biz asgari ücretin artmasını istiyoruz ama işimizin devam etmesini istiyoruz. Bu vurgunun özellikle küçük işletmelerde öne çıktığını belirtmek isterim” ifadelerini kullandı.
“BAKANLIK OLARAK AYNI GÖRÜŞTEYİZ”
Asgari ücret ile ilgili çalışmaların devam edeceğini dile getiren Bakan Bilgin, “Bunun kuralları var. Çalışma Genel Müdürlüğümüzün, Bakan Yardımcımız Ertuğrul Bey ile birlikte sürdürülecek teknik çalışmalar var. Bunun yaklaşık 4 oturumla tamamlanmasını düşünüyoruz. Bu süreci biz bu sene TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay çok uzatmayalım, çok kısa sürede tamamlayalım görüşünü belirtti. Aynı görüşü TİSK Başkanı Özgür Akkol da bunu uzatmanın anlamı yok, makul bir yerde bitirelim dedi. Biz de aynı görüşteyiz. Dolayısıyla kısa sürede bu meselenin çözüme kavuşturulacağını, Türkiye’nin toplumsal barışına katkı yapan, aynı zamanda iş verimliliğini artıran, işe dair yabancılaşma karşıtı bir bütünleşmeyi dile getiren çalışanlar açısından özellikle bir rakamda buluşacağımızı düşünüyorum” dedi.
TÜRK-İŞ: ASGARİ ÜCRETLİ SAYISINI AZALTMALIYIZ
Türk-iş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, artan enflasyonla beraber döviz kurunun yükselmesi ile alım gücünün düştüğünü söyledi. Irgat, "Son 2 ayda hayat şartlarının olabildiğince zorlaştığı bir dönem yaşıyoruz. Bu şartlar ister istemez asgari ücretteki beklentileri yükseltmiş durumda. Bir yanlış algı içerisindeyiz. Aslında bizim en az ücret olarak belirleyeceğimiz ya da kabul edilen asgari ücret maalesef toplumda çalışanlar içinde genel bir yaşam ücreti olarak algılandı. Aslında bizim yapmamız gereken, hükumetlerimizin yapması gereken bu yanlışlığı düzeltmek. Yani asgari ücretli çalışan sayısını azaltmak. Bunu yapmak için de demokratik bir ülkede yaşadığımıza göre insanların anayasal hakkı olan örgütlenme hakkını yani sendikalı olma hakkını kullanabilecekleri yapıyı ortaya koymak gerekiyor" dedi.
TİSK: SİGORTA PRİM YÜKLERİNİN AZALTILMASINI İSTİYORUZ
TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç ise hükümet tarafından istihdamın korunması ve artırılması için verilen desteklerin oldukça önemli olduğunu belirterek "Asgari ücret teşviki yeni istihdam yaratılmasında kayda değer fayda sağlamaktadır. Bunu geçtiğimiz dönem verilen desteklerde de gördük. Asgari ücret belirlenirken ülkemizin ekonomik durumunun işletmelerimize olan etkisinin göz önünde bulundurulmasının altını çizmek istiyorum. Asgari ücret tespitinde, dünyanın ve ülkemizin içinde olduğu sürecin yarattığı olağanüstü ekonomik durumun ve kayıt dışılığın dikkate alınmasını, başta asgari ücret olmak üzere tüm ücretler üzerindeki vergi ve sigorta prim yüklerinin kademeli olarak azaltılmasını istirham ediyoruz" diye konuştu.
2'NCİ TOPLANTI 7 ARALIK'TA
Konuşmaların ardından basına kapalı devam eden Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun ilk toplantısı yaklaşık 1 saat sürdü. Çıkışta tekrar açıklama yapan TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, "İnşallah karşılıklı anlayış içinde beklentilere sonuç verebilecek anlayışı ben şahsen bekliyorum" ifadelerini kullandı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, 2'nci toplantının 7 Aralık Salı günü saat 14.00'te Türk-İş'te, 3'üncü toplantının ise 9 Aralık Perşembe günü saat 10.00'da TİSK binasında yapılacağı belirtildi.