8 trilyon $

İslam Kalkınma Bankası (İKB) Başkanı Bandar Hajjar, dünyada 8 trilyon doların daha iyi yatırım fırsatları için beklediğini kaydederek, “Bu durum uzun dönemli yatırımlar için daha yenilikçi yollar bulmaya ihtiyaç olduğunu gösteriyor” diye konuştu.

İKB ve Dünya Bankası tarafından hazırlanan “Küresel İslami Finans 2018 Raporu”, Tunus’ta yapılan İKB 43. Genel Kurulu’nda açıklandı. Raporun paylaşıldığı toplantıda konuşan İKB Başkanı Hajjar, Dünya Bankası’nın hesaplamalarına göre dünyada 8 trilyon doların daha iyi yatırım fırsatları için beklediğini belirtti. Hajjar, “Bu, Birleşmiş Milletler’in (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini tutturabilmek ve uzun dönemli yatırımlar için daha yenilikçi yollar bulmaya ihtiyaç olduğunu gösteriyor. BM’ye göre sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin tutturulabilmesi için yıllık 2.5 trilyon dolar açık var. Uzun dönemli fonlara ihtiyaç var. İlginç olan para sıkıntısı, fon sıkıntısı yok” diye konuştu.

Riskleri paylaşalım

Dünya Bankası’nın tahminlerine göre dünyada 34.4 trilyon doların negatif faizli veya düşük getirili tahvillerde durduğunu aktaran Hajjar, uzun dönemli yatırımları faaliyete geçirmek için IMF, OECD, Dünya Bankası ve İKB’nin çeşitli faaliyet ve girişimlerde bulunduğunu kaydetti. Hajjar, şöyle devam etti: “Bu girişimlerde herkesin üzerinde anlaştığı husus uzun dönemli yatırımların risk ve ödülleri paylaşmak olduğudur. İslami finans, risk ve getirinin paylaşımıyla mevcut finansman sıkıntılarına çözüm sağlayabilir. Uzun süreli yatırımların finansmanının adil paylaşımını teşvik eder.”

Megabank 2018’e yetişebilir

İslam Kalkınma Bankası (İKB) Sözcüsü Abdul-Hakim Elwaer, Türkiye, Endonezya ve İKB’nin üçlü olarak geliştireceği ‘Megabank’ın kurulması için çalışmaların devam ettiğini belirterek, “2018’de bir şeyler göreceğimiz konusunda çok iyimseriz. Her ülkeden bu konuyla ilgisi olan liderleri bir araya getirdik. Görüşmeler sürüyor” diye konuştu.

Büyüme % 4-5 ile ılımlı seyreder

Dünya Bankası Türkiye Direktörü Johannes Zutt, “2018-2019 yıllarında Türkiye’de büyümenin yüzde 4-5 arasında ılımlı bir şekilde gerçekleşmesini bekliyoruz” dedi. Zutt, Türkiye’nin 2017 yılını çok iyi bir şekilde geçirdiğini ifade etti. FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından hükümetin, yatırım konusunda özel sektörü cesaretlendirmek için çeşitli mali teşvikler verdiğini belirten Zutt, özel sektörün de buna aynı şekilde cevap verdiğini ve Türkiye’nin geçen yıl yüksek büyüme elde ettiğini söyledi. Zutt, şunları kaydetti:

“Ancak Türk firmaları, verimlilik konusunda aktif olmazsa bu seviyedeki büyümeyi sürdüremez. Türk şirketleri, Avrupa ve küresel değer zinciriyle iyi bir şekilde bütünleştiler ancak değer zincirinin en kârlı kısmının üzerinde çalışmıyorlar. İleriye dönük olarak, Türk şirketlerinin, daha yüksek fiyatlar talep eden ürün ve servislerin inovasyonunda, bu ürün ve servislerde daha fazla gömülü teknoloji sağlamada daha iyi iş çıkarmaları gerekiyor.”

Johannes Zutt, dünya ekonomisinde gömülü teknolojiye sahip kompleks ürünlere gelecekte daha çok talep olacağını ancak Türk şirketlerinin yüksek büyüme için bir adım olan gömülü teknoloji ürünlerinde şu ana kadar ilerleme kaydetmediğini söyledi.