Üniversitelerde yeni dönem! YÖK başkanı duyurdu...
Milyonlarca üniversite öğrencisi bekliyordu. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar resmen duyurdu. YÖK Başkanı Özvar, "Uzaktan eğitimin yeni şeklini önümüzdeki günlerde inşallah üniversitelerle paylaşacağız, duyuracağız." dedi. Dünyada gerçekleşen dijital dönüşümlere paralel olarak, başta Anadolu Üniversitesi olmak üzere birkaç üniversitemizde uygulandığı haliyle açıköğretimin mevcut biçiminin güncellenmeye ve çeşitlendirmeye ihtiyacı olduğunu belirten YÖK Başkanı Özvar,"Bu çerçevede temel amacımız, açık, uzaktan ve hibrit modelleri çeşitlendirmektir” şeklinde konuştu.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, Anadolu Üniversitesi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ve Eskişehir Teknik Üniversitesini ziyaret ederek bir dizi etkinliklerde bulundu. Özvar’a ziyaretinde YÖK Yürütme Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Naci Gündoğan ve Prof. Dr. Mehmet Şişman eşlik etti.İlk olarak Eskişehir Valiliğini ziyaret eden Özvar Vali Erol Ayyıldız ile görüşmesinin ardından Anadolu Üniversitesine geçerek Rektör Prof. Dr. Fuat Erdal ile birlikte üniversitenin senato toplantısına katıldı. Anadolu Üniversitesi tarafından Açıköğretim Sistemi’nin 40. Yılı kutlama etkinlikleri kapsamında düzenlenen “Pandemi Sonrası Yükseköğretimde Dijitalleşme: Beklenen Değişim ve Dönüşüm Süreçleri Paneli”ne katılan Özvar panelde bir konuşma gerçekleştirdi.
Hâlihazırda Anadolu Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi bünyesinde açıköğretim ve uzaktan öğretim fakültesi bulunduğunu hatırlatan Özvar, bu kurumların yükseköğretim sistemimize değerli hizmetler sunduğunun altını çizdi. Pandemi dönemiyle birlikte önemi daha iyi anlaşılan açıköğretim ve uzaktan öğretim sistemlerinin, dünyadaki gelişmeler doğrultusunda uyarlanmasının ülkemiz eğitim sistemi açısından önemli bir hedef olduğunu ifade eden Özvar, “Dijital dönüşümün yükseköğretim kurumlarında etkin bir şekilde yürütülebilmesi ancak farklı türden dijital yeteneklerin dikkate alınarak bu doğrultuda dijitalleşme çalışmalarının gerçekleştirilmesi, dijitalleşmenin ölçülmesi, değerlendirilmesi ve kurumun olgunluk düzeyinin belirlenmesi ile mümkündür. Bu açıdan yükseköğretim kurumları mevcut değişimin getirdiği yeniliklere ayak uydurarak dijital dönüşümlerini güncel teknolojiler ile sürdürmeye çalışmalıdır.” diye konuştu.
ÖNEMLİ BİR ADIM
Bu kapsamda YÖK tarafından hayata geçirilen dijital dönüşüm projesinin dijitalleşmede atılan önemli bir adım olduğunu söyleyen YÖK Başkanı ÖZVAR, bu doğrultuda birçok üniversitede dijital dönüşüm odaklı merkezlerin kurulduğunu ve insan kaynağının dijital çağa uyumlu eğitimlerle donanımlı hale getirilmesine yönelik dijital okuryazarlık dersleri, dijital dönüşüm konferans ve seminerleri ile sanayi-akademi iş birliklerinin gerçekleştirildiğini sözlerine ekledi.
"ÖĞRETİM ELEMANLARI DERSLERİNDE YER VERMELİ"
Yükseköğretim kurumlarında dijital dönüşüm sürecinde öğretim elemanlarına önemli roller düştüğüne dikkat çeken Özvar, “Özellikle teknoloji ile desteklenmiş öğrenme ortamlarının tasarımında, geliştirilmesinde ve kullanılmasında yeni roller üstlendikleri malumunuzdur. Bu bağlamda öğretim elemanları teknolojiyi etkin bir şekilde kullanmayı öğrenmeli ve derslerinde yeni teknolojilere yer vermelidir. Ayrıca teknolojiyi öğretim süreçlerine daha fazla dahil etmeli, değerlendirme süreçlerinde farklı stratejiler geliştirmeli ve teknolojik açıdan gelişen yükseköğretim kurumlarına ayak uydurmalıdır. Öğretim elemanlarının, dijital dönüşüm ve teknoloji entegrasyonu süreçlerinde üniversiteler tarafından desteklenmesi gerekmektedir.” dedi.
"TEMEL AMACIMIZ AÇIK, UZAKTAN VE HİBRİT MODELLERİ ÇEŞİTLENDİRMEK"
Dünyada gerçekleşen dijital dönüşümlere paralel olarak, başta Anadolu Üniversitesi olmak üzere birkaç üniversitemizde uygulandığı haliyle açıköğretimin mevcut biçiminin güncellenmeye ve çeşitlendirmeye ihtiyacı olduğunu belirten YÖK Başkanı Özvar şöyle devam etti:
“Daha önemlisi, Türkiye’de açıköğretimin payı hem önlisans hem de lisans düzeyinde oldukça yüksektir. Önlisans düzeyinde açıköğretimin payı 2020-2021 öğretim yılında %73 olmuştur. Lisans düzeyinde ise açıköğretimin payı %52’dir. Bu oranlar oldukça yüksektir. Açıköğretim programlarını dönüştürme yoluyla mevcut payı önümüzdeki yıllarda azaltmayı hedefliyoruz. Yüksek lisans ve doktora düzeyindeki uzaktan eğitim programlarının payının ise artırılmasını hedefliyoruz. Bu çerçevede temel amacımız, açık, uzaktan ve hibrit modelleri çeşitlendirmektir.”
ÖĞRENCİLERLE BULUŞMA
Anadolu Üniversitesi Türk Dünyası Bilim Kültür ve Sanat Merkezi'nde öğrencilerle bir araya gelen Özvar, öğrencilerle buluşmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Öğrencilerden gelen soruları cevaplayan Özvar, Son yıllarda NFT ve blockchain gibi teknolojilere ilişkin üniversitelerde bölümler açılmasına ilişkin taleplerin olduğunu dile getirdi. Özvar “Son yıllarda en çok talep edilen alanlar bunlar. En çok hoca ihtiyacı duyduğumuz alanlar. Buraya nereden geliyor? Ya matematikten geliyor hocalar ya bilgisayar mühendisliğinden ya yazılım mühendisliğinden geliyorlar. Bu bölümlerde okuyan arkadaşlar 3'üncü, 4'üncü sınıflarda bir işe angaje oluyor. İyi de yapıyorlar. Dolayısıyla akademik çalışmaya, deyim yerindeyse pek gelmek istemiyorlar. Ciddi bir hoca açığı duyuyoruz şu anda. Doğrudan bu temaları da içeren bölüm ya da programlar tasarlıyoruz." ifadelerini kullandı.
"ADANMIŞLIK YOKSA BİLİM İNSANI OLMAK ÇOK ZOR"
YÖK Başkanı Özvar, bir öğrencinin "Akademik kariyer yapmak isteyen öğrencilere önerileriniz nelerdir?" sorusu üzerine şunları söyledi:
"Akademik kariyer, büyük ölçüde akademik başarıya dayanıyor. En az bir yabancı dile ihtiyaç var. Bir de çok okumayı sevmeniz lazım. Merak... Merak çok enteresan bir şey. İnsanoğlunun fıtratına, tabiatına konulan en kıymetli değerlerden bir tanesi. Merak lazım. Bakış açıma göre akademisyen olmanın ilk şartı, insanın adanmış olması lazım. Ne çalışmak istiyorsanız, hangi alanda çalışmak istiyorsanız kendinizi o alana adamanız gerekiyor. Adanmışlık yoksa bilim insanı olmak çok zor. Ömrünüzü bir şey için feda edeceksiniz. Akademisyenliği seçecek arkadaşların önce bundan sonraki hayatını yani lisans eğitimi bittikten sonraki hayatınızı o alana, nerede çalışacaksanız, feda etmeye karar vermeniz lazım. Bu yoksa ilim insanı olmak mümkün değil. Nerede çalışma yapmak istiyorsanız o alanın en iyileriyle tanışmak, onlarla görüşmek, onlarla bir arada olmayı tercih edin."
UZAKTAN EĞİTİMDE YENİ DÖNEM: ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE DUYURULACAK
Çevrim içi eğitimin öğrenciler üzerinde bazı etkilerinin olduğu ve bunun nasıl aşılabileceği sorusu üzerine Özvar "Online derslerin kampüs hayatını ikame edemeyeceğini hepimizin bilmesi lazım. Seçimlik dersler online yürüyebilir. Çünkü orada gönüllülük var. Bir de gerçekten fiziken yürütülmesi zor olan dersler olabilir. İşte onların da mutlaka online olarak yöneltilmesi lazım. Anadolu Üniversitesine imkânları dolayısıyla gelemeyecek öğrenciler olabilir. Yolculuk problemi, salgın olabilir. O zaman bence bunu çok ciddi bir şekilde uygulamaya koyabiliriz. Online eğitim artık bizim kampüs hayatımızın bir parçasıdır. Artık bunu çıkaramayız ama bunun oranını, şeklini iyi kontrol edebilmemiz lazım. Uzaktan eğitimin yeni şeklini önümüzdeki günlerde inşallah üniversitelerle paylaşacağız, duyuracağız." diye konuştu.