Misak-I Milli Nedir? Misak-I Milli Sınırları Ve Kararları Nelerdir?
Misak-ı milli, I. dünya savaşı sonrasında Türklerin yaşaması için belirlenen sınırlardır. Son Osmanlı Mebusan Meclisi 17 Şubat 1920 senesinde misak-ı milli sınırlarını açıklamıştır.
28 Ocak 1920 senesinde oy çokluğu ile kabul edilen misak-ı milli kararları 17 Şubat 1920 senesinde halka açıklanmıştır.
Misak-ı Milli Nedir?
Misak-ı milli Kurtuluş savaşı döneminde ortaya çıkmış olan bir kavramdır. Türkçe anlamı ulusal yemin ya da ulusal ant anlamlarına gelir. Politik bir bildiri olarak kabul edilen misak-ı milli Osmanlı devletinin parlamentosu olarak da bilinen meclis-i mebusan tarafından kabul edilmiştir. 28 Ocak 1920 senesinde oy çokluğu ile kabul edilen misak-ı milli kararları 17 Şubat 1920 senesinde halka açıklanmıştır. Misak-ı milli ahd-ı milli, milli misak ya da peyman-ı milli olarak da bilinir. Antlaşma anlamına gelen misak kelimesi Arapça bir kelimedir.
Misak-ı Milli Sınırları ve Kararları Nelerdir?
1.Dünya savaşından sonra Osmanlı Mebusan Meclisi tarafından kabul edilmiş olan sınırlar Kıbrıs, Deyr-i zor, Musul vilayeti, Musul, Kars, Ardahan, Musul, On iki ada ve Batı Trakya'dır. Misak-ı milli kararları ise şu şekildedir:
Misak-ı milli bütündür ve ayrılması mümkün değildir.
Mondros'tan sonra işgal edilen yerlerin geleceği halk oylaması ile kararlaştırılacaktır.
Ülkenin tam bağımsız olması ve esastır ve bu konuda hiçbir kısıtlama kabul edilemez.
Batı Trakya'nın durumuna da halkın oyları ile karar verilecektir.
Ardahan, Kars ve Batum'da oylama yapılarak şehirlerin geleceğine halk karar verecektir.
İstanbul ve Marmara denizinin güvenliği için tehlikeden uzak tutulacaktır.
Boğazlar ticarete açık kalacaktır.
Misak-ı Milli Nasıl Kabul Edildi?
Tüm uyarılara rağmen İstanbul'da toplanmış olan misak-ı milli ile Türk milletinin bağımsızlık beyannamesi ilan edilmiş ve halka açıklanmıştır. Misak-ı milli oy çoğunluğu ile kabul edilmiş ve daha sonra da sınırlar konusunda kesin olan bildiri yayınlanmıştır. Basılıp kamuoyuna dağıtılan bildiri İtilaf devletlerinin tepkisini çekmiş ve sonucunda da İstanbul'un işgal edilmesine sebep olmuştur.
Meclisin açılacağı duyurulduğu zaman İngiltere kendi aleyhlerinde karar verilmeyeceğini düşünmüştür. Bu nedenle de Misak-ı milli ilan edilene kadar buna karşı çıkma gereği duymamıştır. İlan ile beraber gerçekleştirilen işgal sonucunda meclis doğal olarak kapatılmıştır. Hem başkent tehdit edilmiş hem de 16 Mart 1920 senesinde Sevr antlaşması imzalatılmaya çalışılmıştır. Bunun üzerine dönemin hükümeti istifa etmiş ve hükümet başkanı Damat Ferit Paşa olmuştur.
Misak-ı Millinin Önemi
Misak-ı milli kararları halkın iradesi ile ortaya çıkmış ve kabul edilmiş maddelerdir. Ayrıca Misak-ı milli Türkiye Cumhuriyeti'nin de kuruluş belgesi olarak kabul edilir. Her şeyden önce meclis kararı olan Misak-ı milli halkın kararlarıdır ve halkın bağımsızlık duygusunu içerir. Tam bağımsız bir millet olan Türkler hakkı olan her şeyi misak-ı milli kararları ile almayı istemiştir.
İlerleyen dönemlerde de Mustafa Kemal ve Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümeti dış politikadaki duruşunu da bu tutumda yapmıştır. Misak-ı milli tamamen Türk halkının kararıdır ve bağımsızlık duygusu içerir.