Liselerde 2. dönem sınavları ne zaman? Okullar ne zaman tatil olacak?
MEB açıkladı. Lise 2. sınavlar ile ilgili detaylar belli oldu. Binlerce öğrencinin gözü MEB tarafından açıklanacak sınav tarihlerindeydi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın yayınladığı sınav takvimine göre, birinci döneme ilişkin sınavları yapamamış olan okullar ikinci dönemin birinci sınavlarını Nisan ayında tamamlayacak. Peki, Lise sınavları ne zaman? Lise 2. sınavlar ne zaman? 2. sınavlar ne zaman lise? Lise sınavları iptal mi? Bu sene kalma var mı 2021? İşte lise sınavlarına ilişkin tüm detaylar...
'Lise 2. sınavlar ne zaman?' sorusu binlerce lise öğrencisi tarafından merak edilen konuların başında geliyor. Koronavirüs nedeniyle yapılamayan lise sınavları kontrollü normalleşme olarak adlandırılan yerinde karar dönemi ile birlikte yeniden gündem oldu. Binlerce öğrencinin sınavı nisan ayında tamamlanacak. Peki, Lise sınavları ne zaman? Lise 2. sınavlar ne zaman? 2. sınavlar ne zaman lise? Lise sınavları iptal mi? Bu sene kalma var mı 2021? İşte lise sınavlarına ilişkin tüm detaylar...
SINAVLAR İPTAL OLUR MU?
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, okullardaki sınavların durumuna ilişkin sorulara yanıt vererek iptale ilişkin bir kararın olmadığını ifade etmişti. Bakanlık tarafından daha önce illerin durumuna göre kararların alındığı ifade edilmişti. Fakat sınavların iptaline, ertelenmesine dair bir karar bulunmuyor.
LİSELERDE İKİNCİ SINAVLAR OLACAK MI?
Milli Eğitim Bakanlığı, normalleşme süreci başlangıcında yüz yüze eğitime dair kritik açıklamada bulundu ve sınavlara ilişkin detayları açıkladı. Buna göre; Ortaöğretim kurumlarında sorumluluk sınavları ile birinci döneme ilişkin yapılamayan sınavlar, eğitim kurumlarında yüz yüze olacak. Sınavların takvimi 8 Mart Pazartesi gününden itibaren üç haftayı geçmeyecek şekilde eğitim kurumu alan zümre başkanları kurulunca belirlenip planlanacak. Eğitim kurumu müdürlüklerince gerekli tedbirler alınarak sınavların uygulanması sağlanacak. Birinci döneme ilişkin iş ve işlemler 26 Mart Cuma gününe, sorumluluk sınavlarına ilişkin tüm iş ve işlemler ise 31 Mart Çarşamba gününe kadar e-Okul sistemine işlenerek tamamlanacak. 2020-2021 eğitim ve öğretim yılının birinci dönemine ilişkin sınavlarını tamamlamış olan okullar ikinci dönemin birinci sınavlarını 8-26 Mart 2021 tarihlerinde, birinci döneme ilişkin sınavları yapamamış olan okullar, ikinci dönemin birinci sınavlarını 29 Mart-16 Nisan 2021 tarihleri arasında tamamlayacak.'' denildi.
ZİYA SELÇUK'TAN TATİL AÇIKLAMASI!
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, "Öğrencilerimizi 2 Temmuz'a kadar okulda tutmakla ilgili planlama çalışmaları var. Ara tatil yok." dedi. Selçuk, (Kovid-19) salgını döneminde eğitimde merak edilenlere ilişkin soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu. İstifa edeceği söylentileri iddialarının hatırlatılması üzerine Selçuk, şöyle konuştu:
"Twitter hesabımla Instagram hesabımda biraz farklılık var. Genelde Milli Eğitimle ilgili konuları Twitter üzerinden resmi bir kanal gibi kullanıyorum. Instagram'da da herhangi bir siyasi ya da başka konulardaki uzmanları başından beri takip etmiyorum. 'Çıkarmış' denince sanki eskiden vardı da çıkarmış gibi bir algı oluşturuluyor. Bu eskiden de yoktu. Dolayısıyla çıkarmış olmak söz konusu değil. Tamamen mantıksız ve bir şekilde karmaşa oluşturmak ya da fitneye yol açmak için basit bir amaç. Kurumsal olarak 'Asılsızdır' diye bir tweet attık. Çok bilinmeyen küçük bir siteden çıkmış ve yayılmış. Hiç önemsemedim."
OKULLARIN DURUMU NE OLACAK?
"Vaka sayılarının artması halinde okulların durumu ne olacak?" sorusuna Selçuk, "Geçen sene martta söylediğimiz bir şey vardı. Duruma göre kısmi açılma, kısmı kapanma, tamamen kapanma ya da yerinde kararla şehir bazlı açılıp kapanabilir diye. Böyle bir senaryo sunmuştuk. Süreç bizi bu dördüncü senaryoya getirdi. Şu anda yerinde karar süreci başladı. Okullar, hava durumuna bakıp 'Bugün açalım, yarın kapatalım' biçiminde kurumlar değil, biraz geçişkenlik içeren kurumlar ve sosyal hayatın kendi devinimini isteyen kurumlar. O yüzden valilikler şehirlerindeki il hıfzısıhha kurullarıyla beraber yapılan istişarelerde duruma somut olarak bakıp yerel kararlar alabilirler. Bizim buradaki beklentimiz çocukların ani 'Gittin geldin, açıldı kapandı.' şeklinde değişikliklere maruz kalmaması." diye konuştu.
Koronavirüs risk haritasında geçen hafta orta riskli (sarı) kategoride olan Ankara'nın bu hafta yüksek riskli (turuncu) kategoriye, İstanbul'un ise yüksek riskliden (turuncu) çok yüksek riskli (kırmızı) kategoriye geçtiği hatırlatılarak, bu illerde okulların kapatılıp kapatılmayacağını kimin açıklayacağının sorulması üzerine Selçuk, açıklamanın valilikler nezdinde yapılacağını söyledi. Bakan Selçuk, vaka sayıları yüksek olan bazı ülkelerde okulların kısmen ya da tamamen açık olduğunu aktararak, Türkiye'nin okulların açılması konusunda çok ihtiyatlı davrandığını, gerekli koşulların oluşturulması için beklediklerini ifade etti.
OKUL BAŞARI PUANLARI KALDIRILACAK MI?
Okul başarı puanı Okul başarı puanının bu yıla özel olarak kaldırılması yönünde taleplerin olduğunun belirtilmesi üzerine Bakan Selçuk, "LGS'ye ilişkin olarak şunu söyleyebilirim; bizim yaptığımız çalışmalar şunu gösteriyor, bir öğrencinin normal dönemde çalışma disiplini, alışkanlığı neyse uzaktan eğitim döneminde de aşağı yukarı onu gösteriyor. Bunu şunun için söylüyorum, çocukların bu tür durumlarla ilgili etkilenmeleri istatistiksel olarak manidar dediğimiz bir çerçevede çok büyük farklılıklar oluşturmuyor." diye konuştu.
ÖĞRENCİLER İKİ DÖNEMDEN DE SORUMLU!
Öğrencilerin öğretmenleri tarafından tanındığını dile getiren Selçuk, şu anda bir kılavuz hazırlığı içerisinde olduklarını, Eğitim Bilim Kurulu'nun buradan bir görüş ortaya çıktığını, kılavuz yayınlandığında ayrıntıların görülebileceğini aktardı.Bakan Selçuk, bu yıl öğrencilerin sınavda iki dönemden de sorumlu tutulmasına ilişkin bir soru üzerine, geçen yıl mart ayında okullar kapandığında ellerinde hiçbir şey olmadığını ancak şu anda EBA, DYK kursları, hafta sonu sınav gruplarına özel iki kanalda ders anlatımı, öğrencinin kendi öğretmeninden canlı ders alma imkanı, EBA Destek Merkezi, Akademik Destek Yazılımı, video kütüphanesi gibi öğrencinin ulaşabileceği birçok imkanın bulunduğunu dile getirdi.Selçuk, geçen sene bu imkanların hiçbirinin olmadığını, bu yıl ise birçok imkan bulunduğunu ve öğrencilerin iki dönemden de sorumlu tutulduğunu aktardı.
LGS NASIL OLACAK?
LGS sorularının kısalıp, kısalmayacağı yönündeki soruya da Bakan Selçuk, LGS için çıkan örnek soruların geneline bakıldığında paragraf sorularının çok azaldığının fark edileceğini belirtti. Selçuk, bu seneye has olmak üzere dil bilgisinden soru sormayacaklarını, daha çok akıl yürütme, muhakeme, tahmin becerisi gibi beceriler üzerinden soru sorulacağını ifade etti.
Selçuk, "Bu sınavda okuduğunu anlamayı çok önemsiyoruz. Bunu ölçeceğiz. Eğer okuduğunu anlama becerisi yüksekse kitap okuması çok fazladır. Bu tür soruların geçen seneye göre çok çok azaldığını görecekler." diye konuştu.
İki yıldır uluslararası taksonomi kullandıklarını, bunların PISA ve TIMSS sınavlarında olan standartlar olduğunu aktaran Selçuk, bu standartların da ezberi gerektirmediğini söyledi.
Okuduğunu anlama noktasında bütün şehirlerde okuma kampanyalarının başladığını ve bu konunun çok öne çıktığını dile getiren Bakan Selçuk, "Biz geçen sene PISA'da, bu sene TIMSS'te birden bire büyük bir başarı elde ettik ve bunu uluslararası kuruluşlar da onaylayıp da söylediği için rahat konuşuyoruz, bunu daha da ileriye taşıyacağız.
Niye, bu alt yapı çalışmalarımızdan dolayı. Önümüzde yeni müjdeler var uluslararası verilerle ilgili. Onlar da gelecek yakında inşallah. Bunu yapabildiğimizi göstermiş olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz ve daha ileri taşıyacağız, veriler onu gösteriyor." değerlendirmesini yaptı.
İMKANI OLDUĞU HALDE KATILMAYAN ÖĞRENCİLER VAR!
Selçuk, "Özel okul ile devlet okulu arasında eşitsizlik var mı yok mu? Ya da varsa ortadan nasıl kaldırabilirsiniz?" şeklindeki soruya da "2023 eğitim vizyon dokümanında bizim söylediğimiz bir şey var. Türkiye'de okullar arasındaki öğrenme ve imkan farkı yüksek. Diyelim ki AB ortalamasına göre ciddi bir yükseklik var bizde. Yani birinde yüzde 10'ların altında, birinde yüzde 70'e yakın bir fark var. Bu fark kapanmadıkça sınav temelli bir sistem ortadan kalkmaz. Yani okulların imkanlarının ve öğrenme farklarının azaltılması lazım." yanıtını verdi.
Bu kapsamda yürüttükleri çalışmalara ilişkin bilgi veren Selçuk, şöyle devam etti:
"Alttakini ortaya çekerek bir baz oluşturma amacımız var. Baz oluşmadan kalite konuşulmaz. Önce baz oluşacak, ondan sonra kaliteden söz edeceğiz. Özel ve devlet okullarının farkı ya da devlet okullarının kendi arasındaki farkına baktığımızda, bu aslında genel sosyoekonomik durumundan farklı bir durum değil. Bu 10, 30, 50 sene önce de, salgın öncesinde de salgında da bu böyle. Küresel salgın eşitsizliğin azalmasına hizmet etti.
Şundan dolayı, bir çocuk isterse gerçekten çok kaynak var. Çalışmak isterse... Burada şunu sormak lazım, mesela bilgisayarı olduğunu bildiğimiz, evinin ortamının belli standartların üzerinde olduğunu bildiğiniz ama 'canım istemiyor' diyerek derse katılmayan milyonlarca çocuk var. İmkan olduğu halde katılmayan çocuklarımız da var. İmkan bulamayanları geçen sene mart ayında ilk ben söyledim. '1,5 milyon çocuğumuzun yarısına yakınının televizyon, bilgisayar sorunu var' dedim ki onların tamamını hallettik. Şu anda televizyon sorunu yok, bilgisayar sorunu olan kısmen hala var. 740 küsur bin, 25 GB internet de var. Bunu daha da artıracağız."