Ve döndü... Suudi Prens çıldıracak!
Kral Selman bin Abdülaziz'in hayattaki tek öz kardeşi olan Prens Ahmed bin Abdülaziz'in ülkeye dönüşü, Prens Muhammed bin Selman'ın iktidarını dengelemeye yönelik bir adım olarak yorumlandı.
Suudi Arabistan'da Kral Selman bin Abdülaziz'in Londra'da yaşayan kardeşi Prens Ahmed bin Abdülaziz'in gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul'daki Suudi Arabistan Konsolosluğunda öldürülmesiyle ortaya çıkan krizin ardından ülkesine döndüğü bildirildi. New York Times gazetesinde yer alan habere göre, Kral Selman'ın hayatta kalan son öz kardeşi Prens Ahmed, emeklilik günlerini geçirdiği Londra'dan Riyad'a döndü.
Prens Ahmed'in dönüşünün, Kaşıkçı'nın öldürülmesindeki olası rolü nedeniyle uluslararası tepkilerin hedefinde olan Kral Selman'ın oğlu, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın iktidarını dengelemeye yönelik bir hamle olabileceği değerlendirmesi yapılıyor.
Prens Ahmed'in dönüşü üzerine sosyal medya hesabı Twitter üzerinden paylaşım yapan Suudi Prens Faysal bin Turki bin Faysal, "Efendim (babam) Prens Ahmed bin Abdulaziz hoşgeldiniz. Gelişinle Riyad aydınlandı" ifadelerini kullandı.
Kral Abdülaziz'in eşi Hussa bint Ahmed al-Sudairi'nden olan 7 erkek çocuğun sonuncusu Prens Ahmed, Kraliyet ailesi içinde ağırlığı bulunan bir figür olarak görülüyor. Prens Ahmed bu 7 kardeş arasında tahta oturmayan tek kişi durumda.
Aslında Suudi veraset geleneği sonraki erkek kardeşi taht varisi olarak konumlarken, Kral Selman'ın oğlu Prens Muhammed kraliyet tarihinde ilk defa veliaht prens ilan edilmişti. Veliaht Prens, babasının kral olmasıyla krallığın idaresinin fiili olarak tek başına yürütür hale gelmişti.
Daha önce İçişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yapan 76 yaşındaki Prens Ahmed, emeklilik günlerini Londra'da geçiriyordu.
- Kaşıkçı cinayeti Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'dan, 2 Ekim'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğuna girdikten sonra haber alınamadı.
Türk yetkililerin inceleme başlatarak olayın üzerine gitmesiyle Kaşıkçı'yı öldürmek üzere Suudi Arabistan'dan konsolosluğa özel bir infaz timi geldiği, cesedin yok edilmesi için ormanlık alanda keşif yapıldığı ve binadaki delillerin karartılmaya çalışıldığı detaylar ortaya çıktı.
Dünya gündeminin ön sıralarına yerleşen bu gelişmeler üzerine, Suudi Arabistan yönetimi 18 gün sonra gazetecinin konsoloslukta öldürüldüğünü kabul etmek zorunda kaldı. Suudi tarafının olayın planlı bir cinayet olmadığı iddiası ise uluslararası kamuoyunda kabul görmedi. Çok sayıda ülkeden tepkiler devam etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "planlı cinayet"in talimatı veren kişiye kadar tüm ayrıntılarının açıklığa kavuşturulması gerektiğini vurguladı.
ABD Başkanı Donald Trump ise bir taraftan Suudi Arabistan'a yaptırım uygulanabileceğini dile getirirken diğer taraftan ikili ilişkilerini bozmak istemediği sinyali verdi.
Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı arayarak gerekli işbirliğini yapma sözü verirken, Riyad'daki başsavcılık cinayetin planlı olduğunu açıkladı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan dün yapılan açıklamada, "Maktul Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018 tarihinde, evlilik işlemleri için girdiği Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu'nda, daha önceden yapılan planlama doğrultusunda, başkonsolosluk binasına girer girmez boğularak öldürülmüştür. Cesedi, boğularak yine önceden yapılan planlama doğrultusunda parçalanarak yok edilmiştir." ifadeleri kullanılmıştı.