Gazete Vatan Logo

Uzman yorumu: 'Faciayı önlemek için...'

Maden ocakları güvenliği konusunda uzman Günther Apel, erken uyarı sistemlerinin olması halinde Soma’daki facianın önlenebileceğini belirtti. Apel, yetkili makamların kusurlarının da rol oynadığına inandığını söyledi.

Maden ocakları tekniği ve güvenliği uzmanı Günther Apel Deutsche Montan Technologie adlı firma bünyesinde görev yapıyor. Firma, maden ocaklarındaki güvenlik standartlarıyla ilgili uluslararası çapta denetimlerde bulunuyor. Ayrıca madenlerde mühendislik, planlama işleri konusunda da danışmanlık hizmetleri veriyor.

'TÜRKİYE'DEKİ TEKNİK ESKİMİŞ'

Geçmişte Zonguldak madenlerinde de uzman olarak görev yapmış olan Günther Apel Türkiye'deki madenciliği yakından tanıyan bir isim. Soma'daki facianın Türkiye madenlerindeki genel güvenlik eksikliğinden mi kaynaklandığı sorusuna yanıt olarak toptancı yaklaşımlardan kaçınmak gerektiğini söylüyor. Apel, Türkiye'deki kimi madenlerde güvenlik açığı olduğunu kimilerinde ise bunların bulunmadığını söyledikten sonra şu uyarıyı yapıyor:

“Türk madenciliğinde kullanılan kömür çıkartma tekniğinin görece eskimiş ve basit olduğunu unutmamak gerek. Ve kömür çıkartma tekniği ile güvenlik tekniği arasında bu tür maden ocaklarında çok yakından bir bağ vardır. Muhtemelen günümüzde teknik açıdan güvenli tesislerde bulunan erken uyarı sistemleri bu ocakta bulunmuyordu. Muhtemelen trafonun derece derece ısınması ya da yanması bu yüzden zamanında fark edilemedi. Günümüzde güvenlik açısından iyi donatılmış maden ocaklarında böyle bir gelişmeyi, uygun sensörler aracılığıyla tespit etmek ve bu tarz kazaların önüne geçmek mümkün.”

'YETKİLİ MAKAMLARIM İHMALİ'

Soma'daki facia sonrasında maden ocağının ne ölçüde denetimden geçirildiği de Türkiye kamuoyunda sorgulanıyor. Alman madencilik güvenliği uzmanı Günther Apel, resmi makamların da olayda sorumluluğu bulunduğunu tahmin ettiğini belirtiyor ve denetimlerin sıkı bir şekilde yapılması gerektiğini vurguluyor: "Yetkili makamların kusurlarının da faciada rol oynadığını tahmin ediyorum. Madeni işleten şirket, onu denetleyen yetkili makam ve prensipte bilirkişileri olan, kontrolleri yapan kuruluş arasında üçlü bir ilişki söz konusudur. Bu üçlü kombinasyon elbette doğru düzgün işlediği takdirde, ülkede belirlenen güvenlik standartlarının istenen seviyede olmasını güvence altına alır."

'TÜRKİYE, GÜVENLİK STANDARTLARINDA ORTALARDA'

Soma faciası Türkiye'de madenciliğin uluslararası güvenlik standartlarına uygun olup olmadığını da tartışmaya açtı. Günther Apel güvenlik konusunda dünyada bir sıralama yapılacak olsa Türkiye'nin hangi sırada yer alacağına şu yanıtı veriyor: “Bir yanda güvenlik tekniğinin yüksek derecede olduğu, Almanya’yı aralarında sayabileceğimiz Batılı maden ocakları var. Diğer yanda da ise güvenlik seviyesinin hiç kuşkusuz Türkiye’den daha altta olduğu üçüncü dünya ülkeleri, gelişmekte olan ülkeler var. Sanıyorum Türkiye ortalarda bir yerde yer alıyor.”
DW Türkçe

Haberin Devamı