Uganda'dan Türk girişimcilere çağrı

Uganda Devlet Başkanı Yoweri Kaguta Museveni, sanayide, ekonomide, kültür ve sanatta gelişmiş İslam ülkelerine,
"Buyurun Afrika'ya gelin, yatırım yapın. Afrika'da, çok cazip yatırım alanları bulunuyor" çağrısında bulundu.

Uganda Devlet Başkanı Museveni, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin, 3. dünya ülkeleri üzerinde nüfuz artırma gayreti içine girdiklerini ifade ederek, "Tabii biz, bu sömürüye ve işgale fırsat veriyoruz. Çünkü biz, sorumluluklarımızı yeteri kadar yerine getirmiyoruz" dedi.

Bu sömürüye karşı İslam ülkelerinin birlikte hareket etmelerini, gerektiğinde bunun için ilgili kurum ve kuruluşların harekete geçmesini isteyen Museveni, gelişmiş ülkelerin nüfuz artırma gayretlerine ancak gelişmiş ekonomilerle "dur" diyebileceklerini kaydetti. 3. dünya ülkelerine yatırım yapmaları konusunda gelişmiş İslam ülkelerine çağrıda bulunan Museveni, "Buyurun
Afrika'ya gelin, yatırım yapın, Afrika'da çok cazip yatırım alanları bulunuyor" diye konuştu.

Museveni, İslam Kalkınma Örgütü Parlamento Başkanları (İKÖPAB) 6. Konferansı'ndaki konuşmasında, bu toplantıların bir stratejik hedef ortaya koyması, özellikle 3. dünya ülkesi olarak telaffuz edilen ve Afrika'da yer alan
İslam ülkelerinin ekonomik kalkınmalarına katkıda bulunması gerektiğini ifade
etmişti.


-YERALTI ZENGİNLİĞİ VAR AMA İŞLETEMİYOR-

A.A muhabirinin Uganda'da görüştüğü çevrelere ve izlenimlerine göre; 30
milyon nüfusa sahip ülke, uranyum, altın, bakır, alüminyum, krom, petrol gibi pek
çok yeraltı kaynağına sahip. Ancak, ülkenin bu kaynakları yeryüzüne çıkartıp
işletecek tesisleri bulunmuyor.

Uganda'nın iki büyük kenti olan Entebbe ve Başkent Kampala'da şehrin alt
yapısında sorunlar yaşanıyor. Kent merkezinde asfalt yollara rastlamak neredeyse
mümkün değil. Araçlar, dar, tozlu ve topraklı yollarda seyrediyor. Yol, su ve
elektrik şebekesi kent merkezlerinin ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak. Sık
sık elektrik kesintileri yaşanıyor, su şebekesi yeterli olmadığı için su ihtiyacı
kuyulardan karşılanıyor. Ülkenin köy ve kasabalarında ise ne elektrik ne su ne de
ulaşımı sağlayacak yol var.

Türk müteahhitlerinin enerji başta olmak üzere inşaat sektöründe önemli
yatırımlar yapabileceği, yol, köprü, baraj, havalimanı ve elbette konut
inşaatında başarılı işler ortaya koyacağı belirtiliyor.


-TARIM VE HAYVANCILIK ÇİFTLİKLERİ KURULABİLİR-

Marmara denizinden 5 kat daha büyük, 6 bin 650 kilometre uzunluğuyla
dünyanın en uzun efsane nehri Nil'in asıl doğuşuna tanıklık eden Victoria gölüne
sahip ülkede, su kaynakları değerlendirilemiyor. İçme suyu ihtiyacını
karşılayacak barajları ve elektrik üretimini sağlayacak hidroelektrik
santralları, talebi karşılamaktan uzak.

Ekvator çizgisi üzerinde yer alan ve ılıman bir iklime sahip Uganda'da,
ortalama sıcaklık 20-30 derece arasında değişiyor. Dolayısıyla, ülke
topraklarının yüzde 25'i tarım arazisi olarak kullanılabilecek durumda. Ülkeye
has tropikal meyve ve sebzenin yanında Akdeniz havzasında yetişen (domates,
biber, salatalık, patlıcan, soğan, sarımsak, patates, pırasa, lahana, kavun,
karpuz, elma, portakal, mandalina v.s) tarım ürünlerini, bakir Uganda
topraklarında organik olarak yetiştirmek mümkün.

Bu ülkeye karpuzu 30 yıl önce bir Türk'ün götürdüğü ve karpuzun bugün en
yaygın ürünlerden biri haline geldiği anlatılıyor.

Uganda'da kiralanacak verimli arazilerde tarım üretimi yapılabileceği ve
büyük çiftlikler kurulabileceği kaydediliyor.

Ayrıca, hayvancılık sektöründe keçi, koyun ve dana besiciliğinin yanında
süt üretim ve tavuk çiftliklerinin kurulabileceği belirtiliyor. Modern tarım ve
hayvancılık teknikleri konusunda ülke, ciddi bir biçimde yabancı yatırımcı
bekliyor.

Uganda'da halen küçük sermayeli 100 kadar Türk iş adamı ticaret yapıyor.

Eski bir İngiliz sömürgesi olan ülkede, yabancı unsurlar içinde Hintliler
çoğunlukta. Ancak son yıllarda Güney Kore, Çin, İngiliz, İtalyan, Amerikan ve
Fransız şirketleri daha büyük yatırımların peşinde koşuyor.

Doğu Afrika'nın zengin tabiat varlıklarına sahip ülkesi Uganda'nın
nüfusu 30 milyon. 52 kabileden oluşan ülkede, her kabile kendi dilini konuşuyor.

Ancak ülkenin resmi dili İngilizce. Uganda'nın en büyük kabilesi olan Bagandalar
ülkeyi yönetiyor.

-BİR AİLEDE HER DİNE MENSUP BİRİSİNİ BULMAK MÜMKÜN-

Ülkede, yerel dinlerin yanında en büyük grubu Hristiyanlar sonra da
Müslümanlar oluşturuyor. Gerek Kampala gerekse Entebbe'de kendilerine has
kıyafetleriyle çok sayıda Hristiyan misyonerleri görmek mümkün. İslam dünyasından
ise Türkiye, İran, Libya, Malezya gibi ülkeler bulunmakta. İslam ülkeleri
arasındaki din ve ticaret yarışı ilginç bir seyir izliyor. Libya lideri Kaddafi,
başkent Kampala'ya büyük bir cami yaptırmış. Ugandalı çekirdek bir ailede, hem
Müslüman, hem Hristiyan hem de kendi yerel dinine mensup birisine
rastlanabiliyor.


-SİGARA İÇİLMEYEN ÜLKE-

Sigara tüketiminin (nüfusun yüzde 2'si sigara içiyor) dikkat çekecek
kadar az olduğu ülkede, AIDS'in sanıldığı kadar yüksek olmadığı belirtiliyor.

Ancak Dünya Sağlık Örgütü'nden daha fazla kaynak alabilmek amacıyla AİDS hasta
sayısının fazla gösterildiği ifade ediliyor. Afrika kıtasına has yoksulluğun ve
birçok hastalığın henüz yok edilemediği ülkede ortalama ömür 45 ile 50 yıl
arasında değişiyor.

Yiyecekler açıkta satıldığı ülkede, yemekler evlerin önünde kurulan
ocaklarda pişiriliyor. Yoksulluğa rağmen, otomobil ve cep telefonu kullanımındaki
yoğunluk dikkat çekiyor. Başkent Kampala'da mahalleler zengin ve fakir muhit
biçiminde henüz bölünmemiş. Şık ve lüks bir evin ya da apartmanın yanında
duvarları teneke kaplı veya tuğla ile örülmüş tek odalı evleri yanyana görmek de
mümkün. Yoksul evlerinin çoğunun penceresi demirli ancak camı yok. Ugandalı
zenginlerin yanı sıra orta halli olanların da evlerine mobilya girmiş durumda.


-UGANDALI KADININ SAÇ TUTKUSU-

Ugandalı kadının yerel giysileri artık belgesellerde kalmış gözüküyor.

Ugandalı kadın, günümüzün modern kıyafetlerini tercih ediyor. Hristiyan
misyonerlerin gelir elde etmek amacıyla Avrupa ülkelerinden getirdikleri ikinci
el kıyafetler ucuza satılıyor.

Ugandalı kadın, uzun saç özlemini perukla gideriyor. Seyrek ve uzamayan
saçlarına örgü ve kısa peruklarla kaynak yaptırıyor. Kaynak saç modası kentli
kadınlar arasında revaçta.

-BÜYÜKELÇİ 1 MART'TA GÖREVE BAŞLIYOR-

Öte yandan, Türkiye ile Uganda arasında başlatılan diplomatik ilişkiler
kapsamında, Türkiye'nin Uganda Büyükelçiliği'ne Ahmet Melih Ulueren'in ataması
yapıldı. Büyükelçi Ulueren, 1 Mart'ta görevine başlayacak. Diplomatik ilişkilerin
ardından, iki ülke arasında ticari ilişkilerin geliştirilmesi için karşılıklı
ticari heyetlerin ziyaretleri sağlanacak. Türk Hava Yolları (THY) seferlerinin
başlatılması için ön hazırlıklar yapılacak.