'Tutunamayanlar' İngilizce'de ve keşfedilmeyi bekliyor!
Türk edebiyatının sıradışı yazarlarından Oğuz Atay'ın ilk romanı "Tutunamayanlar", 35 yıl sonra kitabın adandığı Sevin Seydi tarafından İngilizce'ye çevrildi. Çevirinin baskısı yaklaşık iki hafta önce Olric Press adlı yayınevi tarafından yapıldı.
Kitap, 1970 yılında TRT Roman Ödülü'nü kazanmasının ardından, 1971 yılında Sinan Yayınları tarafından iki cilt olarak basılmış ancak okuyucular tarafından ilgi görmemişti.
Atay'ın 1977 yılında hayatını kaybetmesinden 7 yıl sonra, İletişim Yayınları tarafından tekrar basılan Tutunamayanlar, Ocak ayında 85. baskısını yapmıştı.
Tutunamayanlar'ın yazıldığı dönemde mühendis olarak çalışan Atay, kitabı iş çıkışlarında, kendisine yakın bir adreste oturan Sevin Seydi'nin evindeki daktiloda yazmış.
Sevin Seydi de Atay'ın daktilosunun yanında durup, bir gün başka bir dilde basılacağını düşünmeden, sadece bir oyun olarak bu sayfaları İngilizce'ye çevirmiş.
İngilizce basım nasıl gündeme geldi?
Kitabın İngilizce çevirisine kısa bir giriş yazısı yazan Maurice Whitby, İngilizce çevirinin uzun süredir var olmasına rağmen neden basılmadığını BBC Türkçe'ye anlattı:
"Sevin, İngiltere'ye geldiğinde çeviri eskizini bir yayınevine götürdüğünde kitabı inceleyen kişi ona tüm gece boyunca heyecenla uyumadan kitabı okuduğunu ancak kitabın basılmasının mümkün olmadığını söylemiş, Sevin de bu konudaki umudunu yitirmiş.
"Oğuz daha sonra tedavisi için 1977'de İngiltere'ye geldiğinde de tercüme konusu açılmadı, ölümünün ardından da bu defter kapanmış gibi gözüküyordu. Ancak Sevin'in daha sonra rastladığı bir mektupta Oğuz'un, kitabın İngilizce çevirisinin yapılmasını istediğini görmesi bu konuyu tekrar gündeme getirdi."
'Disconnected'
Peki "Tutunamayanlar"ın İngilizce karşılığı nasıl bulundu?
Maurice Whitby, belki de kitabın çevrilmesi en zor kelimesi olan "Tutunamayan" kelimesi konusunda ise Sevin Seydi'nin şansının yaver gittiğini belirtiyor.
Whitby'e göre, henüz kitabın meşhur Latince "Tutunamayan" tanımı "Disconnectus erectus"terimi ortaya çıkmadan önce Seydi ve Atay, "Tutunamayan"ın, "Disconnected" olarak İngilizceye çevrilmesi konusunda mutabık kalmışlar.
İki dilde daha basılmıştı
2002 yılında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) İngilizceye tercümesi yapılmasını önerdiği kitabın "Şarkılar" bölümünün çevirisi ise 2007 yılında Edinburgh Üniversitesi'nin düzenlediği Dryden Çeviri Ödülü'nü kazandı.
Almanca ve Flamanca'ya da tercüme edilen kitabın İngilizce baskısı ise şimdilik 1971 yılındaki ilgi görmeyen ilk baskısı ile benzer bir seyir izliyor.
Alışılagelmedik bir kitap olması nedeni ile henüz İngiliz edebiyat camiasının dikkatini çekmeyen kitaba ilgi gösteren tek kesim Atay'ın Türk okurları.
Kitabın bir bölümünün çevirisi ise şöyle:
[...]
King Solomon Speare'di adının İncilcesi:
Süleyman Kargı dosttur Türkçeye tercümesi.
Hamlet için Horatio neyse öyleydi bana.
Kıbrıs dolaylarından göçmüş anavatana.
Yıkık bir sur üstüne büyük, cesur ve mağrur.
Saplanmış bayrak gibi, Ankara'da oturur.
Selim Işık tek ve Türk. Ve duygulu, amansız.
Sabırsız ve olumsuz, yaşantısında cansız
Sanılırdı; gerçekti, hayır gerçek değildi.
Tutunamayanların tarihine eğildi.
[...]
[...]
King Solomon Spear - that is the Bible name:
Süleyman Kargı, friend we Turks translated.
Horatio to my Hamlet he became.
From Cyprus to the motherland migrated
He lives in Ankara: so, on City wall
A banner floats aloft, brave proud and tall.
Selim Işık, a Turk, solitary:
Sensitive, ruthless; angry yet dejected
Not living. Was this true? Just thought to be.
He sought the story of the Disconnected.
Words, loneliness gave life its salt, its taste;
Death and eternity he yearned to embrace.