Gazete Vatan Logo

Türkiye'ye kaçış sürüyor!

Sayı 4 bin 300'e ulaştı

Suriye’deki olaylar nedeniyle sınırdan geçerek Türkiye’ye sığınan Suriyeli sayısının 4 bin 300’e ulaştığı bildirildi.

Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu’dan sorumlu Müsteşar Yardımcısı Halit Çevik, Yayladağı Kaymakamı Tolga Polat ve beraberindeki heyetle, Suriyelilerin yurda
giriş yaptığı Güvecci Köyünde incelemelerde bulundu.

Çevik, burada yaptığı açıklamada, Ankara’dan konuyu yakından takip ettiklerini, gelişmeler hakkında anında bilgi aldıklarını ifade ederek, bir kriz
toplantısı yaptıklarını ve bu kapsamda bölgeye incelemelerde bulunmak üzere geldiklerini söyledi.

Suriye’den daha kaç kişinin geleceğine yönelik tahmini bir hesaplama yapmanın imkansız olduğunu, onların kendi ülkelerinde kalmak istediklerini
vurgulayan Çevik, "Biz hazırlıklarımızı zaten çok önceden tamamlamıştık. Eğer sınırdan geçip, Türkiye’ye sığınmak isterlerse, biz gereken kolaylığı sağlayacağız. Bu konuda rakam vermek doğru değil, rakam vermenin bile bir mesaj
niteliğinde olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle elimizden geldiğince rakam zikretmemeye çalışıyoruz" dedi.

Çevik, Türkiye’nin en zor zamanlarında bile, çok yüksek sayıda insanı misafir ettiğini, bunu yine yapabileceklerini belirterek, şu ana kadar Türkiye
sınırından giriş yapan Suriyelilerin sayısının 4 bin 300’e ulaştığını kaydetti.

Hatay’ın Altınözü Belediye Başkanı Cavit Alkan da Suriye’deki olaylardan kaçarak Türkiye’ye sığınmak isteyen herkese yardımcı olacaklarını söyledi.

Alkan, Vali Mehmet Celalettin Lekesiz ve Altınözü Kaymakamı Ali Aslantaş’ın koordinesinde, ilçelerine 2 çadırkent kurulduğunu, eski TEKEL binası
bahçesine kurulan Çadırkent’e Suriye’den gelen yaklaşık bin kişinin yerleştirildiğini bildirdi.

İlçelerine bağlı Boynuyoğun Köyünde Kızılay tarafından kurulan üçüncü Çadırkent’e henüz sığınmacıların yerleştirilmediğini, ancak çadırların hazır hale
getirildiğini ifade eden Alkan, şöyle devam etti:

"Devletimiz güçlü. Kapımıza kadar gelen ayrıca akrabalık bağları bulunan Suriyelilere kapımızı sonun kadar açık tutuyoruz. Valilik koordinesinde tüm
hazırlıkları tamamladık. Özellikle Kızılay tarafından Boynuyoğun köyünde üçüncüsü kurulan Çadırkent bin çadır kapasiteli. Burada 5 bin kişi konaklayacak şekilde
hazırlık yaptık. Ayrıca, sığınmacıların, enerji, su, tuvalet, güvenlik, sağlık, yiyecek, giyecek gibi tüm sorunlarını çözümleyecek kapasitemiz var. Dileğimiz
kardeş ve dost ülkede yaşanan sorunların bir an önce bitmesidir."

Alkan, Suriye’nin Cisr Eş Şuğur kasabasındaki olayların, Altınözü ve Hatay’ın diğer ilçelerinde Suriye’de akrabaları bulunanları huzursuz ettiğini, endişeli bekleyişlerinin sürdüğünü kadetti.

SINIRDA İNSANLIK DRAMI

SURİYE’de çıkan olaylarda askerlerin baskısında korkarak kaçıp Türkiye sınırına 1 kilometre uzaklıktaki Hırıptıjöz Köyü’ne kadar gelen Suriyelilerin dramanı bölgeye giden DHA muhabirleri tanıklık etti. Ağaçlar arasına kurdukları derme çatma çadırlarla sefalet içinde yaşayan Suriyeliler, umutlarının Türkiye olduğunu söylüyor. Burada rastladığımız, Cisr eş Şuğur’u ve Hama kentlerinden görev yaparken, halkın üzerine ateş etmeleri istendiği için ordudan kaçtıklarını söyleyen askerler, rejim karşıtı gösteriye katılanların öldürüldüğünü, tecavüz edildiğini anlatıyor.

DHA muhabiri Murat Kibritoğlu, Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin yerleştirildiği Hatay’ın Yayladağı İlçesi’nde günlerdir süren dramın öykülerini dinledikten sonra, bu sabah şafak sökerken Suriye’nin Hırıptıjöz Köyü’ne ulaşmayı başardı buradaki daramı dramı görüntüledi. Sınırımıza 20 kilometre uzaklıktaki Cisr eş Şuğur ve Hama kentlerinden kaçan Suriyeliler, köydeki bahçelerin arasına kurdukları derme çatma çadırlara ve çardaklara yerleşmeye devam ediyor. Aralarında askerlerin de bulunduğu yüzlerce kişi, Türkiye’den kendilerine sahip çıkmasını istiyor. Zor koşullarda yaşam savaşı veren Suriyeliler, anlattıkları ile ülkede yaşanan kaosu ve dramı da gözler önüne seriyor.

NEDEN TÜRKİYE?

Hırıptıjöz Köyü’nde bahçelerde ve zeytinliklerde çadır ve çardaklara yerleşerek küçük bir mahalle kuran Suriyeliler, hükümetin 1980 yılında tandırda ekmek pişirme ile fırın açmayı yasakladığını, bugüne kadar devletin ekmek üretip sattığını, olaylardan sonra fırınların ekmek üretimini durdurarak insanların aç bıraktığını, alış veriş merkezlerinin de kapatıldığını söyledi.

Askerlerin halkı baskı altında tuttuğunu göstericilerin üzerlerine ateş açıldığını belirten Suriyeliler, kendilerine sahip çıkılmasını istedi.

Türkiye tarafındaki akrabaların gıda yardımı ile ayakta durmaya çalışan Suriyeliler, El Muhaberat’ın Lübnan sınırına kaçmaları halinde peşlerine düşüp kendilerini öldürebileceği için Türkiye sınırına geldiklerini, Türkiye’den çekinen Suriye’nin istihbaratçılarının burada kendilerine müdahale edemediğini bu yüzden güvenli bir bölge haline gelen Hırıptıjöz Köyü’ne kaçtıklarını anlattı.

ASKERLER: HALKA ATEŞ AÇMAK İSTEMEDİĞİMİZ İÇİN KAÇTIK

Hama kentinde askerlik yaparken 10 asker arkadaşı ile kaçıp Hırıptıjöz Köyü’ne geldiğini söyleyen onbaşı Hasan Ali, yaşadıklarını ve kaçış nedenini DHA muhabirine şöyle anlattı:

"Ben 10 gün önce askerlik yaptığım yer olan Hama kentinden kaçtım. Onbaşı olarak görev yapıyordum. Bizden göstericilerin üzerine ateş açmamızı istediler. Bize göstericilerin silahlı olduğu söylenip ateş etmemiz istendi. Özellikle Sünni askerleri öne koyup ateş etmelerini istiyorlar bunların arkasında da El Muhaberat görevlileri var, ateş etmeyenleri sırtlarından vuruyorlar. Hama kenti civarına geldiğimizde ateş açmamız istendi, 10 arkadaşımla havaya ateş açtık. Halkın silahsız olduğunu görünce bir fırsatını bulup kaçtık. Ve buraya geldik, burada benim gibi çok zor durumda birçok insan var."

TECAVÜZ EDİYORLAR

Kaçan askerlerden Servet Araf Faydo ise şunları söyledi:

"Ben 1.5 yıllık mecburi askerlik için olayların ilk çıktığı Dera kentine gitmiştim. 5 aydır askerim. Olaylar başladıktan sonra gösteri yapan insanlara rastgele ateş açıldı. Hatta insanlara tecavüz edildi, öldürüldüler, hepsi gözlerimizin önünde oldu. Karşı gelen göstericiler öldürüldü. Çocukların insanların başlarına botlarla vurarak öldürdüler. Bunları görünce kaçıp buraya sığındım."
Ailesi ile Hırıptıjöz Köyü’ne gelen Ali Allevi ise askerlerin üzerine ateş açması nedeniyle ağabeyi Faik Allevi’nin öldüğünü, Halit Allevi’nin ise yaralandığını söyledi. Bu gelişme üzerine ölen ağabeyinin 5 çocuğu ve eşini alarak Hırıptıjöz Köyü’ne kaçtıklarını anlatan Allevi, "Burada ne yapacağımızı olayların ne kadar süreceğini bilmiyorum. Burada ölmek istemiyorum. Bize sahip çıkılmasını istiyoruz çocuklarla birlikte perişan olduk" diye konuştu.

TÜRK CEP TELEFONU HATTI KULLANIYORLAR

Hırıptıjöz Köyü’nde toplanan Suriyeliler, buranın Türk GSM hatlarının kapsam alanında olması nedeniyle Türk cep telefonu hatlarını kullanıyor. Kendi aralarında sürekli haberleşen ve gelişmeleri takip etmeye çalışan Suriyeliler, satın aldıkları kontörleri de bu imkanı olmayan akrabalarına gönderip, iletişimi kopartmamaya gayret gösteriyor.

ÇADIRDA DÜNYAYA GELDİ

Bu arada Hatice Emta adlı Suriyeli kadın kaçtığı Hırıptıjöz Köyü’nde 5 gün önce Hamida adını verdiği bir kız bebek dünyaya getirdi. Çok büyük zorluk yaşadıklarını ifade eden genç kadın, kendine ve çocuklarına sahip çıkılmasını istendi.

NELER OLUYOR?

Suriye’nin iç bölgelerinden sınıra dayanan ve bazıları Türkiye’ye geçenlerin anlattıklarına göre, Suriye ordusu Türkiye’ye 20 kilometre uzaklıktaki Cisr eş Şuğur’u kuşatmaya aldı. Askerin kente saldırı düzenleyebileceği konuşuluyor. Sahil kenti olan Lazkiye’nin bazı kenar mahallelerinde de çatışma sesleri duyuluyor. Ayrıca yaralılar da var.

Sınırdan geçiş yapılan yerlerdeki fiziki görüntüler farklı. Tel örgü olan yerlerde çitlerin altından geçilirken, bazı noktalarda Suriye askeri hiç müdahale etmiyor. Sınırın her iki tarafından rahatça dolaşılabilen yerler de var.

Bütün dünyanın gözü Suriye ve buna bağlı olarak sınırımızda ilk geçişlerin yaşandığı Güveççi Köyü yerli ve yabancı basının karargahı haline geldi.

YAYLADAĞI’NDAKİ ÇADIRLARDA 2 BİN 900 KİŞİ VAR

Öte yandan Yayladağı’ndaki çadır kentte kalan Suriyeli sayısının 2 bin 900 olduğu belirtildi, Bu arada çadır kent içerisinde görüntü alınmasının engellenmesi için çevresindeki demir korkulukları mavi bir branda çekildi. Çadır kente Sağlık Müdürlüğü tarafından kurulan 10’ar yataklı 4 revire hizmet vermek için mobil laboratuar ve röntgen araçlarının getirildi.

ALTINÖZÜ’NDE 3 BİN KİŞİ

Öte yandan Hatay’ın Altınözü İlçesi’ndeki eski TEKEL binasına kurulan çadır kente yaklaşık 3 bin Suriyeli yerleştirildi. Polis tarafından çember altına alınan alanda Kızılay günde üç öğün sıcak yemek servisi yaparken İl Sağlık Müdürlüğü tarafından kurulan revirlerde de sağlık hizmeti veriliyor. Buradaki çadır kentte 5 bin kişinin konuk edilebilecek şekilde hazırlık yapıldı.
Hatay’ın Reyhanlı İlçesi’nden de dün 10 kişilik bir grup Türkiye’ye sığındı, bu kişiler de Yayladağı’ndaki çadır kentte yerleştirildi. Her iki ilçedeki çadır kentlerde toplam 5 bin 900 kişi ağırlanırken Türkiye’ye bugün akşam saatlerine kadar gelen olmadı.

Haberin Devamı