Tunus'ta yeni yılda protestolar artabilir
Tunus siyasetinde son dönemde yaşanan ittifak değişiklikleri ve ülkenin içinde bulunduğu ekonomik darboğaz göz önüne alındığında yeni yılda protestoların artacağı endişesi yükseliyor
Tunus siyasetinde son dönemde yaşanan ittifak değişiklikleri ve ekonomik darboğaz nedeniyle yeni yılda protestoların artabileceği belirtiliyor. Ülkede gelecek yıl yapılması beklenen meclis ve cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi koalisyon ortakları arasında yaşanan değişim, siyasetin ve sokağın tansiyonunu yükseltti.
Aynı şekilde yerel para birimi dinarın değer kaybetmesi, yüksek enflasyon, işsizlik, kalkınma eksikliği gibi sosyal ve ekonomik sıkıntılar, uzun zamandır Tunus sokağında dillendirilen şikayetlerin başında geliyor.
Önceki gün ülkenin ekonomik olarak az gelişmiş bir bölgesi olan Kasrin vilayetinde bir kameraman, içinde bulunduğu ekonomik durumu protesto etmek için kendisini yaktı.
Kendisini yakan gazetecinin hayatını kaybetmesiyle ülkenin batısındaki Kasrin vilayeti protestolara sahne olurken, Tunus Ulusal Gazeteciler Sendikası tüm basın sektörü için genel grev çağrısının yanı sıra bir dizi eylem hazırlığı içinde olduklarını açıkladı.
UGTT'den grev çağrıları
Ülkedeki siyasi ve sivil aktörlerin bir süredir yaptıkları karşılıklı açıklamalarla gerilimi arttırdığı Tunus'ta buna bir de ekonomik darboğazın eklenmesiyle, siyasetteki gerilimin sokaklara sıçrayabileceği uyarısı yapılıyor.
Tunus'un en büyük sendikası Tunus Genel İşçi Sendikası (UGTT), uluslararası kredi kurumlarının şartlarını yerine getirmek ve bütçe açığını azaltmak için "kamu maaşlarında kesinti, devletin sübvansiyonlarını kaldırma, ek vergiler" gibi tatsız tedbirler uygulamak zorunda kalan hükümete karşı söylemini özellikle bu yıl ortasından itibaren giderek sertleştirdi.
UGTT Genel Sekreteri Nureddin Tabbubi de Başbakan Yusuf Şahid'e yapılan "istifa" çağrılarında sivil toplum kanadının en önde gelen isimlerinden oldu. UGTT, kasım ayında sendikanın çağrısıyla yapılan bir gün süreli genel grevin ardından gelecek yıl 17 Ocak'ta bir genel grev daha gerçekleştireceğini duyurdu. Tabbubi, yakın zamanda yaptığı bir konuşmada, hükümete seslenerek, "halkın sabrının taştığını ve sendikanın kamu sektörüne yönelik taleplerinin karşılanmasını istediklerini" söyledi. Kasım ayında yapılan genel grevdeki barışçıl atmosfere işaret ederek "aynı organizasyonu" garanti edemeyeceklerini söyleyen Tabbubi, "Fransa'daki sarı yelekliler protestosu da gösteriyor ki bütçe yasaları ve sosyal politikalar neticesinde oluşan öfke kimse tarafından kontrol edilemiyor." diye konuştu.
Hükümet IMF ile sendika arasında sıkışmış durumda
Başbakan Yusuf Şahid liderliğindeki ulusal koalisyon hükümeti, bütçedeki açığı kapatmak için 2016'da Uluslararası Para Fonu (IMF) ile imzalanan 2,8 milyar dolarlık kredi anlaşmanın şartlarını yerine getirmek ile sendikanın taleplerine karşılık vermek arasında ince bir hatta yürüyor.
IMF, Tunus hükümetinden gayri safi yurt içi hasılanın yüzde 14'üne kadar varan kamu maaşları yükünü azaltmasını istiyor.
Hükümetin geçen ekim ayında 150 bin kamu çalışanına zam açıklamasının ardından IMF'den "Tunus hükümetinin kamu maaşlarını kontrol altında tutması 2019 bütçesindeki hedeflerini tutturmasını kolaylaştıracaktır." açıklaması geldi.
Sarı yeleklilerden sonra Tunus'ta "kırmızı yelekliler"
Fransa'da hükümetin vergi kararıyla sokağa dökülenlerin sembolü haline gelen sarı yeleklilerin ardından Tunus'ta bir grup, "kırmızı yelekliler" hareketini başlattıklarını duyurdu.
Grup, taleplerini "istihdamın artırılması, kalkınmanın sağlanması, sağlık hizmetinin geliştirilmesi ve Tunusluların yaşam standardının yükseltilmesi" şeklinde sıraladı.
Toplumdan dışlanmışlar ve yoksulların, sosyal, ekonomik taleplerini duyurma amacı taşıdıklarını ifade eden "kırmızı yelekliler", ileri bir tarihte kitlesel gösteriler düzenleyeceklerini açıkladı.
Ancak grup liderlerinden birinin Nida Tunus Partisi yöneticilerinden bir isimle restoranda bir araya geldiğini gösteren görüntülerin sosyal medyaya sızması üzerine "kırmızı yeleklilerin siyasi amaçlar için kullanılacağı" yorumu yapıldı.
Protestolar "bazı gruplar tarafından" kullanabilir
Tunus Ekonomik ve Sosyal Haklar Forumu Başkanı Mesud Ramazani, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkede devrimden bugüne iktidara gelen hükümetlerin devrim öncesinde refahın belirli kesimde toplandığı kalkınma modelini değiştiremediğini ve sosyoekonomik sorunları çözmekte aciz kaldığını söyledi.
Ülkede yakın dönemde gerçekleşmesi muhtemel protestoların "bazı gruplar tarafından" kullanılabileceği olasılığını gözardı etmeyen Ramazani, buna rağmen protestoların temel sebeplerinin varlığını sürdürdüğünü dile getirdi.
Ramazani, "Hükümetler, protestoların rakiplerinin işe yaradığı gerekçesiyle asıl taleplere kulak asmıyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Kırmızı yeleklilerin sokakta karşılığı yok"
Tunus Üniversitesi'nden sosyolog Munir Saidani, hükümetin ekonomi politikalarının sokak hareketlerini arttırdığı görüşünü paylaşırken, "Tunus'ta gösteriler, artık bir döngü şeklinde ilerliyor. Kitleler ancak meselenin büyük olduğunu düşündüğünde bu döngüye dahil oluyor." ifadelerini kullandı.
UGTT'nin Tunus'taki kamu kurumlarından ve kamu çalışanlarının durumundan memnun olmadığını kaydeden Saidani, sendikanın hükümetin sosyal güvenlik politikalarına da karşı olduğunu dile getirdi.
Saidani, UGTT Genel Sekreteri Tabbubi'nin bir sonraki genel greve ilişkin açıklamalarını "uygulamadan çok bir gözdağı" şeklinde değerlendirirken, sendikanın kendisinin siyasi sonuçlar için kullanılmasını istemediği yorumunu yaptı.
Tunuslu sosyolog, yakın zamanda açıklanan kırmızı yelekliler hareketinin ise protestoları yönetebilecek örgütlenmeden yoksun olduğunu ve "sokakta karşılığının olmadığını" söyledi.
Mecliste Başbakan Şahid'e yakınlığıyla bilinen Ulusal Koalisyon isimli meclis grubundan Milletvekili Suhbi bin Ferac ise ülkedeki ekonomik darboğazın 2016'da hükümetin düşmesiyle sonuçlandığını ve aynı sıkıntıların devam ettiğini belirtti.
Bin Ferac, mevcut ulusal uzlaşı koalisyonun 2016'dan bugüne bazı ekonomik reformlar uyguladığını ancak IMF'nin talebiyle hayata geçirilen ekonomik reformların "yüksek enflasyon, devlet desteklerinin kaldırılması, kamu maaşlarına zam yapılmaması" gibi tatsız sonuçlar içermesi nedeniyle kamuoyunda memnuniyetsizliğe yol açtığını ifade etti.
Bazı çevrelerin "zaman zaman yalan haberlerle algı operasyonu yaparak Tunus'ta protestoların yayılması için çaba gösterdiğini" söyleyen Bin Ferac, "Bu gruplar, protestoları hükümete, hatta demokratik geçiş sürecine saldırı için bir araç olarak görüyor." dedi.
Bin Ferac, koalisyon ortaklığından muhalefete geçen Nida Tunus Partisine işaret ederek, "İktidardan muhalefete geçiş, zihni, ideolojik ve ahlaki bir geçişi barındırır. Bazıları bu geçişte soldan komünist ekonomiye ve proletaryanın diktatörlüğüne savrulur. Bu tür partilerin amaçları, işbirlikleri bilinir. Bence bu gruplar, Tunus halkını aldatmada başarılı olamayacaktır." diye konuştu.