"Rejim savaş açmışsa aslında bunu İran yapıyor"
Suriye'deki Türkmendağı'nda savaşan muhalif Türkmen komutan Tarık Solak, Beşşar Esed rejiminin ordusunun hükmünün kalmadığını, askeri kararların İran tarafından alındığını söyledi.
Türkmendağı'nda Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) bünyesindeki 2. Sahil Tümeni Komutanı Solak, Beşşar Esed rejimi ve destekçisi İran'ın stratejilerine ilişkin AA muhabire değerlendirmelerde bulundu.
Astana'daki Suriye konulu toplantılarda muhalefeti temsil eden heyet içinde de yer alan Solak, rejimin siyasi çözüm yanlısı olmadığını kaydetti.
Solak, "Siyasi çözüme giderse Lahey'e gidecekler ve sorgulanacaklar ama askeri çözüm olursa 'Teröristlerin hepsini yakaladık.' ya da 'Öldürdük.', 'Suriye normale döndü.' diyecekler. Bu yol, tek çıkarları." dedi.
Karar almanın rejimin elinde olmadığını vurgulayan Solak, "Rusya ile Türkiye arasındaki anlaşmalara göre, ne muhaliflerin ne onların istediği gibi olacak. Biz Türkiye'ye güveniyoruz. İnşallah birlikte başarıya ulaşacağız." diye konuştu.
Solak ayrıca, "Rejimin hiçbir askeri kalmadı bölgede. Rejim savaş açacaksa bunu İran yapıyor. Bir sürü milisleri oldu. 2015'te Rusya ile birlikte operasyon başladıktan sonra karada savaşanların hepsi İranlıdır." ifadelerini kullandı.
"Şiileştirmeye kanunlarla kılıf bulunuyor"
Solak, İran'ın Suriye'ye Esed rejimiyle kurduğu mezhep temelli ittifak aracılıyla "yerleştiğini" belirterek, şöyle devam etti: "Beşşar Esed, 2011'de devrim başladıktan sonraki üçüncü konuşmasında, 'Suriye, Suriyelilerin değil, Suriye'yi savunanlarındır.' demişti. O zamandan bunun altyapısını yapmaya başlamıştı. Ondan önce Hafız Esed daha cumhurbaşkanı olmadan, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülnasır ile bir kanun çıkardılar. Suriye'de ağalık sistemi vardı. Osmanlılardan kalan büyük mal sahiplerinin tarlalarında (Esed ailesinin mezhebinden olan) Aleviler çalışırdı. Yönetime geçtikten sonra, 'Araziler tarlada çalışanlarındır.' diye kanun çıkardılar. O vesileyle bir sürü Sünni'nin tarlası, Alevilerin eline geçti. Suriye sınırında, Türkmendağı'nda özellikle hiç Alevi yoktu. Şimdi gidersen, köylerde Aleviler var. Bunlar nereden geldi? Bu kanunla geldi. 1958'deki kanunla geldi. Şimdi aynı mantıkla İran Suriye'yi Şiileştiriyor." "İran'ın Suriye'deki varlığı savaşla başlamadı." diyen Solak, İranlıların ülkedeki varlığının Hafız Esed döneminde başladığını ancak gizli biçimde sürdüğünü ifade etti.
"Maaş bağlıyor, çocukları İran okullarına gönderiyorlar"
Solak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Devrim başladıktan sonra daha açığa çıktı. Sünni köylerin büyük kısmı Şiileşti. İdlib'de, Şam'da, Lazkiye'deki köylerin çoğu (daha önceden) Şiileşmişti. Para karşılığı. Maaş bağlıyorlar. İranlı geliyor, bir babaya diyor ki 'Sen ve ailen Şii olacaksınız.', maaş bağlıyor. İranlılar bu babanın Şiileşmeyeceğini biliyor ama çocuklarını kendi özel okullarına götürüyorlar. İran'ın siyaseti Suriye'de yaklaşık 2000 yılında başladı. Savaş istediği ortamı sundu. İran savaşta askerini de getirdi. Savaşta İran, bir sürü masum Suriyelinin kanlarından sorumlu. Biz onu öyle görüyoruz. İran'ı işgalci görüyoruz." Rejimin İranlılara ve başka ülkelerden getirdiği yabancı teröristlere vatandaşlık verdiğini anımsatan Solak, sivillerin tahliye edildiği Doğu Guta gibi bölgelerde boşalan evlere bu kişilerin yerleştirildiğini sözlerine ekledi.