Papa Myanmar'a gitti
Myanmar ziyaretinin ikinci gününde Suu Çii ile bir araya gelen Papa, Arakanlı Müslümanlara yönelik etnik temizliğe değinmedi.
Katolik dünyasının ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus, Myanmar ziyaretinde Dışişleri Bakanı ve Devlet Başkanlığından Sorumlu Devlet Bakanı Aung San Suu Çii ile bir araya gelirken, arakanlı Müslümanların hedef olduğu zulüm ve katliamlardan bahsetmedi.
Papa Franciscus, Myanmar ziyaretinin ikinci gününde, Yangon kentindeki görüşmeden sonra Suu Çii ve diğer Myanmarlı yetkililere hitaben yaptığı konuşmada, Arakanlı Müslümanların durumuna özel olarak değinmedi.
Genel ifadeler kullanmayı tercin eden Papa, "Ülke halkının iç savaş ve düşmanlıklar nedeniyle acı çekmeye devam ettiğini, Myanmar'a evim diyen herkesin temel haklarının teminat alınmasının gerektiğini" söyledi.
Arakanlı Müslümanların etnik adı olan "Rohingya" kelimesine de yer vermeyen Papa, "Myanmar'ın barış içinde geleceğinin, her bir etnik grubun, kimliğin ve toplumun her bir üyesinin haklarına saygı duyulmasına dayandığını" belirtti.
Suu Çii ise konuşmasında Papa'ya, ülkesine verdiği destekten ötürü teşekkür etti.
Hükümetinin hakların korunmasını, hoşgörünün yaygınlaştırılmasını ve herkes için güvenliğin temin edilmesini hedeflediğini iddia eden Suu Çii, Arakan eyaletindeki durumun, "dünyanın en güçlü biçimde dikkatini çektiğini", "Arakan'da farklı topluluklar arasında iş birliği, uyum, anlayış ve güveni zedeleyen şeyin, ekonomik, sosyal ve siyasi meseleler olduğunu" öne sürdü.
Papa, Suu Çii ile görüşmesinden önce Myanmar'da Budist, Müslüman, Hindu, Yahudi ve Hristiyan liderlerle de bir araya geldi.
Vatikan Sözcüsü Greg Burke, Myanmar'ın Katolik Kardinalinin, Papa'nın ziyareti sırasında "Rohingya" ifadesini kullanmaktan kaçınması yönündeki tavsiyesinin "ciddiye alındığını" belirtmişti.
İnsan hakları örgütleri Papa'ya Arakanlı Müslümanlara destek vermek için "Rohingya" kelimesini kullanması çağrısında bulunmuştu.
Papa'nın Myanmar'ı 4 günlük ziyaretinin ardından Bangladeş'e geçmesi planlanıyor.
Myanmar Ordusunun etnik temizliğe dönüştürdüğü saldırılarda 300'e yakın köy, ordu ve fanatik Budistler tarafından yok edilirken, 600 binden fazla Arakanlı Müslüman dağlık bölgeler, nehir ya da deniz üzerinden Bangladeş'e kaçtı, on binlercesi de kaçmanın yolunu arıyor.
Arakan'da 1970'lerde yaklaşık 2 milyon Müslümanın yaşadığı tahmin edilirken sistematik saldırılardan kaçış nedeniyle bu rakam 350 binin altına geriledi.
Myanmar, 1982'de değiştirdiği vatandaşlık yasası ile Rohingyaların vatandaşlık hakkını ellerinden almıştı. Vatandaşlık haklarını kaybeden Arakanlı Müslümanlar, "devletsiz" sayılıyor.