Kız kardeşlerin gizemli ölümü ülkeyi şok etti! Emel ve Esra'nın korkunç sonu...
24 yaşındaki Esra ve 23 yaşındaki Emel kimseyle gereksiz diyaloglara girmiyor, vakitlerinin çoğunu evin içinde adeta parmak uçlarında hareket ederek geçiriyorlardı. Yepyeni bir başlangıç yapmak için bu ülkede şanslarını denemek istemişlerdi. Başlangıçta her şey yolunda gidiyordu. Fakat son dönemde gitgide daha da tedirgin olmaya başladılar. Sanki başlarına gelecek olan olayı hissetmiş gibiydiler.
Ne zaman kapı çalınsa aynı tedirginliği yaşıyorlardı. Ne çalan kapıya bakmak istiyorlar ne de fazla gürültü yaparak komşularının dikkatini çekmek istiyorlardı. Kimseyle gereksiz diyaloglara girmiyor, vakitlerinin çoğunu evin içinde adeta parmak uçlarında hareket ederek geçiriyorlardı. Yepyeni bir başlangıç yapmak için yeni bir ülkede şanslarını denemek istemişlerdi. Aslında başlangıçta her şey yolunda gidiyordu. Fakat son dönemde gitgide daha da tedirgin olmaya başlamışlardı. Sanki başlarına gelecek olan korkunç olayı hissetmiş gibiydiler.
HONG KONG ÜZERİNDEN SİDNEY'E UÇTULAR
Milliyet'ten Can Şişman'ın derlediği habere göre; 24 yaşındaki Esra Alsehli ve 23 yaşındaki Emel Alsehli, 2017 yılında ceplerindeki 5 bin dolarla hayatlarına yeni bir başlangıç yapmak için havalimanına gitti. Doğup büyüdükleri ülke olan Suudi Arabistan'da artık daha fazla yaşamak istemiyorlardı. Ülkenin varlıklı ailelerinden birinde mensup olmalarına rağmen hayatları giderek daha da zor bir hale geliyordu. Aileleriyle sık sık problem yaşıyorlardı. Özgür olmak, hiçbir baskıya maruz kalmamak, yeni bir ülkede hayata yeniden başlamak istiyorlardı. Bir aile tatili sırasında kararlarını verdiler. Hedef Avustralya'ydı. Hong Kong üzerinden Avustralya'nın en büyük şehri olan Sidney'e uçtular. İkisi de heyecan içindeydi. Biri 18 öteki 19 yaşındaydı. Hayalini kurdukları geleceğe çok yakınlardı.
LÜKS BİR DAİREDE YAŞIYORLARDI
Alsehli kardeşler, Sidney'in banliyösündeki Canterbury'de lüks sayılabilecek bir apartman dairesinde yaşıyorlardı. İki yatak odalı bu daire bir hamburgercinin hemen üst katındaydı. Ülkenin köklü eğitim kurumlarından Tafe'de eğitim almaya başlayan kardeşler, çeşitli işlerde çalışmaya başlamıştı. Paraya erişim konusunda en ufak bir sıkıntı yaşamıyorlardı. Geçim dertleri de yoktu. Hatta Alman marka bir arabaları dahi vardı.
Komşularıyla ilişkileri ise sınırlıydı. Apartmanda karşılaştıkları biriyle ya da gittikleri kafede kendilerine soru sorulmadığı sürece kimseyle konuşmuyorlardı. Ancak yakınlık kurdukları kişiler de vardı. Bu kişilere göre Alsehli kardeşler oldukça sıcakkanlı ve arkadaş canlısıydı. Henüz 20'li yaşlarının başında yurt dışı hayallerini gerçekleştirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyor ancak yine de tedbiri elden bırakmayarak riskli durumlardan olabildiğince kaçınmaya çalışıyorlardı. Avustralya iki kardeşi daha da çok bağlamıştı birbirine.
2019 yılında kardeşlerden büyük olan Esra Alsehli, 28 yaşındaki bir adamdan şikâyetçi oldu ancak daha sonra bu kararını geri çekti. İkili Avustralya'ya sığınma talebinde bulunmaya karar verdi. Bu esnada anneleri onları ziyarete geldi ve bir süre kardeşlerin yanında kaldı. Avustralya'yı sevmediğini söyleyen anneleri kısa süren bu ziyaretten sonra tekrar Suudi Arabistan'a geri döndü. Ebeveynleri ile çalkantılı bir ilişkileri olan kardeşler, aldıkları eğitimden sonra bir şirkette trafik kontrolü merkezinde çalışmaya başladı.
Yaşadıkları bölge dışına yalnızca alışveriş yapmak için çıkıyorlardı. Korunaklı hayatlarında ters giden hiçbir şey yoktu. Üstelik kardeşlerden Esra Alsehli'nin Iraklı bir erkek arkadaşı vardı ve ilişkilerinde her şey yolunda gidiyordu. Ev sahiplerine göre de kardeşler oldukça sessiz ve uyumlu kiracılardı. Komşuları da en ufak bir tuhaflık fark etmemişti. Dairelerinden dışarıya yüksek bir ses çıkmamıştı hiç. Ancak işler 2022 yılının bahar aylarında bir anda ters gidecekti.
KARŞILAŞTIKLARI MANZARA KARŞISINDA ŞOKE OLDULAR
2022'nin Mayıs ayı başında ev sahipleri kiranın bir türlü kendisine ödenmediğini fark edince önce sessizce beklemeye başladı. Ancak takvimler 13 Mayıs'ı gördüğünde soluğu polisin yanında aldı. 13 gündür kiranın ödenmemesi karşısında kardeşlerle iletişim kurmaya çalışan ancak bir türlü bunu başaramayan ev sahibi, Alsehli kardeşlere karşı dava açacağını belirterek durumu polis memurlarına anlattı. Kardeşlerden haziran başına kadar haber alamayan ev sahibi durumu bir kez daha polise bildirdi. Aradan tam bir ay geçmişti ve kardeşlerden hâlâ haber yoktu.
Harekete geçen ekipler 7 Haziran'da daireye girdi. Karşılaştıkları manzara karşısında şoke olmuşlardı. İki genç kadın da hayatını kaybetmişti. Kardeşlerin çürümeye başlayan cansız bedenleri, ayrı yatak odalarındaki yatakların üzerindeydi. Yapılan kapsamlı soruşturma sonuç vermedi. Dedektifler kadınların nasıl öldüğünü tespit edemedi. Ne eve zorla girilmişti ne de kadınlarda bir yaralanma belirtisi vardı. Kardeşlerin ölümleri şüpheliydi. Kira ödeme tarihleri göz önüne alındığında kardeşlerin mayıs ayının başında hayatlarını kaybetmiş olabilecekleri belirtildi.
'İKİ KÜÇÜK SERÇE GİBİYDİLER'
Olayın kısa süre içinde basına yansımasından sonra Suudi Arabistan'ın Sydney Konsolosluğu, konu hakkında Avustralya makamlarıyla temas halinde olduğunu söyledi. Konsolosluk ayrıca kardeşlerin ailesine taziye mesajı ilettiklerini açıkladı. Yapılan araştırmalarda kardeşlerin aktif sığınma taleplerinin olduğu ancak henüz bir sonuca ulaşılamadığı doğrulandı. Kardeşlerin Avustralya hükümetinden neden böyle bir koruma talebinde bulundukları ise henüz bilinmiyor.
Polis, kız kardeşlerin ölümünde ailelerinin bir parmağı olduğunu kanıtlayan bir ipucuyla karşılaşmadıklarını açıkladı. Avustralya'ya bir mülteci grubuyla bağlantı kurarak geldikleri tespit edilen kardeşlerin ölüm sebebini araştıran ekipler, şu anda normalde 4-6 hafta içinde çıkan toksikoloji raporunun yayınlanmasını bekliyor. Daily Mail'in Avustralya edisyonuna ulaşan bir kaynak ise kardeşlerin bu yılın başlarında can güvenliği endişesi yaşadığını söyledi. Kaynak, "Binanın dışında iki arabanın arasında duran ve tuhaf davranan bir adam gördüklerini yetkililere ilettiler" diye konuştu. Söz konusu adamın görüntülerinin güvenlik kameralarına da yansıdığını belirten kaynak, bu kişinin niyetinin kötü olup olmadığının tespit edilmesinin ise zor olduğunu söyledi. Yine aynı kaynak, kardeşlerin söz konusu adamın eve gelen yemek siparişlerini kurcalamasından korku yaşadıklarını bina yönetimine ilettiklerini de belirtti.
Basın mensuplarına konuşan bir komşu, kız kardeşlerin son günlerdeki psikolojisini şöyle tarif etti: "Onlar iki küçük serçe gibiydi. Kapı çalınsa dahi açmak istemiyorlardı. Bir şeyden korkmuşlardı. Onların bu korkusunu fark etmiştim ve yardımcı olmak istiyordum. Ama başarılı olamadım."
Kız kardeşlerin gizemli ölümleri sosyal medyada da gündem oldu. Yemen merkezli haber kaynakları ise kız kardeşlerin isimlerinin aslında Esra ve Emel olmadığını, gerçek isimlerinin Reem ve Rawan olduğunu, Avustralya'ya taşındıklarında güvenlik gerekçesiyle isimlerini değiştirmiş olduklarını iddia etti.